Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru

Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru
Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru Giriş Bölümü Hukuk terimleri içinde kişilerin sıklıkla istinaf yoluna başvurmak, istinafa gitmek gibi kalıplaşmış ifadelerde hakkında bilgi. Sahibi olduğu istinaf hakkı kelimenin etimolojik açından değerlendirilmesine bakıldığında yeniden başlamak anlamlarına...
Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru Giriş Bölümü Hukuk terimleri içinde kişilerin sıklıkla istinaf yoluna başvurmak, istinafa gitmek gibi kalıplaşmış ifadelerde hakkında bilgi. Sahibi olduğu istinaf hakkı kelimenin etimolojik açından değerlendirilmesine bakıldığında yeniden başlamak anlamlarına gelmektedir. Geçmişi Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu yıllardan çok daha öncesine dayanan bu istinaf haklarında temel olarak. Temyiz mahkemeleri ile kararı veren mahkemeler arasında yargılamada bir denge bulunması esasına dayanılarak işlem yapılmaktadır. Günümüzde de yaygın biçimde kullanılan anlamı ile istinaf yoluna gitmek kişilerin birinci dereceden mahkemelerden çıkan kararlara karşı kullanabilecekleri bir hakkı olmaktadır. Mahkeme kararlarının çıkmasını takip eden yedi gün içinde mutlaka kullanılması gereken bu haklarda. Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre 15 yıl ve daha fazla hapis cezası ile sonuçlanacak davalar için. Kişilerin talebi olmadan istinaf yoluna gidilmesi söz konusudur. Bunun dışında Cumhuriyet savcıları aracılığı ile de mahkeme kararlarının çıkmasını takip eden yedi günlük sürede Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru kararı alınabilmektedir. Bu durum ilk derece mahkemesi tarafından verilmiş  kararın da ertelenmesini sağlayacaktır.

Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yolu

İstinaf başvurusu yapacak olan kişiler için ilgili kurumlar kararın çıktığı mahkemeler olmaktadır. Mahkeme tarafından başvurunun incelenmesinin ardından ret ya da kabul kararı verilmektedir. İstinafın reddedilmesi için zamanaşımı süresinin geçmiş olması, kararın istinafa gidilmeyecek nitelikte bir karar olması veya istinaf hakkını elinde tutan kişinin talepte bulunmaması yeterli olmaktadır. Ret kararı ile ilgili olarak kişiler bölge adliye mahkemelerine başvurarak kesin karar verilmesini talep edebilir. İstinaf başvurularının reddi dışında kalan kabulü durumlarında ilk derece mahkemesi tarafından davanın bir tarafı aracılığı ile hazırlanan dilekçe diğer tarafa tebliğ edilir. Yedi günlük süre içinde karşı taraf cevap hakkını kullanabilmektedir. İstinaf başvuruları sonucunda ortaya çıkan kararlar bölge adliye mahkemesine girdikten sonra Cumhuriyet başsavcılığı tarafından dava dosyası ve buna ilişkin çeşitli belgelerin incelenmesi ile tebliğ belgesi hazırlanır. Bölge adliye mahkemelerine verilen bu tebliğler davanın taraflarına iletilir. Bölge adliye mahkemesi tarafından dosyalar üzerinde yapılan ön incelemelerin ardından kişilerin istinaf haklarını kullanabilecekleri bir olay bulunup bulunmadığına ilişkin bir sonuç çıkarılması sağlanır.

Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Hangi Kararlarda Gidilebilir?

İlk derece mahkemeleri ile karara bağlanmış olan hükümlerde taraflar istinaf yoluna başvurma haklarını kullanabilirler. Buna ek olarak hükümden önce sonuçlandırılmış ve hüküm için esas niteliği taşıyan kararlarda da istinaf yoluna başvurmak mümkün olmaktadır. Bunların dışında ana mahkemeler tarafından verilmiş olan kararlar ile başka yollara açık bırakılmış kararlar için kişilerin Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru hakkı bulunmamaktadır. Bölge Adliye Mahkemesinin Res'en Değerlendireceği Kararlar İstinaf yoluna başvurulan dava kararları için bölge adliye mahkemelerinde res'en inceleme yapılması da söz konusu olmaktadır. Bu incelemeler 15 ve daha fazla hapis cezası sürelerine sahip olan dava sonuçları için geçerli olmaktadır. (Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru)

Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvurulmayacak Kararlar

Eğer bir ceza belirli bir limitin altında kaldığı için adli para cezasına çevrilmemiş ise. Bu durumda 3000 TL adli para cezası limiti ile hapis cezaları söz konusu olduğunda istinaf yoluna başvurulması söz konusu değildir. Buna ek olarak beş yüz günü geçmeyecek şekilde ortaya çıkan cezaların beraat hükümlerine ve kanunlarla kesinliği belirlenmiş olan hükümlere karşı kişilerin istinaf yoluna başvurma hakkı bulunmamaktadır. Yerel mahkemelerin vermiş olduğu kararlarda bunların haricinde olan dava konuları için kişiler istinaf yoluna başvurma haklarını kullanabilirler.

Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Mahkemelerinden Hangi Kararlar Çıkabilir?

Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirtilmiş  maddelere göre bölge adliye mahkemeleri tarafından. İstinaf yoluna başvurulmuş bir kararla ilgili olarak bozma, esastan ret ya da davanın yeniden görülmesi kararları verilebilir. Bunlar arasında davanın yeniden görülmesi kararı dışındaki kararlar için bölge adliye mahkemesinin diğer hükümleri kaldırmasıyla tekrar hüküm kurması söz konusu olacaktır. Bölge adliye mahkemesi tarafından esastan ret kararı verildiği zaman yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın. Usul ya da esasa uygun bir şekilde verilmediğine ilişkin bir detay bulunmalıdır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirtilmiş  maddelere göre hukuka aykırılık teşkil eden durumlarda esastan ret kararının verilmesi yönünde de kesin karar verilmiştir. Bir diğer karar olan bozma kararının verilmesi için kesin olarak hukuka aykırılık barındıran durumların ortaya çıkması gerekmektedir. Bununla birlikte bölge adliye mahkemeleri ilgili dava dosyalarını yerel mahkemeye gönderirler. Hukuka aykırılık noktasında davaların mutlaka hukuka aykırı deliller üzerinden karara bağlanmış olması, gerekçe içermemesi gibi Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirtilmiş  maddelere dayandırılarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Mahkemeler bu konuda her kararı hukuki ve fiili açıdan nedenleriyle birlikte ortaya koyması gerekmektedir. Son karar çeşidi olan davanın tekrar görüşülmesinde ise hukuka aykırılık durumlarından farklı olarak. Delillerin sunulması, suçun niteliğinin tespit edilmesi gibi konularla yerel mahkemenin hukuka aykırı bir karar verdiğinin tespit edilmesi gerekiyor. Yerel bir mahkemenin suçlunun beyanlarını dinlemesine ve tanıkların bu yöndeki tutarlı ifadelerine rağmen. Diğerlerine oranla daha zayıf bir kabul ya da delilden hareketle aleyhte karar vermesi buna örnek sayılabilir. Ayrıca mahkeme tarafından gerekçeli karar hazırlanırken gerekçe belirtilmesinde özenli davranılmamış İse bu durumda doğrudan bozma kararı verilerek dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesi sağlanır.

Ceza Mahkemesi Davalarında Temyiz Edilemeyecek Kararlar Nelerdir?

Hukuk sistemi içerisinde alınmış olan kararlardan bazıları için kişilerin bu kararları temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. İlk derece mahkemelerinin beş yıl ya da daha az hapis cezası ile veya bunların adli para cezasına dönüştürülmüş miktarları üzerinden yapılan istinaf başvurularının esastan reddi için verilmiş  kararlarda temyiz hakkı bulunmamaktadır. Hapis cezasında kalan kararların cezaların artırılmadığı durumlarda da temyiz etme mümkün olmamaktadır. Kanunlar dahilinde ilk derece mahkemeleri tarafından verilen kararlarda iki yıla kadar olan hapis cezaları için de. Taraflar temyize gitme yoluna başvuramazlar. ilk derece mahkemesi tarafından eşya ya da kazanç müsaderesine veya bunlara gerek olmadığına dair bir karar verildiğinde de esastan ret söz konusu olursa temyiz yoluna girilememektedir. On yıl ve daha az süreli hapis cezalarında ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu beraat kararlarının istinaf yoluna gitmesi halinde esastan ret kararı da verilmektedir. Bunlarla birlikte davanın düşmesi ve herhangi bir cezanın davanın tarafına verilmesine yer olmadığının belirtilmesi halinde ilk derece mahkemesi kararlarının bölge adliye mahkemesi aracılığı ile esastan reddine karar veriliyor.

Ceza Mahkemesi Davalarında Kararlar

Bu noktada temyiz edilememe şartları arasında birden fazla durumu bir arada barındıran olaylar. Söz konusu olduğunda da mahkemelerin bu kararları temyiz etmemesi gerektiği hukuk sistemi içinde ayrıca belirlenmiştir. Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirlenmiş maddelere göre bu temyiz hükümlerinden birini ya da birkaçını içinde barındıran davaların doğrudan temyize açık olmadığının kabulü gerçekleştirilmektedir. Buna göre kanunda belirtilmiş olan temyiz edememe şartlarını içinde barındıran maddelerin birden fazla olması durumu kendiliğinden geçersiz sayılmaktadır. Birden fazla temyiz yoluna başvuramama sebebiyle hakkını kullanamayacak  kişilerin durumlarının daha iyi bir şekilde ifade edilmesi. Ve tanımlanması için mutlaka yasalarda gerekli düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Ancak kişilerin asla unutmaması gereken şey kanunda kesin ve açık bir şekilde. Maddeler halinde belirtilmiş olan temyiz edememe şartlarının sağlanması durumunda haklarının bulunmadığının bilinmesidir. Makalede Ceza Hukuku Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru konusuna bilgi amaçlı yer verilmiştir. Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru hakkında daha geniş bilgi için avukat desteği alınız. (Ceza Mahkemesi Davalarında İstinaf Yoluna Başvuru)

Bu haber toplam 123 defa okunmuştur
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara