İşe İade Davası ve Sonuçları Nelerdir?

İşe İade Davası ve Sonuçları Nelerdir?
İşe İade Davası ve Sonuçları İşe İade Davaları İş Kanunun 20'inci maddesinde, sebep gösterilmeden veya geçerli bir sebep bulunmadan iş sözleşmesinin feshedilmesi geçersiz olacağı belirtilmektedir. Bu durum işçi ile işveren arasındaki iş ilişkisinin sürekliliğinin sağlanması ve istikrarının korunması amaçlanmaktadır. İş Kanunda buluna 18, 19, 20, 21, 22 ve...
İşe iade davası ve sonuçları Nelerdir? Yasada öngörülmüş olan şekli ile, iki ay içinde karara bağlanmalıdır. Bu süreye bir aylık Yargıtay tarafından inceleme süresi de eklenir. Bu süreçlere karşın, kararın kesinleşmesi ve işçinin işe iade başvurusunda bulunma süreci ortalama bir yılı bulmaktadır. Bu süreç devam ederken işçi başka bir iş yerine bağlı olarak çalışamaz. Buna ek olarak işçi de işçiyi yeniden işe başlatamaz. İşe iade davası ve sonuçları işin işlenişi hakkında bu nedenle önem taşımaktadır. İşe İade Davası İş Mahkemeleri Tarafından Görülmektedir. İse iade davası kuralları güncel iş hukuku tarafından düzenlenmektedir. Bu hukuk kuralları çerçevesinde iş verenler ile çalışanlar arasında yaşanan anlaşmazlıkların çözülmesi amaçlanır. Herhangi geçerli bir nedene dayanmaksızın iş sözleşmesinin fesih edildiği durumlarda işçi iş veren karşısında korunmuş olur. Söz konusu mahkemeler İş Mahkemeleri’nde görülür. Kısaca özetlemek gerekirse, yeni kanun ile birlikte, doğrudan dava açma söz konusu değildir. Bu nedenle işe iade davası sonuçları 2019 elde etmek için arabulucu bulmak gereklidir.

İşçinin İşe İade Hükümlerinden Faydalanabilmesi İçin Gerekli Şartlar Nelerdir?

İş güvencesinden yararlanabilmek açısından aşağıda yer alan şartlara uyulması zorunludur;
  • İş yerinde en az 30 tane işçi çalışıyor olmalıdır. Bu sayının içine yalnızca işe iade davası açan işçinin çalıştığı iş yeri dahil değildir. İş verenin aynı iş koluna ait farklı yerlerde iş yerleri de olabilir. Bu durumda diğer iş yerlerinde çalışan kişiler de dikkate alınır.
  • Davayı açan işçinin, davaya konu olan iş yerinde ez 6 aydır çalışmış olması gerekir. İşçi eğer yer altı işlerinde çalışıyorsa, 6 ay çalışmış olması zorunluluğu bulunmaz. 6 aylık çalışan işçinin işe iade davası sonucu tazminat hesabı yapılırken işçinin iş yerinde geçirmiş olduğu bütün süreler hesaba katılır.
  • Davanın açılabilmesi için işçi ile iş veren arasında süresi belli olmayan bir iş sözleşmesinin olması gerekir.
  • İş sözleşmesinin fesih edilmesinin altında geçerli bir neden yatmıyorsa, işe iade hakkı doğmuş olur.
İşe İade Davası ve Sonuçları, İşe İade Davaları İş Kanunun 20'inci maddesinde, sebep gösterilmeden veya geçerli bir sebep bulunmadan iş sözleşmesinin feshedilmesi geçersiz olacağı belirtilmektedir. Bu durum işçi ile işveren arasındaki iş ilişkisinin sürekliliğinin sağlanması ve istikrarının korunması amaçlanmaktadır. İş Kanunda buluna 18, 19, 20, 21, 22 ve 29'uncu maddeleri ile işverenlerin işçi çıkartmak konusunda özgürleri kısıtlanmış ve belirli kurallara bağlanmıştır. Bunun yanında İş Kanunun 116'ıncı maddesi uyarınca. İş Kanunda belirtilen 19, 20, 21, 22 ve 29'uncu maddeleri, 5953 sayılı Basın İş Kanununa kıyas kabul edilmektedir. Bu durumda Basın İş Kanununa göre gazetecilik yapan kişilerin İş Kanununda bulunan iş güvencesinden yararlanması mümkün olabilmektedir. Gazetecilerin yaşadığı bu olumlu durumda Deniz İş Kanuna bağlı olan ve Borçlar Kanunu ile sınırlı kalan iş sözleşmeleri için geçerli olmamaktadır.

İşe İade Davası İçin Gerekli Olan Koşullar Nelerdir?

Yapılan iş sözleşmesinin, İş Kanununa veya Basın İş Kanuna tabi olması durumunda Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin işçilerin işten çıkartılma konusundaki güvenleri İş Kanunda korunmaktadır. Bu durum işçi ile işveren arasında yapılan sözleşmenin İş Kanunu veya Basın İş Kanunu kapsamında olması gerektiğini göstermektedir. Bu sözleşmeler ile iş güvenliği sağlanabilmektedir. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

İşe İade Davası ve Sonuçları - İş Sözleşmesinin Süresiz Olması

Yasalarımızda düzenlenecek iş sözleşmeleri yapılan işin mahiyeti durumuna göre belirli süreli veya belirsiz süreli olarak düzenlenmesini ortaya çıkartmaktadır. Belirli süreli iş sözleşmeleri kural olarak sözleşme süresi dolmadan fesih bildirimi yapılarak sona ermeyecektir. Belirli olan süresi sona erdiği zaman iş sözleşmesinin de sona ereceği nedeni ile işçiler kendilerini buna göre ayarlanabilmektedir. Bu durum nedeni ile İş Kanununda belirtilen 18'inci madde uyarınca işe iade davalarını sadece belirsiz süreli sözleşmeler ile çalışan işçiler açabilmektedirler. Bu durum belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçilerin iş güvencesi hükümlerinden yararlanmalarının mümkün olmayacağı geliştirilebilmektedir. İşe iade davalarından mevsimlik işçiler, eğer belirsiz süreli bir iş sözleşmesi ile çalışıyorlar ise faydalanabileceklerdir. Daha Fazla Bilgi İçin: İşe İade Davası Avukat ve Danışma Konular

İş Sözleşmesinin İşveren Tarafından Feshedilmesi

İşe iade davasının açılabilmesi için iş sözleşmesinin iş veren tarafından feshedilmesi gerekmektedir. İşverenin kanunlarda belirtilen bir haklı nedene dayanmadan veya bir sebep göstermeden iş sözleşmesini feshetmesi durumunda işçi işe iade davası açabilmektedir.

İşe İade Davası ve Sonuçları - İşçinin 6 Ay Kıdeminin Bulunması

İşe iade davalarında belirli şartlar bulunmaktadır. Bu şartlardan birisi İş Kanununun 18'inci maddesinde belirtilmektedir. Bu maddede iş davası açacak işçinin an az altı aylık kıdeminin olması gerektiği belirtilmektedir. Bu sebeple altı aylık kıdemini doldurmayan işçiler iş sözleşmelerinin feshedilmesinden sonra işe iade davaları açamamaktadır. İşçilerin altı aylık kıdemlerinin hesaplanması konusunda İş Kanunun 66. Incı maddesinde çalışma süresinden sayılan haller başlığı bulunmaktadır. Bu başlık altında çalışma süresinin hesaplanması mümkün olabilmektedir. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

Otuz veya Daha Fazla İşçinin Çalıştığı Bir İş Yeri Olması

İşe iade davasının açılabilmesi konusunda kanunlarda belirtilen şartlardan biriside otuz işçi olmaktadır. İş yerinden otuz ve üzerinde çalışması durumunda bu iş yeri için işe iade davası açılabilmektedir. Otuz ve altında işçi çalıştıran bir iş yeri için işe iade davası açılamayacaktır. Bu davaları açmak isteyen kişilerin en çok karşılaştıkları sorunlardan birisi de bu olmaktadır. İş yerinde otuz ve üzerinde işçi çalıştığının tespit edilmesi dava için oldukça önemlidir. Bir iş yerinde birçok iş kolunda iş yeri bulunması durumunda, çalışan sayısının tespitinde iş yerindeki toplam işçi sayısı dikkate alınmaktadır. Otuz işçi sayısının tespit edilmesi konusunda, işverene iş sözleşmesi ile bağlı olan tüm işçiler dikkate alınmaktadır. Bu konuda işçilerin belirli süreli veya belirsiz süreli olarak sözleşme yapmaları ya da çalışmasının tam süreli veya kısmi süreli olmasının bir önemi bulunmamaktadır. İşveren için işçi sayısının hesaplanmasında tüm işçiler dikkate alınmaktadır. Ayrıca mevsimlik işçiler ve çağrı üzerine çalışan işçilerde bu otuz işçi hesabı içerisinde yer almaktadır. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

İşveren Vekili Statüsünde Olmak

İş yerlerinde işletmenin bütünü yönetmek konusunda işveren vekili ve yardımcıları olan kişiler, ayrıca iş yerinin bütününü yöneten ve işçilerin işe alım ve işten çıkartma işlemlerinin yapan yetkililerin bu davalardan yararlanması mümkün değildir.

İşe İade Davası ve Sonuçları ve Dava Açma Süresi

İş Kanunun 20'inci maddesinin birinci fıkrasında, iş sözleşmesinin geçersiz bir şekilde feshedildiğini düşünen işçilerin, sözleşme fesih bildirimi tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açmaları gerekmektedir. İşçiler için işe iade davalarının açılması için başlangıç süresi fesih bildirim tebliği tarihi olmaktadır. Bir ay içerisinde bu davanın açılmaması durumunda bu dava hakkı kaybedilmiş olacaktır. Dava süresinin aşılması hak düşürücü bir neden olması ile hakimlerin bu süreyi re'sen dikkate almaları gerekmektedir. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

İşe İade Davasında İş Sözleşmesi Feshi Bildirim Şekilleri ve İçeriği

İşe iade davalarında, dava açma süresi iş sözleşmesinin feshinin bildirim tarihinden itibaren bir ay olması nedeni ile iş sözleşmesi feshinin bildiriminin yazılı olarak yapılması gerekmektedir. Bu sebeple İş sözleşmesi feshinin yazılı bir şekle uyması ve sözleşmenin feshedilmesinin sebebinin kesin ve açık bir şekilde belirtilmesi oldukça önemlidir. İş sözleşmesi feshinin bildiriminde iş sözleşmesinin neden sonlandırıldığını açık bir şekilde belirtilmesinin işçinin işe iade davasının açılması veya açılmaması konusunda fikir sahibi olmasını sağlamaktadır. Bunun yanında işe iade davasının açılması durumunda ispat konusunda önemli bir kolaylık sağlanabilecektir.

İşçinin Savunmasının Alınması İşe İade Davasına Etkisi

İş Kanunun 19'uncu maddesinde işçilerin savunmalarının alınması gerekliliği belirtilmektedir. Belirtilen kanun maddesi uyarınca işçinin savunması alınmadan iş sözleşmesi işçinin bir davranışı ve verimliliği gibi konular nedeni ile sonlandırılamaz. İş Kanununda işçilerin savunmalarının alınmasından bahsedilmesine karşın bu savunmanın ne şekilde alınabileceği konusunda bir düzenleme yapılmamıştır. Davalarda gerekli durumlarda ispat konusunda çok daha yararlı olması nedeni ile yazılı savunma alınması daha faydalı olmaktadır. İşçilerin savunma vermekten kaçınması durumlarında tutanak tutulması gerekmektedir. Savunmanın verilmeye uygun olan bir yerde ve zamanda istenmesi de oldukça önemlidir. bunun yanında işçiye savunma vermesi konusunda makul bir süre tanınması da gerekmektedir. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

İşe İade Davası ve Sonuçları ve Dava Dilekçesi

İşçinin işe iade davasının açılması konusunda hazırlayacağı dilekçe oldukça önemlidir. Dilekçede iş sözleşmesi feshinin geçersiz olduğundan ve bu sebeple işle yeniden iade edilmesinin karar verilmesini belirtilmeli ve talep edilmelidir. Bunun yanında dilekçede bu sürece kadar çalışmayarak geçen süre için, en fazla dört aya kadar olan ücreti tutarında bir tazminat talep etmesi de mümkün olmaktadır. İş yerinin belirlenen süre içerisinde işçiyi işe başlatmaması durumunda sekiz aya kadar iş güvencesi tazminatına karar verilmesini de talep edebilmektedir.

İşe İade Davası ve Sonuçları

İş sözleşmesinin işveren tarafından geçersiz bir şekilde veya sebep gösterilmeden feshedildiğini belirten işçinin açmış olduğu davanın lehine sonuçlanması durumunda, iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiğine karar verilmiş olmaktadır. bu sürede boşa geçen süreye ilişkin bir tazminat talebinde bulunulması mümkün olabilmektedir. İşçi mahkemenin verdiği işe iade kararının işverene tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde işe başlamak için başvuruda bulunmaktadır. İşe iadesi için başvuru yapan işçiyi, işveren bir ay içerisinde işe almak zorundadır. Bunun olmaması durumunda işveren işçiye en az dört aylık, en fazla sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemek zorunda kalmaktadır. İşverenin işçiyi sendikal bir faaliyet, sendika üyeliği veya sendika temsilciliği nedeni ile feshetmesi durumunda işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere tazminat ödemek zorunda kalmaktadır. İş kanunun 21'inci maddesi uyarında mahkeme iş sözleşmesinin feshinin geçersiz olduğunu belirttiği durumda ödenecek olan tazminatları da belirtmekte ve düzenlemektedir. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

İşe İade Kararının Tebliğ Edilmesi

Mahkemenin işe iade davasında verdiği sözleşmenin feshinin geçersizliği kararı ile işçiye bu konudaki tebligatın ulaşmasından itibaren 10 iş günü içerisinde iş başlamak için işverene başvurması gerekmektedir. Bu süre hak düşürücü bir süre olmaktadır. Kanunla belirlenmiş olan on günlük süre kesin bir süre olmaktadır. Bu süre hakime veya taraflara bağlı olan bir süre değildir. Bu sebeple başvurunun bu süre içerisinde yerine getirilmesi oldukça önemlidir.

İşe İade Kararı İşçinin İşverene Başvuruda Bulunması

Mahkemenin iş sözleşmesinin feshedilmesinin geçersiz olduğuna karar vermesi sonrasında işçiye ulaşan tebligatın tarihinden itibaren 10 iş günü içerisinde işverene başvuru yapması gerekmektedir. On iş günü sonrasında yapılan başvuruları işveren kabul etmek zorunda değildir. İşçinin işe başvurularını vekili de yapabilmektedir. Ancak iş sözleşmesinin feshinin geçersiz olduğunun mahkemece karar verilmesi ve bunun hukuki sonuç doğurması için mahkemeden kesinleşen bir kararın çıkması gerekmektedir. (İşe İade Davası ve Sonuçları)

İşe İade İşe Başvuru Şekli

İşe iade konusunda hak kazanan kişilerin bunun ne şekilde yapacağı yönünde belirli bir şekil ve usul belirtilmemiştir. Bu konuda sözlü olarak yapılacak iş başvurularının kanıtlanmasının zorluk yaratacağı nedeni ile yazılı olarak ve posta yolu ile veya noter aracılığı ile başvuru yapması sağlıklı olacaktır. Özellikle bu iş başvuru konusunda noter kanalını tercih etmek ispat konusunda işçilere büyük bir avantaj sağlayacaktır.

İşe İade Kararı Sonucu İşçinin İşe Başlatılması

İş Kanununun 21'inci maddesinde, iş sözleşmesinin feshinin geçersiz olması durumunda işverinin işçiyi yeniden işe alması gerektiği belirtilmektedir. Bu yeniden iş alma konusunda işçinin yeniden işe girmek için yaptığı başvurunun tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde işe başlatma zorunluluğu bulunmaktadır. İş mahkemesinin verdiği iş başlatma kararının uygulanması konusunda işverene bir seçim hakkı sunulmaktadır. İş mahkemelerince verilen işe iade kararının verilmesi konusunda, işçinin iş başvurusu sonrasında bir aylık süre içerisinde işçiyi işe almayan işverenin 4 aydan 8 aya kadar aylık ücreti tutarında tazminat ödemesi gerekmektedir. Bu durumda işveren işçiyi mahkemenin işe iade kararına rağmen işe almama hakkı ve seçeneği bulunmaktadır. Mahkemelerin işe iade konusunda verdikleri hüküm eda hüküm olmaktadır. Mahkemelerin vereceği eda hükümler, bir şeyin yapılması konusunda veya verilmesi ile yapılmaması konusunda bir talep içermektedir. Ayıca İş Kanunun 30'uncu maddesi uyarınca verilen bu kararın icraya konulabilmesi düşünülmektedir.

İşe İade Kararı Sonucu İşçinin İşe Başlatılmaması

İşçi mahkemenin verdiği işe iade kararına uymayarak işverenin kendisini işe almaması durumunda işçinin boşa geçirdiği süre ücretini de ödemek zorunda kalmaktadır. Mahkeme kararının kesinleşmesine kadar en çok dört aylık ücret tutarı ile diğer masraflarında ödenmesi gerekmektedir. İşçi bu alacağını işe başlatılsa da talep edebilmektedir. İşçiye boşa geçen süre konusunda bir ödeme yapılması yanında işveren işçiye tazminat ödeme yükümlülüğü altında da kalmaktadır. Mahkeme tarafından belirlenen bir miktarda, işçiye en az dört aylık ücreti tutarında ve an fazla sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemesi gerekmektedir. İşverenin işçinin iş başvurusu sonrasındaki bir ay içerisinde işçiyi işe almaması durumunda bu tazminatı ödemesi gerekmektedir. İşçi işe girememesi durumunda bu tazminatı talep edebilmektedir. İşe İade Davası İşe İade Davaları Avukatı Makalemizde İşe İade Davası ve Sonuçları konusu yer almıştır. Diğer bilgilendirici makaleler için Ankara Avukat ve İş Hukuku Avukatı sayfalarını ziyaret edebilirsiniz.

İşe İade Davası ve Sonuçları | Sıkça Sorulan Sorular

İŞE İADE DAVASI - DAVACININ İŞ AKDİNİN MAKİNA BAŞINDA UYURKEN YAKALANMASI NEDENİYLE FESHEDİLDİĞİ - DAVACININ SAVUNMASINDA UYUMA OLAYININ TEVİLLİ OLARAK İKRAR EDİLDİĞİ - FESHE KONU EYLEMİN ÜÇÜNCÜ OLAY OLDUĞU. ÖZET: Davacının iş akdinin makina başında uyurken yakalanması nedeniyle feshedildiği, uyuma olayının alınan savunmada davacı tarafından "uyumuyordum ama içim geçmişti" şeklinde tevilli olarak ikrar edildiği, Davacının benzer iki olay nedeniyle daha önce işveren tarafından uyarıldığı, feshe konu eylemin üçüncü olay olduğu dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. Davacının geçerli feshe konu edilen "makine başında uyuma" davranışlarının işyerinde olumsuzluklara yol açtığı açık olup, davalı işverenin feshinin geçerli olduğu kabul edilerek davanın reddi gerekir. İŞE İADE DAVASI - DAVALILAR ARASINDA İŞ KANUNUNA UYGUN ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN İLİŞKİSİ BULUNDUĞU. DAVACININ HANGİ DAVALIYA AİT İŞ YERİNE İADE EDİLDİĞİNİN KARARDA BELİRTİLMEDİĞİ. ÖZET: Davalılar arasında 4857 sayılı İş Kanununa uygun asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Mahkemece de asıl işveren alt işveren ilişkisi geçerli kabul edildiği halde davacının hangi davalıya ait iş yerine iade edildiği kararda belirtilmemiştir. Davacı alt işveren olan davalı şirketin işçisi olduğuna göre anılan davalıya ait iş yerine iadesine karar verilmelidir. Hüküm kurulması hatalı olmuştur. İŞE İADE DAVASI - ARAŞTIRMA YAPILMADAN SENDİKAL TAZMİNAT TALEBİNİN KABULÜNE KARAR VERİLMESİNİN HATALI OLMASI. İŞ VERENin SORUMLUNUN AÇIK VE NET OLARAK TESPİT EDİLMEMESİ. HÜKMÜN BOZULDUĞU. ÖZET: Mahkemece, yukarıdaki ilkeler doğrultusunda araştırma yapılmadan sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Davacı davasını .... .. İle ..tereddüt uyandıracak nitelikte işe iadeden ve işe başlatmama tazminatından hangi iş verenli sorumlu tutulduğu açık ve net olarak tespit edilmemiştir. Bu husus hukuka aykırıdır. Makalemizde İşe İade Davası İşe İade Davaları Avukatı ile ilgili yazı bilgi amaçlı hazırlanmıştır.

Bu haber toplam 154 defa okunmuştur
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara