Kamulaştırmasız El Atma Davaları

Kamulaştırmasız El Atma Davaları
Kamulaştırmasız El Atma Davaları | Taşınmazlar idarelere bağlı olarak bulunurlar. İşte bu bağlılığın olduğu idare, herhangi yasal bir dayanağı olmadan taşınmaz üzerinde fiilen tasarrufta bulunabilmektedir. Ya da idare, yapacağı idari bir işlem ile taşınmaz sahibi olan kişinin mülkiyet hakkından gelen haklarının kullanılmasının önüne geçme eyleminde bulunabilir...
Kamulaştırmasız El Atma Davaları Taşınmazlar idarelere bağlı olarak bulunurlar. İşte bu bağlılığın olduğu idare, herhangi yasal bir dayanağı olmadan taşınmaz üzerinde fiilen tasarrufta bulunabilmektedir. Ya da idare, yapacağı idari bir işlem ile taşınmaz sahibi olan kişinin mülkiyet hakkından gelen haklarının kullanılmasının önüne geçme eyleminde bulunabilir. Bu şekilde yapılanlar, kamulaştırmasız el atma durumunu ortaya çıkarabilmektedir. Bu noktada iki farklı durum açığa çıkmaktadır. Bu farklılık Yargıtay içtihatları ile oluşmuştur. İdare, taşınmaz ile ilgili fiili tasarrufta bulunuyorsa, burada fiili el atmadan söz edilir. İdare, bir işlem doğrultusunda veya bir karar yolu ile mülkiyet hakkını kullanılmaz hale getiriyorsa, burada da hukuki el atma söz konusu olmaktadır.

Kamulaştırmasız El Atma Nedir?

Fiili El Atma:  Taşınmaz üzerinde fiilen inşa çalışmalarının başlaması demektir. Fakat bu çalışmalar, taşınmaz üzerinde kamulaştırma işlemleri olmadan yapılmaktadır. Yapılacak olan yol, park veya herhangi bir yapının çalışmalarına, taşınmaza fiili el atma yoluyla başlanabilmektedir. Konu olan taşınmaz, tapu sicilinde özel mülkiyet üzerindedir. İdare üzerinde bulunmaz. Hukuk sistemimiz, kamu yararına yapılacak olan eylemler için yapılan fiili el atmanın iptalinin istenmesini olası kılmamıştır. Kişiler bu konuyla ilgili iptal talebinde bulunamazlar. Kamu yararı ön plandadır. Ancak kamulaştırma bedeli de denilen tazminat talebi mümkün olabilmektedir. Fiili el atmadan kaynaklı olarak bir tazminat açığa çıkmakta ve kişiler bu tazminatı talep edebilmektedirler. Hukuki El Atma: Burada taşınmaz üzerinde başlanılan fiili bir çalışma yoktur. İdari bir karar neticesi ile taşınmaz, idarenin imar planında yer almaya başlar. Bundan sonrasında taşınmaz üzerinde fiili bir çalışma da başlarsa, hukuki el atmanın fiili el atmaya dönüşme durumu oluşmuş olmaktadır. Kamulaştırmasız El Atma Davaları

Kamulaştırmasız El Atma Tazminat Davası

Hukuki el atmada malik bir takım haklara sahiptir. İlgili taşınmazla ilgili olarak yapılan hukuki el atma işleminde, taşınmaz üzerinde inşai işlem yapılmaz. Bu nedenle malik dilerse taşınmazın bedelini talep edebilir. Malik, dilerse de kamulaştırma yapılmadan imar planına dâhil olan taşınmazla ilgili yapılan bu idari işlemin iptalini de talep edebilmektedir.  Kamulaştırmasız El Atma Davaları Fiili el atma durumunda ise olay biraz daha farklıdır. Malik, üzerinde fiilen çalışmalara başlanılmış olan taşınmazla ilgili yapılan idari işlemin iptalini isteyemez. Sadece taşınmazın bedelini talep edebilmektedir. Kamulaştırma Kanunu'na gelen yeni düzenlemeler ile birlikte bu alanda pek çok konu netlik kazanmıştır. Bu düzenlemelerden birisi, dava şartı olarak kabul edilen uzlaşma yoluna gidilmesidir. İlgili taşınmaz ile ilgili tazminat davasında bulunmadan evvel, ilgili idare ile uzlaşma yolu tercih edilmelidir. Eğer uzlaşma talebi yapılmadan tazminat davasına geçilirse, dava şartının yok olması nedeniyle, davanın reddi söz konusu olabilir. İlgili idare uzlaşma talebine olumlu veya olumsuz olacak şekilde iki tür yanıt verebilmektedir. Eğer ilgili idarenin uzlaşma talebine yanıtı olumluysa, taşınmaz malik ve varsa vekili uzlaşma yapılması için görüşmelere çağrılır. Uzlaşma görüşmeleri, bedel belirlenmesi üzerinde devam edecektir. Eğer ilgili idare uzlaşma talebine olumsuz yanıt verirse veya talepte bulunulan tarihten itibaren 6 ay içinde herhangi bir yanıt vermezse, uzlaşma sağlanamamış kabul edilir. Uzlaşma sağlanılamadığında, uzlaşmanın sağlanamadığı tarihten itibaren 3 aylık süre içinde kamulaştırmasız el atmadan doğan tazminatla ilgili dava ikame olmalıdır. Bahsi geçen süre, ,idare tarafından verilen olumsuz cevabın tebliğ olduğu gün veya hiçbir yanıt verilemeyen 6 ayın geçtiği gün itibari ile başlar. Verilen bu süre, hak düşürücü nitelik taşır. Eğer bu süre zarfında dava açılmazsa, ileride kamulaştırmasız el atma ile ilgili olan taşınmaz için hak talebinde bulunmak söz konusu olmayacaktır. Kamulaştırmasız el atma ile ilgili olan davalarda, görevli olan mahkeme için uygulama niteliği yoktur. Uyuşmazlık mahkemesinin, imar değişikliği söz konusu olan hukuki el atmalar için idari yargı görevlidir diyen kararı olsa da, bir içtihadı birleştirdiği karar bulunmamaktadır. Fakat söz konusu olan fiili el atmadan kaynaklı tazminat davası ise görevli olan mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olmaktadır. Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin bu yönde verilmiş pek çok kararı vardır. Kamulaştırmasız El Atma Davaları Diğer makalelerimize Ankara avukat sayfamızdan göz atabilirsiniz.

Kamulaştırmasız El Atma Davaları Sıkça Sorulan Sorular

TAZMİNAT DAVASI - BELEDİYE BAŞKANLIĞINA AİT YAZI CEVABINDAN DAVAYA KONU TAŞINMAZIN DAVA TARİHİ İTİBARİYLE ARSA VASFINDA OLDUĞU TAZMİNAT DAVASI - BELEDİYE BAŞKANLIĞINA AİT YAZI CEVABINDAN DAVAYA KONU TAŞINMAZIN DAVA TARİHİ İTİBARİYLE ARSA VASFINDA OLDUĞU - İSTİNAF BAŞVURU TALEBİNİN ESASTAN REDDİ. İlk derece mahkemesine ait kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı tazminat dava dosyası içerisinde bulunan tüm bilgi ve belgeler incelendiğinde; Dava tarihi itibariyle tapu kayıt maliki olan davacı tarafından kamulaştırmasız el atılarak davaya konu taşınmazdan ENH geçirilmesi nedeniyle fazlaya dair haklar saklı tutularak tazminat isteminde bulunulduğu. Davaya konu taşınmaza davalı idare tarafından 1991 yılında ENH geçirilmek suretiyle kamulaştırma yapılmadan 25.12 m² kısmından irtifak geçirilmek suretiyle el atıldığı, dosya arasında bulunan belediye başkanlığına ait yazı cevabından davaya konu taşınmazın dava tarihi itibariyle arsa vasfında olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tazminat bedelinin emsal alınmak suretiyle hesaplandığı ve bilirkişi tarafından emsal alınan Yenisanayi mahallesinde kain 878 ada 385 parsel sayılı taşınmazın Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin ...... Karar sayılı ilamı ile emsal olarak kabul edildiği anlaşılmıştır. Kamulaştırmasız El Atma Davaları Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler ve istinaf isteminde bulunan tarafın sıfatı esas alındığında ilk derece mahkemesi tarafından kurulan hükmün, yapılan yargılamanın Yargıtay içtihatlarına, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda yapılan açıklamalar uyarınca, davalı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde görülmemiş olup, 6100 sayılı Yasanın 353/1-b-1 maddesi uyarınca davalı tarafın istinaf başvuru talebinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.6100 sayılı yasanın 353/1-b/1.maddesi gereğince; davalı tarafın istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar verilmiştir. KAMULAŞTIRMA DAVASI - BEDEL TESPİTİ VE TESCİL İSTEMİ - TAŞINMAZIN ARSA VASFINDA KABUL EDİLMESİNİN GEREKTİĞİ - DAVA KONUSU TAŞINMAZA OLABİLDİĞİNCE YAKIN VE BENZER YÜZÖLÇÜMLÜ VE DEĞERLENDİRME TARİHİNE YAKIN SATIŞLARIN EMSAL KARŞILAŞTIRMASININ YAPILMASI LÜZUMU - BİLİRKİŞİLER TARAFINDAN DÜZENLENEN RAPORUN DOSYA KAPSAMINA YASAYA VE YARGITAY İÇTİHATLARINA UYGUN OLDUĞU - İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİ KAMULAŞTIRMA DAVASI - BEDEL TESPİTİ VE TESCİL İSTEMİ - TAŞINMAZIN ARSA VASFINDA KABUL EDİLMESİNİN GEREKTİĞİ - DAVA KONUSU TAŞINMAZA OLABİLDİĞİNCE YAKIN VE BENZER YÜZÖLÇÜMLÜ VE DEĞERLENDİRME TARİHİNE YAKIN SATIŞLARIN EMSAL KARŞILAŞTIRMASININ YAPILMASI LÜZUMU - BİLİRKİŞİLER TARAFINDAN DÜZENLENEN RAPORUN DOSYA KAPSAMINA YASAYA VE YARGITAY İÇTİHATLARINA UYGUN OLDUĞU - İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİ Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle, Sinop ili, Merkez, Bostancılı Köyü 342 parsel sayılı taşınmazın 700,32 m2'lik kısmının yol inşaat ve emniyet sahası olarak kullanmak maksadıyla kamulaştırma planının 185 TCK sıra numarasıyla kamulaştırılmasına karar verildiğini, Kamulaştırma Yasasının 27. Maddesi gereği taşınmaz için acele kamulaştırma suretiyle el koyma davası açıldığını, Sinop Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/907 Es-2012/843 Karar sayılı dosyası ile taşınmaza el konulması yönünde hüküm kurulduğunu, acele el koyma usulü idarenin taşınmaza el koymasını sağlamakla birlikte taşınmazı nihai olarak idarenin tasarrufuna geçirmediğini, bu nedenle taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve Karayolları Genel Müdürlüğü adına tapuya tescil ve terkinine, ödeme esnasında tapu kaydındaki haciz vb. hakların kararda gösterilmesini talep ve dava etmiştir. Davacının davasının, 4650 sayılı kanunla değişik 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun ilgili maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın yol olarak terkini ile davacı kurum adına tesciline karar verilmesi istemini içerdiği, istinaf sebebi yapılan hususlar tüm dosya kapsamına göre incelendiğinde, bilirkişi raporlarında, taşınmazın cins ve nevinin belirlenmesi yönündeki Yargıtay yerleşik içtihatlarına göre esas alınan kriterlere göre dava konusu taşınmazın arsa vasfında kabul edilmesinin gerekip Kamulaştırma Kanununun ilgili maddesine göre arsa niteliğindeki taşınmazlara değer biçilirken dava konusu taşınmaza olabildiğince yakın ve benzer yüzölçümlü ve değerlendirme tarihine yakın satışların emsal karşılaştırması yapılarak davaya konu taşınmazın m2 değerinin belirlenmesi ile dava konusu arsanın belirlenen değerine yönelik hesaplama yöntemi itibariyle bilirkişiler tarafından düzenlenen raporun dosya kapsamına, yasaya ve Yargıtay içtihatlarına uygun olduğu, buna göre verilen ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu, dava konusu edilen taşınmazın öncesinde ….nolu parsel olup sonrasında …..parsel sayılı taşınmazlara ayrıldığı, …ada ….nolu parsellerin yol yapılmak suretiyle kamulaştırıldığı ancak … nolu parselin kamulaştırılmadığı ve buna göre bedel tespitinin yapıldığı, hükümde de eski …. parsel sayılı taşınmaz olan yeni …ada …..parsellerin fenni bilirkişi raporunda belirtilen ….lik kısmının (…..parsel sayılı taşınmazların tamamı) tapusunun iptaline ve yol olarak terkinine karar verilmiş olması ile infazı zorlaştırıcı hüküm mahiyetinde olduğunun kabulünün mümkün olmadığı anlaşılmakla mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Kamulaştırmasız El Atma Davaları

Bu haber toplam 259 defa okunmuştur
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara