Yargıtay’dan İşe girerken yanlış beyan Fesih nedeni mi? Yargıtay, işe girerken yanlış beyanda bulunan işçi hakkında emsal karara imza attı. Bursa’da işe girişte kendisi hakkında işverenine yanlış beyanda bulunduğu gerekçesiyle işinden kovulan çalışan hakkında verilen karar Yargıtay’dan döndü.
Yüksek Mahkeme, işe giriş sırasında kendisi ile ilgili olarak yanlış beyanda bulunan çalışanın, iş sözleşmesinin işveren tarafından tek taraflı feshedilmesini haklı buldu.
Yargıtay’a konu olan dava Bursa’da görüldü. Bir işçi işe girişinde işverenine kendisi hakkında yanlış beyanda bulundu. Daha önce karışmış olduğu adli bir olaydan dolayı denetimli serbestlik cezası alan işçi bu durumu işvereninden saklayarak işe girdi. Bir süre sonra işverenin söz konusu çalışanının daha önceden denetimli serbestlik cezası aldığını öğrendi. Bunun üzerine işveren, kendisinden bu gerçeği saklayarak işe giriş esnasında yanlış beyanda bulunan çalışanının iş sözleşmesini tek taraflı olarak feshetti.
İşvereni tarafından çalıştığı işten kovulmasının ardından söz konusu vatandaş, İş Mahkemesi’ne dava açarak, işe iade edilmesi talebinde bulundu. Davalı işveren ise davacı hakkında “kullanmak amacıyla uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak” iddialarıyla daha önce soruşturma geçirdiğini tespit ettiklerini öne sürdü.
Kamu davasının ertelenmesine dair kararın mevcut durumda bulunmasına rağmen, davacı olan eski işçisisin yanlış beyanda bulunarak işvereni yanıltması gerekçesiyle iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayandığını ifade eden davalı işveren, mahkemeden davanın reddi talebinde bulundu.
Bölge Adliye Mahkemesi İşçiyi Haklı Buldu
Bursa’da yerel İş Mahkemesi’nde görülen davada hâkim, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin esasında ahlak ve iyi niyet kurallarının geçerli olduğunu vurgulayarak davayı reddetti. Bunun üzerine davacı istinaf mahkemesine başvurdu. Davacının istinaf başvurusu üzerine harekete geçen Bölge Adliye Mahkemesi, iş sözleşmesine son verilen işçiyi haklı buldu.
Bölge Adliye Mahkemesi’nin aldığı kararda, “Kamu davasının açılmasının ertelenmesi” kararı niteliği itibarı ile mahkûmiyet hükmü değildir” denildi. Dolayısıyla anılan suça ilişkin davacı olan işçi hakkında herhangi bir ceza davasının söz konusu olmadığına dikkat çekilen kararda, işveren tarafından gerçekleştirilen iş sözleşmesinin, haklı sebebe dayandığına yönelik mahkeme kabulünün isabetsiz olması gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildi.
Yargıtay’dan İşe girerken yanlış beyan Fesih nedeni
Bursa’da yaşanan olaya ilişkin dava; önce yerel İş Mahkemesi’nde, daha sonra Bölge Adliye Mahkemesi’nde görüldükten sonra tarafların başvurusu üzerine son olarak Yargıtay’ın önüne geldi. Söz konusu davada son noktayı koyan Yüksek Mahkeme, Bölge Adliye Mahkemesi’nin imza attığı kararı ortadan kaldırdı. Yargıtay’ın bu kararında şu ifadelere yer verildiği görüldü:
“İş Kanunun 25/II-a maddesi gereğince iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek ya da gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek iş vereni yanıltması haklı nedenle derhal fesih sebebidir” denilerek ilgili kanun maddesine dikkat çekildi.
Dolayısıyla davalı iş yerinde gerçekleştirilen iş akdinin yenilenmesi sırasında başvuru formu doldururken herhangi bir suçtan dolayı yargılandınız mı, hakkınızda verilmiş bulunan mahkûmiyet hükmü veya halen devam eden ceza davası bulunup bulunmadığı sorularına hayır cevabı vermesinin altı çizildi. Fakat işverenin daha sonra davacı hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma kararı ile kullanmak amacıyla uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karar verildiğini tespit ettiği ifade edildi.
İyi Niyet Kurallarını İhlal Etti
Yargıtay, konuya ilişkin görülen davada, davacı durumunda olan işçinin söz konusu işe giriş formunda kendi hakkındaki kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararını işvereninden gizlediğine dikkat çekti. Bu hareketle davacı işçi, İş Kanununun ilgili maddelerinde açık bir şekilde belirtilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uygun davranmadığı ve işverenin iş sözleşmesini feshetmesinin haklı olduğunun anlaşılmış olduğu ifade edilerek davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabul edilmesi kararının hatalı olup bozmayı gerektirdiği açıklandı.
Bunun üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nde verilen kararı bozan Yargıtay, işe giriş başvuru formu doldurulmasıyla ilgili olarak emsal bir karara imza attı. Buna göre iş başvurusu sırasında doldurulması gereken formda kendisi hakkında yanlış beyanda bulunan işçi, işveren tarafından haklı sebep gösterilerek derhal işten atılabilecek.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?