AYM’den Uzun Süren Dava İçin Tazminat Kararı? Dönem dönem uzun yargılama süreleri ile gündeme gelen Türk hukuk sistemi, bu kez bu sorunu cezasız bırakmadı.
Anayasa Mahkemesi, geçtiğimiz günlerde verdiği kararda, sol bacağındaki kırığa ve ameliyata rağmen silah altına alınan bir askerin vatani görevini yaptığı sırada aldığı “Askerliğe elverişli değildir” raporuyla terhis edilmesi ve sonrasında askere maaş bağlanması sürecinin görüldüğü davayı makul sürede yargılama yapılmadığı gerekçesiyle kusurlu buldu. 4 yıl 4 ay süren davada ve meydana gelen bu ihlal nedeniyle 3 bin 400 liralık tazminat kararı verdi.
AYM’den Uzun Süren Dava İçin Tazminat Kararı
Anayasa Mahkemesi’nin makul yargılama süresi ihlali verdiği dava, sol bacağında kırık nedeniyle yapılan ameliyatın askerliğe engel teşkil etmediği raporu verilerek askere alınan T.B.’nin, vatani görevini yaptığı sırada Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nden aldığı “askerliğe elverişli değildir” raporu ile başlayan süreçte açıldı.
Askerlik yaptığı dönemde kendisine şiddet uygulandığı, spora faaliyetlerine dahil edildiği iddiasıyla sağlığının bozulduğunu iddia eden T.B. terhis edilmesinin ardından, ‘vazife malulü’ sayılması ve maaş bağlanması için dava açtı.
T.B.’nin geçtiğimiz yıl kapatılan Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) 3. Dairesi’nde açtığı dava 4 yıl süren yargılama sürecinin ardından reddedildi.
AYİM Reddettiği Kararı Anayasa Mahkemesi’ne Taşıdı
Kendisinin bedensel faaliyetlerden muaf tutulması gerekirken spor ve eğitimlere katılmaya zorlanması nedeniyle AYİM’in aldığı bu kararı,
Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Anayasa Mahkemesi, süreci ve dava dosyalarını inceledikten sonra, davanın makul sürede tamamlanmadığına oybirliği ile karar verdi. Ve alınan bu karar neticesinde 3 bin 400 liralık tazminata hükmetti.
Anayasa Mahkemesi karar metninde şu ifadelere yer verildi:
“Somut olayda 5/2/2010 tarihinde AYİM 3. Dairesi’nde açılan davanın aynı dairenin 5/6/2014 tarihli kararıyla sona erdiği anlaşılmaktadır.
Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesi’nin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında karmaşık niteliği bulunmayan ve başvurucunun yargılamanın uzamasında bir etkisinin de tespit edilemediği başvuru konusu davadaki 4 yıl 4 aylık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.”
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?