Boşanma Çocuğun Velayeti Kime Verilir? Boşanmada çocuğun velayetinin kime verileceği sorusuna istinaden tek bir cevap bulunmaz.
Boşanmada çocuğun velayeti kimde kalır?
Velayet, anne ve baba arasında anlaşma olmadığı durumunda, mahkeme tarafından hakimin takdir yetkisi kullanılarak anneye ya da babaya verilir.
Velayetin kime verileceği konusu gözetilirken mahkeme çocuğun, bakımı, beslenmesi, eğitimi gibi gereklilikleri sağlayabilecek olan tarafa velayeti verecektir.
Boşanma çocuğun velayeti kime verilir? Sorusunun cevabı olarak, velayet konusunda kesin takdir yetkisi olan hakim, velayeti kime vereceği konusunda çocuğun menfaatini ve yaşını dikkate alacaktır.
Velayet Davalarında Çocuğun Yaşının Önemi
Velayetin kime verileceği hususunda dikkate alınan bir diğer konu, çocuğun yaşıdır. 3 yaşındaki çocuğun velayeti kime verilir? sorusunun cevabı, anneye verilir olacaktır.
Bir çocuk yaşı itibari ile hala annesine muhtaç bir durumdaysa, velayet anneye verilecektir. Çocuğun velayetinin anneye kesin olarak verildiği durum çocuğun 3 yaşında ve 3 yaşından daha küçük olduğu durumudur. Velayetin bu koşulda baba tarafından alınması oldukça zor bir ihtimaldir.
Çocuk 3 yaşından küçükse, hakim annenin ekonomik durumunun çocuğa bakmak için yeterli olup olmadığını irdelemez. Çocuğun velayetinin bu noktada babaya verilmesi için gerekli olan tek gerekçe, annenin çocuğun hayatını tehlikeye atacak bir pozisyonda olması durumudur.
Velayet Davalarında Velayet Babaya Ne Zaman Verilir?
Çocuk 3 ve 7 yaşları arasında ise, bu noktada anneye çok bağlı olma durumu ortadan bir miktar kalktığı için, mahkeme başka koşulları gözetmeye başlar.
Yine de bu aşamada da hakim, annenin yaşam koşulları iyileştirilmiş halde ise, velayeti anneye verecektir. Velayetin babaya verildiği durumlar;
- Annenin sağlık koşullarının çocuğa bakamayacak durumda olması,
- Annenin çocuğa sağlıklı ve huzurlu bir yaşam alanı sağlayamayacak olması,
- Annenin çocuğun hayatını tehlikeye atacak davranışlarda bulunma ihtimalinin söz konusu olması
Şeklindedir. Okul çağına girmiş olan çocuklarda, ebebveyn sıcaklığı ve ihtiyacı ziyadesinde, daha kaliteli bir hayat ve eğitim koşulu ön planda olduğundan, hakim hangi eşin ekonomik olarak daha güçlü olduğu konusunu -diğer şartların neredeyse eşit olması durumunda- göz önünde bulundurur.
Velayet Davalarında Çocuğa Soru Sorulur mu?
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre, 12 yaşını doldurmuş olan bir çocuk, karar verme ehliyetine sahip olarak tanımlanır.
Bu nedenle, mahkeme çocuğun hangi ebeveyni ile yaşamak istediği sorusunu çocuğa sorabilir. Bu durum mahkemenin mutlaka çocuğun verdiği cevabı dinleyeceği anlamına gelmez. Her iki durumda da mahkeme verilen kararın gerekçesini açıklamak durumundadır.
Boşanma Çocuğun Velayeti Kime Verilir
Boşanma davalarında, hakim boşanma kararı ile birlikte çiftin ortak çocuğunun velayetinin kimde kalacağının kararını da vermektedir. Ancak verilen bu karar kesin bir hüküm niteliği taşımamaktadır.
Eşlerin yaşam şartlarında, ekonomik ya da sağlık durumlarında ya da yaşadığı çevrede meydana gelen olumsuz birtakım değişiklikler sonucunda velayet davaları açılarak çocuğun velayeti hakkında yeniden karar alınması konusunda bir talepte bulunulabilir. Açılan bu davayla çocuğun velayetinin değiştirilmesi mümkün olmaktadır.
Boşanma Çocuğun Velayeti – Velayet Davaları
Velayet davaları eşlerden birinin davanın açıldığı sıradaki yerleşim yerlerinden birisindeki aile mahkemelerinde görülebilmektedir.
Açılan velayet davaları sırasında hakim çocuğa en çok sevgiyi verebilecek, en çok ilgiyi gösterebilecek, iyi bir eğitim almasını ve iyi bir vatandaş olarak yetişmesini sağlayacak kısacası çocuğa her türlü ihtiyacını en iyi şekilde verebilecek olan tarafa velayet hakkı tanımaktadır.
Genellikle bu tür davalarda annenin kazanma şansının daha çok olduğu düşünülse de çocuk 9 yaşından büyükse, çocuğun çıkarları göz önünde bulundurularak ona en iyi yaşam koşullarını sağlayacak, ruhsal ve fiziksel olarak en sağlıklı şekilde yetiştirecek olan ebeveyne çocuğun velayeti verilmektedir.
Eğer ebeveynler fiili olarak ayrı yaşıyorsa ve resmi bir şekilde boşanma durumu gerçekleşmediyse eşlerden birisi çocuğun kendisine teslim edilmesini ya da kişisel ilişki kurabilmek için çocukla birlikte vakit geçirmeyi talep edebilir.
Bu talep sonucunda mahkemenin vereceği karar velayet davaları sonucunda verilen kararlar gibi bir velayet teslimi anlamı taşımaz, sadece geçici bir tedbir niteliği taşımaktadır.
Eğer ebeveynler ayrı şehirlerde yaşıyorlarsa velayet davaları sonucunda hakim velayetin verilmediği ebeveynle çocuğun kişisel ilişki kurabilmeleri için haftasonu ya da ayda bir kez olan görüşmeler yerine yılda bir kez daha uzun görüşmeleri uygun görmektedir.
Velayet davaları sonucunda verilen karar ilerleyen dönemlerde şartların değişmesi sonucunda yeniden değerlendirilebilir. Anne veya babanın çocukla ilgili tüm sorumluluklarını düzenli olarak yerine getirmeleri gerekmektedir. Eğer bu sorumlulukları bir tarafın yerine getirmediği tespit edilir ya da ispat edilebilirse yeniden görülen velayet davaları sonucunda hakim çocuğun velayet hakkını diğer ebeveyne verebilir.
Aynı şekilde çocukla kurulan kişisel ilişkilerde sonlandırılabilir. Velayet sahibi olan ya da kişisel ilişki kuran ebeveynin çocukla yeteri kadar ilgilenmemesi, çocuğun huzurunun tehlikeye girmesi, çocuğun ruhsal fiziksel sağlığında hasarlara sebebiyet verilmesi gibi durumlarda velayet diğer ebeveyne verilebilir ya da kişisel ilişki kurulması durumu sonlandırılabilir.
Çocuğun velayetine sahip olan taraf, çocuğun velayetinin bulunmadığı tarafın çocukla yakın ilişkiler kurmasına verilen mahkeme kararlarına rağmen engel oluyorsa, velayet davaları sonucunda verilen kararlara aykırı davranıyorsa kanunlar çerçevesinde bu duruma bir çözüm bulunabilmektedir.
İcra müdürlüğü aracılığıyla, bu müdürlük tarafından görevlendirilen bir memur ve Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından görevlendirilen bir çocuk gelişim uzmanı, psikolog ya da pedagog tarafından çocuğun teslim alınması ve çocukla kişisel ilişki kurması ilamı yerine getirilir.
Kısacası ülkemizde görülen tüm velayet davaları sonucunda çocuğun velayetinin hangi ebeveynde kalacağı kararına çocuğu çıkarları doğrultusunda karar verilir. Çocuğun ruhsal ve fiziksel olarak gelişimine en çok katkıyı sağlayacak olan ebeveyn velayet hakkı kazanır.
Diğer ebeveyn ise mahkeme tarafından belirlenmiş belirli zaman dilimlerinde çocukla birlikte kişisel ilişki kuracak zamanlara sahip olabilir. Ancak velayet davaları sonucunda verilen kararlar velayete sahip olan ebeveynin yaşam koşullarında, ekonomik durumunda, sağlık durumunda olumsuz yönde bir değişiklik olması durumunda karşı tarafın yeniden bir dava açması sonucunda yeniden değerlendirilebilir. Yapılan değerlendirme sonucunda velayete sahip olan ebeveynin çocuğa yeterli şartları sağlayamadığı kesinleşirse, velayet değişikliği yapılabilir.
Boşanma davalarında mal paylaşımı için diğer sayfalarımıza bakınız.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?