Boşanma süreçlerinde, mal varlıklarının korunması ve adil bir şekilde paylaşılması önemli bir konudur. Eşlerden birinin, boşanma sürecini manipüle etmek veya diğer eşin haklarını gasp etmek amacıyla mal varlıklarını gizlemesi veya haksız yere elden çıkarması, sıkça karşılaşılan problemlerden biridir. Bu durum, hukuki müdahaleler ve önlemlerle engellenebilir. İşte, boşanma sürecinde mal kaçırmanın engellenmesiyle ilgili adımlar:
Boşanmada Mal Kaçırma Nasıl Engellenir?
Boşanma sürecinde mal kaçırma, tapuya aile konutu şerhi verilmesi ve mahkemeden ihtiyati tedbir kararı alınması yoluyla engellenebilir. Aile konutu şerhi, eşlerden birinin diğerinin rızası olmaksızın evi satmasını önler. İhtiyati tedbir kararı ile de mal varlıklarının boşanma süreci boyunca korunması sağlanır. Eğer mal kaçırma gerçekleşmişse, eşin mal kaçırma nedeniyle tapu iptal davası açması mümkündür.
Boşanmadan Kaç Ay Önce Satılan Mallar?
Yargıtay’ın kararlarına göre, boşanmadan 1 yıl önce satılan mallar, boşanma sürecinde mal varlığı tasfiyesine dahil edilebilir. Bu, eşlerden birinin boşanma öncesi mal varlığını haksız yere azaltma girişimlerini engellemek amacıyla yapılan bir düzenlemedir.
Mal Kaçırma Davası Kimlere Açılır?
Mal kaçırma veya muris muvazaası davası, miras bırakan kişinin taşınmazlarını haksız yere başkasına devretmesi durumunda, bu kişiye veya mirasçılarına karşı açılabilir. Bu dava türü, miras hakkının korunması amacıyla kullanılır.
Eşim Benden Habersiz Mal Satabilir Mi?
Eşlerden birinin, diğerinin rızası olmaksızın aile konutunu satması yasal olarak mümkün değildir. Tapuda aile konutu şerhi bulunması, bu tür bir satışın önüne geçer. Her iki eşin rızası, aile konutunun satışı için zorunludur.
Mal Kaçırma Boşanma Sebebi Midir?
Eşin, diğer eşin rızası olmaksızın mal varlığını satması, güven sarsıcı bir olay olarak kabul edilir ve boşanma sebebi sayılabilir. Bu tür eylemler, kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilir ve mağdur eşe manevi tazminat ödenmesine karar verilebilir.
Yargıtay’dan Boşanma Sürecinde Emsal Karar: Mal Kaçırma Saydı!
Yargıtay, İzmir’de yaşanan ve boşanma sürecinde mal paylaşımı sırasında koca tarafından düşük bedelle yeğenine satılan evle ilgili emsal bir karara imza attı. Satış, “danışıklı işlem” olarak değerlendirildi ve davacı kadının lehine haciz ve satış talep etme hakkı tanındı.
İzmir’de yaşanan ve Türkiye’nin hukuk gündemine oturan bir boşanma davası, Yargıtay tarafından verilen emsal bir kararla sonuçlandı. Boşanma sürecinde mal paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşayan çiftin mücadelesi, Yargıtay’ın aldığı kararla yeni bir boyut kazandı.
İzmir 12. Aile Mahkemesi, boşanma kararı verdiği çiftin müşterek evi üzerinden kadının katkı payı almasına hükmetmişti. Ancak davalı koca, bu karardan sonra evini işi olmayan yeğenine çok düşük bir bedelle satarak, mal paylaşımından kaçınmaya çalıştı. Bu satış işlemi, başka bir davanın konusu oldu ve İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesine taşındı.
Davacı kadın, müşterek evin satışının yarı hissesinin iptalini veya haczini talep etti. Yerel mahkeme, kadının talebini reddedince konu Yargıtay’ın gündemine geldi. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, ilk etapta yerel mahkemenin kararını bozdu. Yerel mahkeme, Yargıtay’ın bu kararına direnince dosya, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na taşındı.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, yapılan temyiz incelemesi sonucunda koca tarafından gerçekleştirilen satış işlemini, katkı payı alacağından kaçınmayı amaçlayan “danışıklı işlem” olarak değerlendirdi. Kurul, böyle bir durumda tapu iptaline gerek olmaksızın davacının alacağını alabilmesini sağlamak için taşınmazın haciz ve satışının iste
Bu karar, boşanma sürecinde mal paylaşımı konusunda yaşanan anlaşmazlıklarda, bir tarafın mal kaçırma girişimlerine karşı diğer tarafın haklarını koruyan önemli bir emsal teşkil ediyor. Yargıtay’ın bu kararı, benzer durumlarla karşılaşan çiftler ve hukukçular için yol gösterici olacak bir nitelik taşıyor.
Kararın ardından, boşanma süreçlerinde mal paylaşımı konusunda yaşanan sorunlara karşı alınabilecek önlemler ve yapılabilecek hukuki mücadeleler konusunda yeni bir perspektif sunulmuş oldu. Yargıtay’ın bu önemli kararı, hukuk sistemimizde adil bir mal paylaşımının sağlanması adına atılan adımlardan biri olarak kayıtlara geçti.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?