Erken Tahliye Nedeniyle Tazminat İstemi, Ev yada işyeri taraflar arasında sözleşme kurularak kiralanılır. Kira sözleşmesinde ise kiralanan yerin kiralama başlangıç ve bitiş tarihleri de belirtilir. Kiralanan yerin tarihinden önce sebepsiz olarak çıkma yada çıkarılması mümkün değildir.
Kiraya veren kiracının sebepsiz olarak erken tahliye etmesi sonucu oluşan zararın ödenmesini isteyebilir.
Ev sahibi kiraya vermiş olduğu evi için aynı zamanda dükkan veya arsa içinde geçerlidir. Mülk sahibi mülkü için kiraya verdiği mülküne süre belirleyerek bu süre zarfında çıkış yapılması gerektiğini bildirmiş ise ve o tarihler içinde kiracı olan kişi çıkmamış ise o zaman mülk sahibinin açabileceği bir dava olmaktadır. Bu davayı açmak ve kazanmak için bazı koşulların sağlanmış olması önem teşkil etmektedir.
Erken Tahliye Nedeniyle Tazminat İstemi Örnek Karar
ÖZET: Somut olayda davaya dayanak yapılan taraflar arasındaki sulh ve anlaşma protokolü isimli protokolün bu kapsamda TBK 29 anlamında kiraya ilişkin ön sözleşme olup, eldeki dava da protokolün ve ön sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK.’nun 4/a maddesi gereğince kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinde görülür.
Taraflar arasındaki dava 6100 Sayılı HMK.’nun yürürlük tarihi olan 01/10/2011 tarihinde sonra 15/08/2016 tarihinde açıldığına göre mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklanması ve 6100 Sayılı HMK.’nun hükümleri nazara alınarak sulh hukuk mahkemesi görevli olduğundan mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerektiğinden yerel mahkeme hükmünün kaldırılmasına karar verilmiştir. (Erken Tahliye Nedeniyle Tazminat İstemi)
Erken Tahliye Nedeniyle Tazminat İstemi Sıkça Sorulan Sorular
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI – TAKİBE KONULAN MİKTAR BELİRGİN VE MUAYYEN OLMAYIP YARGILAMA SONUCUNDA TESPİT EDİLDİĞİ – İCRA İNKAR TAZMİNATININ REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREKİRKEN KABULÜNE KARAR VERİLMESİNİN HATALI OLDUĞU – İSTİNAF BAŞVURUSUNUN KABULÜ ÖZET: Davalı-kiracı tarafından …tarihinde ödenen … TL’nin mahsubu sonucunda … dönemi bakiye kira bedelinin … TL olduğu tespit edilmektedir. Her ne kadar davalı vekili ….döneminde yapılan bir kısım Ödemelerin davacının ihtiyacı nedeniyle erken ödenen … dönem kirasına ilişkin olduğunu savunmakta ise de kira ödemelerinin düzenli olmadığı, davalı vekilinin ibraz ettiği ödeme belgelerine göre … yılında yapılan tüm ödemelerin …. yılı kirasını dahi karşılamadığı, ödemelerde açıklama da bulunmaması karşısında …yılında yapılan ödemelerin bir kısmının … kirasına mahsuben ödendiğinin kabul edilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
İcra inkar tazminatına gelince; takibe konulan miktar belirgin ve muayyen olmayıp yargılama sonucunda tespit edildiğinden icra inkar tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi de hatalıdır.
Sonuç olarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?