Boşanma davaları açılması Medeni Kanunun da belirtilen genel ve özel sebeplere dayalı olarak açılmaktadır. Açılan boşanma davaları da anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma olarak ortaya çıkmaktadır. Eşim boşanmak istemiyor sorusuna cevap olarak boşanma sebepleri var ise boşanma çekişmeli olarak açılmakta ve eşin boşanmaya sebep olaylarda kusuru önemli olmaktadır. Çekişmeli boşanma davası açılması için boşanmaya sebep olaylar için eşin kusurlu olduğunu boşanma davasını açan taraf ispat etmek zorundadır.

 

Çekişmeli boşanma davasının boşanma ile sonuçlanması için evlilik sürecinde ki hukuki boyutların çözülmesi gerekmektedir. Boşanmanın hukuki boyutları ise, çocuk varsa velayet, eş ve çocuklar için nafaka, mal paylaşımı ve tazminat konuları bulunmaktadır. Aile mahkemesi bu sorunların çözümünde boşanmaya sebep olayları göz önünde bulundururken eşin kusurlu olup olmadığına bakar.

 

Eşim Boşanma Davası Açtı Ben Boşanmak İstemiyorum

 

Eşin açılan çekişmeli boşanma davasında boşanmak istememesinin bir önemi yoktur. Eğer eş evliliğin bitirilmesinde kusurlu bulunması durumunda aile mahkemesi hâkimi boşanmaya karar verebilmektedir. Çekişmeli açılan boşanma davasına örnek verilerek açıklamak gerekirse Aile mahkemesine açılan boşanma davasında şu şekilde karar verilmiştir.

 

Boşanma davasını açan eş dilekçesinde; davalı ile yılında evlendiklerini, iki çocuklarının bulunduğunu, aralarında geçimsizlik olduğunu, davalının başka kadınlarla ilişkisi olduğunu, kendisine ve çocuklara şiddet uyguladığını,

 

Tehdit ve hakaret ettiğini, daha önce de bu tür eylemleri nedeniyle bir süre ayrı yaşadıklarını ancak aldığı tehditler nedeniyle müşterek konuta dönmek zorunda kaldığını, en son ……. Tarihinde davalının kendisine uyguladığı şiddet nedeniyle hastaneye başvurduğunu, bunun üzerine resmi makamlara bildirim yapılması üzerine davalı hakkında tedbir kararı verildiğini,

 

10 yıldan fazla süredir şiddet gördüğünü bildirerek boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin kendisine verilmesini ve mahkemenin boşanmaya karar vermesini istemiştir.

 

Ayrıca dilekçesinde tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davacıya verilerek her bir çocuk için 750,00 TL, davacı için 1.000 TL tedbir nafakası bağlanmasına

 

Nafakaların davacı için yoksulluk, çocuklar için iştirak nafakası olarak devamına ve lehine 150.000 TL maddi, 150.000 TL manevi tazminata karar verilmesi için karşı dava açmıştır.

 

Dava açılan eş ise ben boşanmak istemiyorum savunması ile vermiş olduğu dilekçesinde açılan davayı kabul etmediğini, eşiyle barışacağını düşündüğü için cevap dilekçesi vermediğini, boşanmalarını gerektirecek önemli bir sebep olmadığını,

 

Davacının iddialarını kabul etmediğini, eşine hakaret etmediğini, şiddet uygulamadığını, sadakatsizliğinin olmadığını, aylık gelirinin 3.700,00 TL olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

 

Boşanma davasında toplanan delil ve dilekçeleri inceleyen Aile mahkemesi TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verilerek çocuklarla baba arasında şahsi ilişki tesisine karar vermiştir.Nafaka konusunda çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 300,00TL tedbir ve iştirak nafakası ile davacı için 500,00 TL tedbir nafakasına, 30.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata, yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

 

Aile mahkemesinin vermiş olduğu yukarda ki karara eş itiraz etmiş, üst mahkeme olan istinaf mahkemelerince yapılan incelemede boşanma kararının doğru olduğunu, ancak verilen maddi ve manevi tazminatın ise düşürülerek onanmasına karar vermiştir.

 

Çekişmeli Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?

 

Eşim boşanma davası açtı ben boşanmak istemiyorum şeklinde açılan davalar yukarda açıkladığımız gibi çekişmeli boşanma davası olarak görülmektedir. Çekişmeli boşanma kaç duruşmada biter sorusu ile ne kadar sürer sorusu davanın ne zaman bitmesinin merek edilmesi ile ilgilidir.

 

Boşanma davaları Avrupa birliği Adalet komisyonun belirlemiş olduğu kriterlere göre davanın tahmini tamamlanma süresi 449 gün olarak belirlenmiştir. Bu sürenin bazı durumlarda aşılması ve uzaması da mümkündür. Bu süreye İstinaf ve Yargıtay yapılan itiraz süreleri 449 günlük süreye dâhil değildir.