Türk Borçlar Kanununda yer almayan Türk hukuk doktrinde kabul edilen bir hukuki kavramdır inanç sözleşmesi.
Peki, inanç sözleşmesi nedir, ne gibi sebepler dolayısı ile yapılır? Bu ve buna benzer birçok konuyu bu makalede tartışacağız.
İnanç Sözleşmesi ve Tapu İptali ve Tescil Hakkında
Türk Borçlar Kanunun 19. Maddesinde ifade edilen sözleşme serbestisi kapsamında kanuna, ahlaka, örf ve adetlere, emredici hukuk kurallarına bir aykırılık teşkil etmediği sürece her türlü sözleşmenin yapılabileceğine kanun koyucu izin vermiştir.
Bu nedenle baktığımızda inanç sözleşmesi sözleşme serbestisi kapsamında ele alındığında hukuka uygun bir sözleşmedir.
İnanç sözleşmesi ya da inançlı işlem bir kimse ile diğer bir kimsenin, bu kimseler sözleşmenin tarafı olup inanan ve inanılandır, belli bir süre için ve belli bir amaç nedeni ile inananın mülkiyet ya da alacak hakkını inanılanın üstüne geçirmek için yapılan sözleşmeye ya da hukuki işleme denir. | İnanç Sözleşmesi Tapu İptali
İnançlı İşlemin Unsurları Nelerdir?
- İnanç anlaşması
- Devir ( temlik ) işlemi
Bu iki unsuru ayrı ayrı inceleyelim.
İnanç Sözleşmesi Nedir?
İnanç sözleşmesinin tarafları olan inanan ile inanılan arasında gerçekleştirilen bir borçlandırıcı sözleşmedir.
Bu borçlandırıcı sözleşme 3 önemli fonksiyonu içerir.
Bunlar sırasıyla:
İnançlı işlemle gerçekleştirilecek olan devrin hukuki sebebini inanç sözleşmesinde taraflar belirler. Neden inançlı sözleşme ile bir temlik işleminin yapıldığı sözleşmede açıkça ifade edilmesi gerekir.
İnanılan kişinin devredildiği hak veya mülkiyeti hangi koşullar altında daha doğrusu hangi hak ve yükümlülükler altında bu hakkı kullanabileceğini sözleşmede ifade ederler.
Kurulan bu inanç sözleşmesinin son fonksiyonunda bu sözleşmenin nasıl sona erdirilebileceğini, hangi sebeplerin sözleşmeyi sona erdireceğini inanç sözleşmesinde ifade ederler.
İnanç anlaşması her ne kadar borçlandırıcı bir işlem olsa da bir diğer unsur da temlik olup bu da tasarruf işlemdir. | İnanç Sözleşmesi Tapu İptali
Devir (Temlik) İşlemi
İnanç sözleşmesine baktığımızda inanılan herhangi bir neden ile – bu nedenler aşağıda kısada olsa ele alınacaktır- inandığı kişiye inanç sözleşmesi kapsamında bir alacak hakkını veya bir şeyin mülkiyetini geçirir.
Sözleşmenin yapılması bir borçlandırıcı işlem olsa da amaç bir şeyi karşı tarafa devretmek olduğundan dolayı inanç sözleşmesinin diğer yapılması gereken bir durumda temlik işlemdir.
İnanç sözleşmesinde iki şekilde devri gerçekleştirilebilir. İlkinde inanan kişi kendi mülkiyetinde var olan bir şeyi karşı tarafa geçirirken dolaylı inanç sözleşmesinde ise inanılan kişiye inanan kişi bir 3. Kişinin mamelekinde var olan bir şeyi geçirir. İnanç konusunun devrinin nasıl gerçekleştirileceğine baktığımızda konunun normal bir temlikte hangi işlemler yapılıyorsa o işlemler yapılmalıdır.
Örneğin bir taşınmazın devri yapılacağı zaman Türk Medeni Kanununda yer alan devrin gerçekleşmesi için gereken şartlar yerine getirilir. | İnanç Sözleşmesi Tapu İptali
İnançlı İşlem Yapılmasının Nedenleri
- Gizlemek amacı ile yapılan inançlı işlemler
- Alacaklılarından mal kaçırmak amacı ile yapılan işlemler
- Kanunların bazı hükümlerinden kaçınmak amacı ile yapılan işlemler
- Teminat amacı ile yapılan işlemler
- Alacağın Tahsili, Bir Malın İdaresi Veya Hayatın Bazı İcapları Amacıyla Yapılan İnançlı İşlemler
İnançlı İşlem Nedeniyle Tapu İptal Davası
İnançlı sözleşmenin yapılması nedenlerinden biri ile meydana getirilen sözleşmenin herhangi bir şekil şartı öngörülmemiştir. Yapılacak olan şekil bir ispat aracıdır.
Davayı açan taraf, bu taraf genelde inanana kişidir, inançlı bir sözleşmenin yapıldığını Hukuk Muhakemeleri Kanunu boyutunda ve Türk Medeni Kanun kapsamında ispat etmek zorundadır.
Yazılı şekil bu sözleşme kapsamında özellikle tarafların iradesinin hangi yönde olduğunu da gösterebilecek bir boyuttadır. | İnanç Sözleşmesi Tapu İptali
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?