Maluliyet Tazminat Hesaplama, Sözlük kavramı açıklaması olarak kişinin bedensel bütünlüğünün yok olması, fiziki ve ruhsal veya entelektüel açıdan fonksiyonlarını devamlı şekilde düşmesi durumu ‘sürekli iş göremezlik’ kavramını teşkil eder.
Günümüz Türkiye’ sinde İş Mahkemeleri tarafından ‘sürekli iş göremezlik’ durumuna yönelik karar alınabilmesi için tespit gerekliliği bulunur.
Özellikle de sürekli iş göremezlik durumu için uzman kuruldan rapor talep edilir. Söz konusu rapor dahilinde iş göremezlik durumunun ‘sürekliliği’ veya ‘geçicilik’ durumu, iş gücü kaybı oranı ve geçici olması durumunda iş gücü kayıp süresinin tespiti sağlanır.
Sürekli ve Kısmi İş Göremezlik Nedir
Maluliyet Tazminat Hesaplama, Günümüzde Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü oranı farklı mevzuatlar ve hallere göre değişkenlik gösterecek biçimde tespiti uygulanır. Bu doğrultuda da SGK mevzuatları dahilinde;
*4A ve 4B sigortalılarının maluliyet durumu tespiti için çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği,
*4C sigortalılarının maluliyeti tespiti için, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde görev alan askeri ve sivil personeli ile askerlik görevi ile yükümlü kişilerde TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği,
*İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’ nde görevli personele ilişkin Emniyet Teşkilat Sağlık Şartları Yönetmeliği,
*5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri’ ne dair kanun dahilinde görevli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’ na bağlı Koruma Güvenlik görevlileri için Özel Güvenlik Hizmetleri’ ne dair kanunun uygulanmasına dair yönetmelikteki sağlık koşulları baz alınmaktadır.
SGK mevzuatları kapsamında yapılan değerlendirmeler neticesinde sağlık raporunda oran 100% ise sürekli iş göremezlik, 10% ila 99% arasında ise sürekli kısmi iş göremezlik durumu tespit edilir.
Bu oranlar üzerinden sürekli iş göremezlik ödeneği uygulanır. Ancak 10% oranının altında kalan raporlara yönelik olarak kişiye iş göremezlik ödeneği bağlanması söz konusu olmaz.
Kusurlu ve hukuki yönden uygun olmayan bir eylem neticesinde mağduriyet yaşayan çalışan, 100% oranında sağlık raporuna sahip ise sürekli iş göremezlik ödeneği alma hakkı kazanırken,
Bu olaya ilişkin hak kazandığı tazminat miktarı da yine rapordaki 100% değeri üzerinden hesaplanır. Sürekli iş göremezlik tazminatı durumunda zarar gören işçinin, başka birisinin bakımına ihtiyaç duyması durumunda, tazminat hesaplaması için bu hususta dikkate alınır.
İş Mahkemesi tarafından aksi yönde bir hüküm bulunmuyor ise veya özel bakım koşulları söz konusu değil ise maluliyet yaşayan kişinin bakımı ile ilgilenen kişiye asgari ücret üzerinden yapılacak bir hesaplama ile bakım ödeneği ödemesi yapılır.
SGK tarafından bu doğrultuda ek bir aylık bağlanmış olması durumunda tazminatta değerlendirilmez.
Kusurlu ve hukuki yönden uygunluk taşımayan bir eylem neticesinde maluliyet yaşayan işçinin,
“Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı’ 100% oranından daha düşük seviyede olduğu tespit edilir ise sürekli kısmi iş göremezlik durumu tespit edilir.
Bu halde de sürekli kısmi iş göremezlik durumuna ilişkin olarak tazminat hesaplaması rapordaki oran üzerinden gerçekleştirilir.
Maluliyet Tazminat Hesaplama – Yargıtay Kararı
Tazminat istemine neden olan olay sonucunda; davacılardan F… %97 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş ve sürekli bakıma muhtaç duruma düşmüştür.
Mahkemece bilirkişi raporu aldırılarak, davacının sürekli iş göremezlik, tedavi ve bakıcı gideri nedeni ile uğradığı zararlar belirlenmiş, alınan 18.10.2012 havale tarihli ek bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulmuştur.
Davacının askerde geçireceği süre kadar gelir elde edemeyeceği gözetildiğinde, kesintisiz olarak hesaplama yapılmış olması doğru değildir.
Kararın açıklanan gerekçeyle bozulması gerekmiştir. Başkasının bakım ve yardımına gereksinim duyulacak biçimde yaralanma olaylarında, maddi zarar kapsamında bulunan bakıcı ücreti belirlenirken; bakım gereksinimi duyan yaralanana aile birliği içinde bakılacağı olgusunun da değerlendirilmesi gerekir.
Bu bağlamda, yaralanan evli ise eşinin 4721 sayılı Medeni Yasanın 185. maddesinde öngörülen yardım yükümlülüğünün bulunduğu; başkasının bakması durumunda ise, yaralananın her halde gelirinden bakım için bir tutar pay ayırması gerekeceği olguları göz önünde tutulmalı ve belirlenen bakıcı giderine ilişkin tazminat tutarından,
Borçlar Yasasının 43 ve 44. maddeleri gereğince indirim yapılmalıdır. Dava konusu olayda, davacının isteyebileceği bakıcı gideri tutarının, hesaplanan bakıcı gideri zararının % 50`si kadar olacağının kabulü dosya kapsamına daha uygundur. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, bakıcı giderinden % 50 oranında indirim yapılmamış olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
Davalı İçişleri Bakanlığı hakkında, idari yargı yerinde görülecek olan davada, davalı idare aleyhine, davacılara tazminat verilme ihtimali bulunduğu gözetilerek, eldeki davada davacılar yararına hüküm altına alınacak tazminat yönünden “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla” ibaresinin eklenmesi gerekmektedir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
Maluliyet Tazminat Hesaplama Sıkça Sorulan Sorular
TAZMİNAT DAVASI – DAVANIN ESASIYLA TEMELDEN İLGİLİ DELİL NİTELİĞİNDEKİ DAVACININ MALULİYET ORANI KESİNLEŞMEDEN KARAR VERİLMESİNİN USUL VE YASAYA AYKIRI OLDUĞU – YEREL MAHKEME KARARININ KALDIRILMASI
ÖZET: HMK 353/1-a-6 maddesinde,”…..a) Aşağıdaki durumlarda bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir.
Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması.” hükmü düzenlenmiş olup, davanın esasıyla temelden ilgili delil niteliğindeki “davacının maluliyet oranı kesinleşmeden” karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?