Yargıtay'dan Söz Verdiği Halde Düğün Yapmayan Eş Hakkında Emsal Karar

Yargıtay'dan Söz Verdiği Halde Düğün Yapmayan Eş Hakkında Emsal Karar. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından verilen kararda; evlilikten önce damadın eşine söz verdiği düğünü yapmaması sebebiyle davacı olan kadının ailesine ve çevresine karşı küçük düştüğü gerekçesiyle kişilik haklarının zarara uğradığı belirtildi.

Yüksek Mahkeme verdiği emsal niteliğindeki kararında geline"düğün yapma" sözü verdiği halde düğün yapmayan damadı kusurlu buldu.Düğün merasiminin tarifine de değinen mahkeme, nikahtan önce ya da sonra sözverilmesine rağmen düğün yapmamayı boşanma sebebi saydı. Yargıtay Hukuk GenelKurulu'nun bağlayıcı kararına göre söz verip düğün yapmamak "evlilikbirliğinin temelinden sarsılması" kusuru olarak kabul edilecek.

Düğün Yapma SözünüTutmayan Damat Kusurlu Bulundu

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na konu olan olayda, H.A ile Ş.A2010 yılında resmi nikahla evlendi. İddiaya göre; damat Ş.A nikah törenisonrasında eşine düğün yapacağına dair söz verdi. Fakat damat, resmi nikahınüzerinden 3 sene geçmesine rağmen sürekli bulduğu bahaneleri öne sürerek düğünmerasimini yapmaya yanaşmadı. Bunun üzerine kocasının kendisine verdiği sözütutmadığı iddiasıyla 5. Aile Mahkemesi'ne boşanma davası açmıştır.

Aile mahkemesine sunduğu gerekçelerde; kocasının sözündedurmayıp düğün yapmaması sebebiyle çevresi ve ailesi karşısında küçük durumadüştüğünü, davalının istememesi nedeniyle işinde ayrıldığını bu sebeple maddiyönden büyük sıkıntılar yaşadığını, kocasının kusurlu davranışları sebebiyleevlilik birliğinin devam edeceği yönündeki inancını kaybettiğini öne sürdü. Bugerekçeleri aile mahkemesine sunan kadın, mahkemeden boşanma kararı verilmesinitalep etti.

Davayı kabul eden aile mahkemesi, davalı kocanın ifadesinebaşvurdu. Davalı koca mahkemeye sunduğu savunmasında eşini çok sevdiğini,işlerin bir türlü yolunda gitmemesi sebebiyle düğün yapmaya maddi durum bulamadığınıancak ev kiralamak, eve eşya almak gibi müşterek hayatın gerektirdiği tüm özenigösterdiğini, eşinin de kendisini affetmesini istediğini belirterek boşanmadavasının reddine karar verilmesini talep etti.

Dava dosyasını inceleyen ve tarafların ifadelerine başvuranAile Mahkemesi, davalı kocanın söz verdiği düğünü yapmadığı ve bu sebepletarafların bir araya gelmediği, bu süreç içinde düğün yapmaması nedeniyleevlilik birliğinin sarsılmasında davalının tam kusurlu olduğu gerekçesiyletarafların boşanmalarına hükmetti.

Yargıtay Hukuk KuruluEmsal Niteliğinde Karara İmza Attı

5. Aile Mahkemesi'nin vermiş olduğu gerekçeli karara itirazhakkını kullanan davalı koca, boşanmaya hükmedilen kararı temyiz etti. Bununüzerine devreye giren Yargıtay 2. HukukDairesi, ekonomik durumu uygun olmayan eşin düğün yapma zorunluluğubulunmadığına dikkat çekti.

Bu sebeple ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın hukuka aykırı olduğu vurgulanarak tarafların boşanmasına yönelik hüküm oy birliği ile bozuldu. Ancak yerel mahkeme ilk kararında direnince dava dosyası Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na intikal etti. Kurul; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derece temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir." hükmüne dikkat çekilerek verdiği kararda şu ifadeleri kullandı:

Yargıtay'dan Söz Verdiği Halde Düğün Yapmayan Eş Hakkında Emsal Karar

Somut olay incelendiğinde, tarafların resmi nikahlaevlendikleri sırada düğün törenini ileri bir tarihte yapmayıkararlaştırdıkları, sonrasında dava dosyası içinde bulunan ve davalının daaksini iddia etmediği düğün davetiyesi ile düğün tarihi ve yerinin belirlendiğiortadadır. Davacı kadının yakınlarının düğüne davet edildiği fakat davetlererağmen belirtilen tarihte düğünün yapılmadığı, tarafların da bu sebeple biraraya gelmediği anlaşılmaktadır.

Her ne kadar evliliğin yasal şartı olmasa da düğün merasimi,Türk kültüründe bir nevi evliliğin ilanı niteliğine sahip, ailelerin ekonomikdurumları, toplumsal kökeni, eğitim düzeyi ve yaşadığı yere göre farklılıkgösterebilen bir gelenek olup, davaya konu olan somut olayda da tarafların bugeleneğin yerine getirilmesi konusunda mutabakatları bulunmaktadır. Ancakdavalının birtakım sebepleri öne sürerek eşine söz verdiği halde düğün merasimiyapmaya yanaşmadığı.

Düğün tarihi ve yerinin belirlenerek davetiyelerin dedağıtılmış olmasına rağmen bildirilen tarihte düğünün yapılmaması ve düğün içinyapılan diğer tüm hazırlıkların sonuçsuz kalması sebebiyle davacı kadınınailesine ve çevresine karşı küçük düştüğü, bu nedenle de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıyla eşine olan güveniniyitirdiği sabittir.

Bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin taraflarınboşanmalarına dair gerektirici kararı yerindedir. Açıklanan sebeplerle davalıvelilinin temyiz iddialarının reddi ile direnme kararının onanmasına oybirliğiyle karar verildi.

İlk yorum yazan siz olun
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara

Boşanma Hukuku Haberleri