Sosyal Medyada İsim Vermeden Hakaret Hakkında Emsal Karar!

Yargıtay’dan Sosyal Medyada İsim Vermeden Hakaret Hakkında Emsal Karar!

Bir kişi, sosyal medyaplatformu olan Twitter üzerinden kendisine hakaret edildiği gerekçesiyle 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvuru yaptı. İnternet platformu üzerinden kişilikhaklarının ihlal edildiğini öne süren kişi, sorumlular hakkında şikâyetçiolarak manevi tazminat talebinde bulundu.

Twitter adlı sosyalpaylaşım ağı üzerinden kendisini hedef alarak hakaret içerikli paylaşımlardabulunulduğunu, davalı hakkında hakaret suçunu işlemesi sebebiyle kamu davasıaçıldığını kaydetti. Davalının Twitter hesabındaki sözlerin kendisi tarafındankabul ettiğini ifade eden davacı, söz konusu paylaşımlar sebebiyle kişilikhaklarının ihlal edildiğini belirtti. Bu durumdan mağdur olan davacı,mağduriyetinin giderilmesini ve bu sebeple kendi lehine manevi tazminatınödenmesi isteminde bulunarak yerel mahkemeden gereğinin yapılmasını arz etti.

Asliye Hukuk Mahkemesi Davayı Reddetti

Dava dosyasını inceleyen 1.Asliye Hukuk Mahkemesi, davalının ifadesine başvurulmasını istedi. Davalı,hakaret paylaşımlarının davacıyı hedef almadığını belirterek davanın reddinitalep etti. Bunun üzerine gerekli incelemeleri ve değerlendirmeleri yapan 1.Asliye Hukuk Mahkemesi, davalının sosyal medya platformu Twitter hesabındapaylaşılan sözlerin davacıyı kast ederek söylendiğinin kanıtlanamadığıgerekçesiyle davanın reddine karar verdi.

Yerel mahkemenin vermişolduğu bu hükme itiraz ederek kararı temyiz eden davacı, dava dosyasının Yargıtay4. Hukuk Dairesi’ne taşınmasını sağladı. Dava dosyasını ve yerel mahkemeninvermiş olduğu kararı inceleyip değerlendirmeye alan Yüksek Mahkeme emsalniteliğinde bir karara imza attı.

“Kast Şartları Oluşmuştur”

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi,“matufiyet” kelimesinin yönelmiş olmaklık olarak tarif edildiğine dikkat çekerek,kişilik haklarına saldırı sebebiyle tazminat istemiyle gündeme gelen davalarda,matufiyet şartının açıkça kanunda yer almamasına rağmen, Yargıtayiçtihatlarıyla hukuka girdiği vurgulandı.

Bu noktada, Yargıtay’ınkararında, matufiyet şartı içtihatlarda; adı, sanı, kimliği belli olmasa da onayöneldiği konusunda şüpheye zemin hazırlamayacak şekilde ithamlara, yönelimlereyere veren ifadeler olarak kabul edildiği ifade edildi. Matufiyetin yargısalkararlarda kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu öne süren kişi yönündenvarlığı aranan önemli bir koşul olarak tarif edildiği açıklandı.

Yargıtay’ın kararındaverilen ifadeler göz önünde bulundurulduğunda, “matufiyetin varlığını kabul içinsöz konusu konuşmada, hedef alınan kişinin ya adından açıkça söz edilmesi ya dakonumunun veya sıfatının gösterilmesi veya bunlar gündeme gelmese dahi yayıniçeriğinden bu kişinin amaçlandığı, sözlerin ona yönelik anlaşılmasışartlarının arandığı görülmüştür.

“Matufiyetinde Tereddüt Edilmeyecek Karineler”

Hukuka aykırı eylemdebulunan kişinin yapmış olduğu fiilde, mağdurun ismini açıkça belirtmemiş veyaisnat ettiği fiili üstü kapalı bir biçimde geçiştirmişse, isnadın mahiyetindemağdurun şahsına matufiyetinde tereddüt edilmeyecek derecede karinelerbulunması durumunda, hem zikredilmiş hem de hakaret vaki olmuş sayılmaktadır.

Söz konusu somut olayailişkin Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin vermiş olduğu emsal niteliğindekikararda; davalının sosyal medya platformu olan Twitter hesabından yazdığıhakaret içeren ifadelerde, davacının ismini belirtmemiş olmasına rağmen isnatlarınmahiyetinden davacıyı kastettiği anlaşıldığından matufiyet şartınıngerçekleştirildiği vurgulandı.

Bu durumda, internetüzerinden kişilik haklarına saldırı söz konusu olup, manevi tazminat istemineilişkin davada matufiyet unsurunun gerçekleştiği sabit olarak görülmüştür.Yerel mahkemenin davalının sosyal medya platformu olan Twitter üzerinden yapmışolduğu paylaşımını değerlendirerek bunun sonucuna göre karar vermesigerekmektedir. Ancak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi bunun aksine yerinde olmayan gerekçeyleyazılı biçimde karar vermiştir. Söz konusu durumun usul ve yasaya uygundüşmediği göz önünde bulundurularak kararın bozulmasının gerekliliği gündemegelmiştir.

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi,yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı oy birliği ile bozarak bu kararın hukukaaykırı olduğunu ifade etti.

Yargıtay’ın Emsal Kararı Ne İfade Ediyor?

Yüksek Mahkeme’nin, ilkderece mahkemesinin kararını oy birliği ile bozarak vermiş olduğu bu emsalniteliğindeki karar neyi ifade ediyor? Yargıtay’ın kararlarının bağlayıcıolduğu düşünüldüğünde, benzer durumlarda yaşanan hukuki ihtilaflarda nasılsonuçlar ortaya çıkıyor?

İnternet üzerindenözellikle sosyal medya platformlarında, kullanıcılar başka kişilerin isimlerinikullanmadan onları hedef alan hakaret içeren söylemlerde bulunabiliyorlar.Hukuka aykırı olan bu durum, mağdur şahsın kişilik haklarına zarar verdiğigerekçesiyle şikayet durumunda manevi tazminatla sonuçlanabiliyor. Bu gibidurumlarda her ne kadar hakaret içeren söylemler arasında kişinin ismi geçmesede ona yönelik olduğuna dair şüphe götürmeyecek karineler bulunması halinde,isimle hitap olmamasına rağmen hakaret fiilini işleyen kişi suçlubulunabiliyor.

İlk yorum yazan siz olun
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara

İlkay Hukuk Haberleri