Trafik kazaları neticesi talep edilecek tazminat, tazminat davası olarak, tazminat davaları arasında önemli yer tutan bir davadır.
İşletenin sorumluluğundan önce işletenin tarifine bakacak olursak, Araç sahibi olan ya da mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen ya da aracın uzun süreli kiralama, ariyet ya da rehini gibi hallarda kiracı, ariyet ya da rehin alan şahısdır. Fakat alakalı doğrulusunda diğer bir bireyin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendine ait olmak üzere işlettiği ve vasıta üstünde fiili tasarrufu bulunduğu kanıt edilirse, bu kimse de işleten sayılır.
Bu tanımdan yola çıkarak gerçek işleten konusunu da açıklık getirilmesi gerekmektedir, Araç sahibi olan şahıs; gerçek işleten aracın trafik kaydında malik olarak görülen şahısdır. Uygulamada genelde aracın işleteni ile aracın sahibi aynı şahısdır. KTK 85. maddesine göre aracın işletenini belirleme etmek amacıyla ilk olarak aracın trafik kaydına bakmalıyız. Genel olarak trafik sicilinde vasıta sahibi olarak görünen şahıs işletendir. Bu konu meşru karinedir.
Fakat kayıtta vasıta sahibi olarak görünen şahıs, aracının noterde satmamış olsa dahi, adi satışla satın alan aracı fiili ve ekonomik hakimiyetine almış ise (aracın vergisini, sigortasını ödüyorsa, aracın trafiğe çıkartılıp çıkartılmamasına karar veriyorsa) bu şahıs aracı noter satışıyla satın almamasına karşın aracın işleteni sayılmaktadır. Bu amaçla zarar gören şahıs aracın tescil kaydında görünen şahsa değil de diğerine ait bulunduğunu her türlü delille kanıtlanabilir.
Trafik Kazalarında İşletenin Sorumluluğu Nedir?
Kara yolları trafik kanunumuz zarara; motorlu aracın işletilmesinin sebep olması halunda, aracı işleten ve aracın işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi ile kusursuz mesuliyet ilkelerini öngörmüştür. Bu halde işleten hiç eksikliği bulunmasa bile doğan zarardan mesul tutulabilecektir. | Trafik Kazalarında İşletenin Sorumluluğu
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?