Trafik kazası nedeniyle açılan tazminat davalarında, zamanaşım süresi hakkında Yargıtay başkanlığınca emsal karara imza attı.
Tazminat davasına konu olay şöyle gerçekleşti. Davacı avukat müvekkilinin desteği sanığın sevk ve idaresindeki ve davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında desteğin hayatını kaybettiğini belirtirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere maddi ve manevi tazminat isteyerek dava açılmıştır.
Trafik Kazalarında Tazminat Talebi Zamanaşımı Ne Kadar?
Yerel Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda, davada olağan zamanaşımı süresinin 2 yıl olduğu, kazanın meydana geldiği 2008 tarihinden itibaren dava tarihi 2014 tarihine kadar 2 yıllık sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Yerel mahkemenin bu kararı üzerine zamanaşımı nedeniyle davanın red edilmesi üzerine, itiraz edilerek dosya Yargıtay başkanlığınca incelenmek üzere gönderilmiştir.
Trafik Kazalarında Tazminat Talebi Zamanaşımı Ne Kadar? Zamanaşım Hakkında Yargıtayın Emsal Kararı!
Yargıtay başkanlığınca yapılan incelemede 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 41 (6098 Sayılı TBK’nun 49.maddesi) maddesinde haksız fiil tanımlanmış olup;
60. maddesinde de (TBK’nun değişik 72. maddesi) haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararının tazmini istemiyle açacağı davaların zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine (TBK’nun 72. maddesinde 2 ve 10 yıllık zamanaşımı süreleri öngörülmüştür.) tabi bulunduğu belirtilmiştir.
Buna karşılık 2918 Sayılı KTK’nun 109/1 maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
Yukarda anlatılan hususlar trafik kazalarında zamanaşım süresi maddi tazminat istekleri için de geçerlidir. Kanun Maddesinin özellikle 2. maddesinde “dava, ceza gerektiren bir fiilden doğarsa” vurgusu ile kanun koyucu taraf ayrımı yapmaksızın (davacı, davalı veya dava dışı 3.kişi) yapmış olduğu fiil cezayı gerektiriyor ise uzamış ceza zamanaşımı geçerli olacağı belirtilmiştir.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?