Velayeti annede olan çocuğun annenin soyadını alması nasıl olur ? Velayeti annede olan çocuğun soyadını değiştirme işleminde, öncelikle aile mahkemesinde soy isim değişikliği davası açılması gerekmektedir.

Bu davada, çocuğun velayeti annede oluşu, çocuğun annesi ile birlikte olması ve çocuğun annenin soyadını taşıması gibi gerekli bilgiler sunulur.

Velayeti annede olan çocuğun soyadını değiştirme için ne yapmak gerekir ?

Dava açıldıktan sonra, aile mahkemesi tarafından yapılacak görüşme ve inceleme sonucunda, çocuğun soyadının değiştirilip değiştirilmeyeceği kararı verilir. Eğer aile mahkemesi, çocuğun soyadının değiştirilmesine karar verirse, çocuğun nüfus cüzdanı çıkarılır ve çocuğun nüfus kaydı güncellenir. Bu işlemler sonucunda, çocuğun soyadı değiştirilir ve çocuğun yeni nüfus cüzdanı çıkarılır.

Bu işlemleri tamamlamak için, çocuğun velayeti annede oluşunu gösteren belgeler ve çocuğun annesi ile birlikte olması gerekmektedir. Ayrıca, dava açılışı için çocuğun annesi tarafından bir dilekçe doldurulması ve gerekli belgelerin sunulması gerekmektedir.

Velayeti alan anne çocuğun soyadını değiştirebilir mi?

Anayasa Mahkemesi kararına göre, evlilik akdinin boşanma ile sonuçlandıktan sonra velayet hakkı anneye verilen çocuğun soyadı, annenin açacağı dava ile değiştirilebilir. Bu durum, velayeti annede olan çocuğun annenin soyadını alması için gereken koşullardır.

Velayeti annede olan çocuğun annenin soyadını alması işlemini gerçekleştirmek için, öncelikle aile mahkemesinde soy isim değişikliği davası açılması gerekmektedir. Bu davada, çocuğun velayeti annede oluşu, çocuğun annesi ile birlikte olması ve çocuğun annenin soyadını taşıması gibi gerekli bilgiler sunulur.

Dava açıldıktan sonra, aile mahkemesi tarafından yapılacak görüşme ve inceleme sonucunda, çocuğun soyadının değiştirilip değiştirilmeyeceği kararı verilir. Eğer aile mahkemesi, çocuğun soyadının değiştirilmesine karar verirse, çocuğun nüfus cüzdanı çıkarılır ve çocuğun nüfus kaydı güncellenir. Bu işlemler sonucunda, çocuğun soyadı değiştirilir ve çocuğun yeni nüfus cüzdanı çıkarılır.

Bu işlemleri tamamlamak için, çocuğun velayeti annede oluşunu gösteren belgeler ve çocuğun annesi ile birlikte olması gerekmektedir. Ayrıca, dava açılışı için çocuğun annesi tarafından bir dilekçe doldurulması ve gerekli belgelerin sunulması gerekmektedir.

Velayeti Alan Anne Çocuğuna Kendi Soyadını Verdi! 

Boşanma davalarında en çok etkilenenler kuşkusuz ki çocuklar oluyor. Hangi yaşta olursa olsun, çoğu kez psikolojik olarak zarar gören çocuklar, velayeti kazanan anne ya da babanın yanında hayatlarına devam ediyor.

Velayeti alan taraf anne olduğunda çocuklar kendi ailesini kurana kadar birlikte yaşayacakları annesi ile farklı soyadını taşımak durumunda kalıyordu. Ortaya çıkan bu tablo, 2015 yılında Diyarbakır’da eşinden bir annenin açmış olduğu dava ile farklı bir boyut kazandı.

Anne tarafından açılan davada Anayasa Mahkemesi “boşanan ve çocuğunun velayetini alan bir annenin çocuğuna kendi soyadını verme talebini” haklı bulmuştu.

Emsal Kararın Ardından Başvurular Sürüyor

Emsal niteliğindeki bu karar ile “evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına tevdi edilmiş olsa bile babanın seçtiği veya seçeceği soyadını alır” ibaresinin iptal edilerek Resmi Gazetede yayımlandı. Kararın ardından velayeti kendisinde bulunan anneler, evlatlarına kendi soyadlarını vermek için başvurabiliyor.

Bu davalara en son örnek ise yine Diyarbakır’da görüldü. Velayeti kendisinde bulunan çocuğuna kendi soyadını vermek isteyen bir annenin açtığı dava 5. Asliye Mahkemesi tarafından kabul edildi ve Yüksek Mahkeme’nin kararı emsal gösterilerek aynı karar verildi. Bu sonucun ardından bağlı bulunduğu Nüfus Müdürlüğü’ne başvuran anne, çocuğuna kendi soyadının bulunduğu yeni bir kimlik aldı.

Kararın Gerekçeli Metni

Yüksek Mahkemenin gerekçeli kararında, kadın ve erkeğin evlilik süresince ve evliliğin sona ermesinde eşit hak ve sorumluluklara sahip olmaları gerektiğine ilişkin uluslararası sözleşme hükümleri hatırlatılarak eşlerin, evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda oldukları, erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını seçme hakkının kadına tanınmamasının velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete göre ayrım yapılması sonucunu doğuracağı vurgulanmıştı.