Yargıtay’dan Kadına Şiddete Emsal Karar! Yargıtay’dan kadına şiddet konusuyla ilgili emsal bir karar geldi. Verilen karara göre, Aile Bakanlığı’na Haber Vermedin tahliyesi tamamıyla ortadan kaldırıldı. Kararda, sokakta birini 12 yerinden bıçaklayan kişimi tahrik indirimi yapılamaz da denildi.
Yargıtay’dan Kadına Şiddete Emsa Karar!
Yargıtay, kadını şiddetten koruyan 2 farklı karar altına imzasını attı. Yargıtay İçtihadi Birleştirme Büyük Genel Kurulu, şiddet yargılaması esnasında; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın haber edilmemesi sebebiyle, dosyaların usulden bozularak sanıkların tahliye edilmesi konusunda tüm açılan yolları kapattı.
Kanun gibi sonuç veren ve tüm mahkemeleri ilgilendiren 13 Aralık 2019 tarihli karar, dün yayınlanan Resmi Gazete ile birlikte resmen yürürlüğe girdi. Söz konusu içtihatin ardından, binlerce kadına şiddet ve kadın cinayeti konusunu içeren yargılama dosyasının bu gerekçe öne sürülerek bozulması ve tekrardan yerel mahkemelere gönderilmesi tamamıyla sona erdi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ise, 12 kez bıçaklanarak hayata gözlerini yuman bir kadının, cinayet öncesinde katile hakaret etmesinden, itmesinden ve tokat atmasından dolayı verilen haksız tahrik indirimin yersiz olduğuna, bunun kabul edilemeyeceğine karar verdi. YCG kararı kapsamında, Erzurum’da; 17 Mart 2015 tarihinde Lokman Serçeoğlu, konuşma amacıyla çağırdı Hanım Ç. İsimli kadını 12 yerinden bıçaklayarak öldürmüştü.
Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sanık olan Lokman Serçeoğlu; Hanım Ç. İle 5 yıllık ilişkisi olduğunu, boşandığı eşiyle bu ilişkiye rağmen yeniden evlenmesini gururuna yediremediğini iddia etti. Davada sanığa hem haksız tahrik hem de iyi hal indirimi uygulanması reddedildi. Sanık müebbet hapis cezası aldı.
Sanık Serçeoğlu, Hanım Ç’nin olay günü kendisine küfürler ederek tokat attığını, iteklediğini savunarak “haksız tahrik” indirimi yapılmadığı gerekçesini öne sürerek kararı temyiz ettiğini açıkladı. Yargıtay 1. Ceza Dairesi, cezanın fazla olduğu ifade ederek cezayı bozma kararı aldı. Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesi ise ilk kararına direnirken, gerekçesinde şu ifadelere yer verildi.
“Otomatik Tahrik”
Sanığın, 12 ayrı yerinden bıçakladığı kadınla buluşmaya bıçakla gitmesinin, maktule karşı isabet ettirdiği bıçak darbesinin sayısının ve niteliğinin dikkate alındığında; sanığın olay yerine herhangi bir şekilde konuşma yapma amacıyla değil, maktule bıçakla saldırma amacıyla gittiğinin kabul edilmesinin gerektiği ifade edildi.
Sanık hakkında savunmasına itibar edilerek herhangi bir şekilde haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili bir durum devreye girdiği takdirde, bu tip olayların; genel olarak yakın mesafeden olayın nasıl yaşandığını gören tanığın olmaması sebebiyle sanık savunmasına itibar edilerek her sokak ortasında öldürülen kadında, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması sonucunu doğuracağının açık bir şey olduğu bildirildi.
“YCGK: “Karar İsabetli”
Mahkeme bu konuda direnince dosya YCGK’ya taşındı. Kurul, sanığa haksız tahrik indirimi uygulaması yapmayan sanığa verilen kararı isabetli buldu. Kurul, maktulün ilişkiyi devam ettirme gibi bir niyetinin olmadığını açık bir şekilde gösterdiğine, sanığın maktül tarafından yapılan müracaatlar sonucunda hem mahkumiyet hem de uzaklaştırma cezası aldığında, olay esnasında yakasından çekildiği ve tokat atıldığıyla ilgili iddialarına, vücudunda darp / cebir izi bulunmadığıyla ilgili çıkan rapordan dolayı herhangi bir şekilde itibar edilemeyeceğine karar verildi.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?