Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması | Anlaşmalı boşanma davalarında nafaka artırılma davası açılabilir mi sorusu gelebilir akıllara. Anlaşmalı boşanma davasında, boşanmanın gerçekleşebilmesi için eşlerin yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası konusunda anlaşmış olması gerektiği bir gerçek.
Buna rağmen boşanma sonrası nafakayı veren kişinin maddi olanaklarındaki artış, nafakayı alan kişinin aldığı nafakanın yeterli gelmemesi gibi nedenlerle yeniden nafaka artırma davasını açmasına engel olmaz.
Nafaka artırım davasında dikkat edilecek husus ise Sosyal ve ekonomik durumda ki değişmeler, nafakanın niteliği ve çeşidi, günün ekonomik koşulları ve özellikle nafaka ödeyenin geliri dikkat edilerek, nafaka miktarı hak ve nesafete uygun olarak artırılması talebinde bulunulmalıdır. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması Davası
Anlaşmalı boşanma sonrasında da nafaka artırma davası açılabilir. Daha öncesinde nafaka konusundaki kararlaştırılmış miktar da diğer boşanma davalarında belirlenen nafaka gibi kesin olmayıp ihtiyaç ve gelir durumuna göre talep hakkı her zaman vardır.
Nafaka artırılması için, hâkimin bu yönde karar alabilmesi için öncelikle nafaka artırım istemli dava açılmalıdır. Nafakayı alan kişinin oturduğu yerdeki Aile Mahkemesi nafaka artırma davasındaki yetkili mahkemedir.
Nafaka artırma davası açacak olan birey, talebinin mahkeme tarafından yerine getirilmesi için bu talebin nedenlerini sunması gerekir. Nafaka artırma davasında da mahkemeye sunulan gerekçeler önemlidir. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanma Sonrası Nafakanın Artırılması Şartları
Nafakanın artırılmasını isteyen her bireyin gerekçesi de kendine göre olacak, gerekçeler kişilere göre değişecektir. Nafaka alan kişinin nafakanın artırılması isteği için gösterdiği gerekçeleri inceleyen hâkim ilk olarak tarafların ekonomik ve sosyal yaşamlarındaki değişikliklere bakacaktır.
Bu durumda taraflar yaşamlarında var olan ya da olmayan değişimler için mahkemeye deliller sunar. Delillere karşı hâkim gerekli bulduğu durumlarda kurum ve kuruluşlardan bilgi de alabilir. Uzman görüşüne başvurup nafakanın güncel koşullara göre yeniden değerlendirilip belirlenmesiyle kararını verir. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı boşanma davalarında nafaka artırılma davası açılabilir mi sorusu gelebilir akıllara. Anlaşmalı boşanma davasında, boşanmanın gerçekleşebilmesi için eşlerin yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası konusunda anlaşmış olması gerektiği bir gerçek.
Buna rağmen boşanma sonrası nafakayı veren kişinin maddi olanaklarındaki artış, nafakayı alan kişinin aldığı nafakanın yeterli gelmemesi gibi nedenlerle yeniden nafaka artırma davasını açmasına engel olmaz.
Nafaka artırım davasında dikkat edilecek husus ise Sosyal ve ekonomik durumda ki değişmeler, nafakanın niteliği ve çeşidi, günün ekonomik koşulları ve özellikle nafaka ödeyenin geliri dikkat edilerek, nafaka miktarı hak ve nesafete uygun olarak artırılması talebinde bulunulmalıdır. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması Davası
Anlaşmalı boşanma sonrasında da nafaka artırma davası açılabilir. Daha öncesinde nafaka konusundaki kararlaştırılmış miktar da diğer boşanma davalarında belirlenen nafaka gibi kesin olmayıp ihtiyaç ve gelir durumuna göre talep hakkı her zaman vardır.
Nafaka artırılması için, hâkimin bu yönde karar alabilmesi için öncelikle nafaka artırım istemli dava açılmalıdır. Nafakayı alan kişinin oturduğu yerdeki Aile Mahkemesi nafaka artırma davasındaki yetkili mahkemedir.
Nafaka artırma davası açacak olan birey, talebinin mahkeme tarafından yerine getirilmesi için bu talebin nedenlerini sunması gerekir. Nafaka artırma davasında da mahkemeye sunulan gerekçeler önemlidir. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanma Sonrası Nafakanın Artırılması Şartları
Nafakanın artırılmasını isteyen her bireyin gerekçesi de kendine göre olacak, gerekçeler kişilere göre değişecektir. Nafaka alan kişinin nafakanın artırılması isteği için gösterdiği gerekçeleri inceleyen hâkim ilk olarak tarafların ekonomik ve sosyal yaşamlarındaki değişikliklere bakacaktır.
Bu durumda taraflar yaşamlarında var olan ya da olmayan değişimler için mahkemeye deliller sunar. Delillere karşı hâkim gerekli bulduğu durumlarda kurum ve kuruluşlardan bilgi de alabilir. Uzman görüşüne başvurup nafakanın güncel koşullara göre yeniden değerlendirilip belirlenmesiyle kararını verir.
Yargıtay’ın verdiği kararlar doğrultusunda mahkemeler tarafından belirlenen nafaka artış oranı, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi) doğrultusuna göre ayarlanır. Buna rağmen mahkemelerin Yargıtay kararları doğrultusunda Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi) verilere göre belirlenen oranlar değişmez artış oranı olarak kabul edilmez. Ekonomik şartlar da meydana gelen değişimler de artış oranına yansıtılarak nafaka artırımı yapılabilir. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Kaldırılması veya İndirilmesi
Yukarda anlatılan şartlar doğrultusunda, nafakanın artırma talebine karşılık, nafakanın kaldırılması ve indirilmesi istenebilmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken husus nafakanın kaldırılması şartlarının bilinmesi ve irdelenmesi gerekmektedir.
Nafaka hakkında Yargıtay kararları incelediğimizde, boşanma kararının hemen ardında şartların değişmediği bir ortamda nafakanın kaldırılması veya artırılması davalarının açılması halinde davanın red olma ihtimali yüksek olacaktır. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Talep Edilmemesi Halinde Tekrar Talep Edilir Mi?
Anlaşmalı boşanma davasında yapılan protokolde eşin nafakası ve çocuğun nafakası olarak iki aşamada incelenmesi gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma protokolünde eşin nafaka talep etmemesi, boşanma sonrası tekrardan nafaka talep edilmesi mümkün olmayacaktır.
Eşin nafaka talep etmemesi şartları, çocuk için protokolde nafaka talep edilmemesi halinde değişiklik göstermektedir. Şunu öncelikle net olarak belirtmek gerekirse, çocuk için istenmeyen nafaka, boşanma sonrası her zaman talep edilebilinir.
Çocuğun nafaka konusu kamu alanını ilgilendirmesi nedeniyle nafaka istenmesi yada aile hakimin kendiliğinden nafaka konusuna müdahale edebileceği kanunda açıkça konu edilmiştir. | Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması
Anlaşmalı Boşanmalarda Nafaka Artırılması | Sıkça Sorulan Sorular
NAFAKA DAVASI – DAVACILARIN KENDİLERİ İÇİN AYLIK ÜÇ YÜZER TL YARDIM NAFAKASI TALEP ETTİĞİ – TALEPLE BAĞLILIK KURALI – MAHKEMECE DAVACILAR LEHİNE TALEP AŞILARAK KARAR VERİLMESİNİN İSABETSİZ OLDUĞU – HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ”][vc_column_text]Davacılar dava dilekçesinde, kendileri için aylık üç yüzer TL yardım nafakası talep etmişlerdir.
Ancak mahkemece kurulan hükümde talep aşılarak, davacılar lehine üç yüz ellişer TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
Bu durumda, mahkemece; taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.YOKSULLUK VE İŞTİRAK NAFAKASININ ARTTIRILMASI DAVASI – TARAFLARIN SOSYO EKONOMİK DURUMLARI – MÜŞTEREK ÇOCUĞUN YAŞI VE İHTİYAÇ DÜZEYİ – NAFAKANIN NİTELİĞİ – HAKKANİYET İLKESİNE UYGUN MİKTARDA NAFAKAYA HÜKMEDİLMESİ GEREĞİ Tarafların gerçekleşen sosyol-ekonomik durumlarına, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaç düzeyine, nafakanın niteliği ile önceki nafaka tarihinden itibaren geçen süreye göre yerel mahkemece takdir edilen iştirak nafakası miktarı az olup; bu husus Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine aykırı görülmüş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir. BOŞANMA DAVASI AÇILMAKLA DAVACININ AYRI YAŞAMADA HAKLILIĞININ KANITLANDIĞI Boşanma davası açılmakla davacının ayrı yaşamada haklılığı kanıtlanmıştır.
Bu durumda, davalı koca, davacıyı boşanma davasının reddinden sonra eve çağırdığını ve gelmediğini ispat etmelidir.
Boşanma davasında hükmedilen tedbir nafakası red kararının kesinleşmesi ile sona ereceğinden davacı eşin ayrı yaşamaya dayalı açtığı tedbir nafakası davasında ayrı yaşama olgusunun kanıtlanması halinde mükerrer olmayacak şekilde mahkemece; davacı lehine “hakkaniyet” ölçüsünde bir miktar tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu istemin tümüyle reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. HÜKMEDİLEN NAFAKANIN YILLIK ARTIŞ ORANINA İLİŞKİN YERLEŞMİŞ YARGITAY UYGULAMALARI Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının incelenmesinde ise; davacının çalışmadığı, ailesi ile birlikte yaşadığı; davalının ise işçi olduğu, ancak halihazırda çalışmadığı, yeniden evlendiği, çalışırken aylık bin TL geliri bulunduğu, aylık altı yüz elli TL kirası olduğu, ikinci evliliğinden bir çocuğu olup geçimini babasının yardımı ile sağladığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yoksulluk nafakasının niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE (TEFE) artış oranı nazara alınarak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında oluşan dengeyi koruyucu oranda artırıma karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yoksulluk nafakasında yüksek oranda artışına karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerekmiştir.İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRILMASI VE YARDIM NAFAKASI DAVASI Mahkemece davacının talebinin yardım nafakasına ilişkin olduğu kabul edilip; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve üniversite öğrencisi olan davacının okuduğu okul, yaşı, ihtiyaçları göz önüne alındığında nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; hakkaniyet ilkesine uygun yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken; yazılı gerekçe ile davacı yönünden yardım nafakası talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir
SORULAR
Arkadaşım Ahmet anlaşmalı olarak eşinden boşandı. Ahmet, sağlık sebepleriyle emekli edilmiş devlet memuru; boşandığı eşi çalışan devlet memuru bir bayan. Bir kızları var. Kız için babası aylık 500 TL nafaka ödüyor. Boşandıklarında, çocuk devlet okulunda dördüncü sınıftaydı. Çocuk beşinci sınıfa geçince, babası ısrarla karşı çıkmasına rağmen, annesi kızı özel okula koleje göndermeye başladı. Kızın eğitim masrafları, özel okula gitmeye başladığı için arttığından dolayı, annesi nafakanın artırılması için dava açmaya hazırlanıyor. Kızın annesi bu davayı kazanabilir mi?