Boşanma Davası Katkı Payı

Boşanma Davası Katkı Payı
Boşanma Davası Katkı Payı | Boşanma davalarının ardından ortaya çıkan mal paylaşımlarına ilişkin hususlarda boşanma davasına taraf olan kişiler sadece üç farklı şekilde taleplerini dile getirebilirler. Bunda eşlerin mallarını ne zaman edinmiş olduklarına ilişkin bir ayrım gözetilmektedir. Bunlardan ilki 2002 öncesinde edinilen...
Boşanma Davası Katkı Payı | Boşanma davalarının ardından ortaya çıkan mal paylaşımlarına ilişkin hususlarda boşanma davasına taraf olan kişiler sadece üç farklı şekilde taleplerini dile getirebilirler. Bunda eşlerin mallarını ne zaman edinmiş olduklarına ilişkin bir ayrım gözetilmektedir. Bunlardan ilki 2002 öncesinde edinilen mallara ait olan ve mal ayrılığı rejimi uygulamasını içinde barındıran katkı payı alacağı olmaktadır. Bunun dışında kişiler katılma payı alacaklarını ve değer artış payı alacaklarını talep edebilirler. Çoğu zaman kişilerin kendilerinin bir avukattan yardım almadan kendi başlarına yazdıkları dilekçeler sebebiyle hangi başlık altında katkı paylarını talep etmiş oldukları anlaşılamamakta ve bu durum da beraberinde farklı sorunlar getirmektedir. Bu durumlar davaların doğrudan reddedilmesine sebep olduğu gibi aynı zamanda davaların mahkemeye gelmesi halinde hakim ya da hesabı yapacak olan kişi tarafından söz konusu hususların karıştırılması problemleri yaşanabilmektedir. Bu nedenle katkı paylarının alacaklarına ilişkin yasal yola başvurulmak isteniyorsa mutlaka özenli bir şekilde çalışma yapmak gerekmektedir. Katkı payı alacaklarında kişilerin birlikte çalışacakları avukatlardan daha çok hangi malların ne zaman ve ne şekilde edinildiğine ilişkin kesin beyanlar ortaya konmaya gayret edilmeye çalışılmalıdır. | Boşanma Davası Katkı Payı Daha önceki uygulamalarda katkı payı alacaklarının zamanaşımı süresi olarak 10 yıl belirlenmiş ve kişiler boşanmanın ardından gelen bu sürede taleplerini dile getirebilmekteydiler. Ancak bu zamanaşımı süreleri katılma alacağı ve değer artış payı davaları söz konusu olduğunda 1 yıl olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle yaşanan hak kayıplarının önüne geçme ihtiyacı ortaya çıkmıştı. Dosyaların çoğunun bilirkişilerden dönmesi nedeniyle kişilerin neler isteyebileceği konusunda sorunlar da yaşanmaktaydı. 2013 yılından beri uygulanmakta olan yeni kararlarla birlikte artık tüm sorunlar ortadan kaldırılarak artık zamanaşımı sürelerinin 10 yılla sabit tutulması sağlanmıştır. Kişilerin boşanma sonrası alacaklarına ilişkin bilmesi gereken en önemli detaylar mal rejimlerinin ne olduğu ile ilgili olmaktadır. Evlilikle başlayan rejim süreleri için başka mal rejimi seçilmediği takdirde 1 Ocak 2002 tarihinden önce evlenmiş olan kişiler için edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanmaktadır. Belirlenen rejimin bitiş süresi olarak da taraflardan birinin ölümü ya da kişilerin başka bir mal rejimine katılmış oldukları dikkate alınır. Bununla birlikte boşanma davalarının sona erdiği tarih ve boşanma davalarının reddedildiği süreler rejim uygulamasının sona erdiği zamanlar olmaktadır. Edinilmiş mal rejimleri içerisinde kişilerin hak sahibi oldukları mallar arasında edinilmiş ve kişisel mallar olmak üzere iki farklı mal türü bulunmaktadır. Edinilmiş mallar 1 Ocak 2002 tarihinden sonraki evlilik süreçleri içinde eşlerin kendi kişisel katkıları bulunmasa bile sahip oldukları malların tümü olmaktadır. Kişisel mallar ise sadece eşlerden birine ait olan ve diğer eşin talep etmeyeceği mallar olmaktadır. | Boşanma Davası Katkı Payı

Boşanma Davası Katkı Payı Alacağı

Katkı payı hukuk sistemi içinde alacaklar söz konusu olduğunda 1 Ocak 2002 tarihinden önce bir eşin diğer eşe ait olan bir mala yapmış olduğu katkı olarak tanımlanabilir. Evlilik birliği içinde sürdürülen hayatta kişilerin çalışmalarından elde etmiş olduğu gelirlerin katkı payı olarak değerlendirildiği bu süreçte mallar hangi eş üzerine kayıtlı ise onun malı olarak sayılması yönünde bir uygulama bulunmaktadır. Diğer eşler ise malın alımı sırasında kendisinin de katkısının bulunduğunu öne sürdüğü takdirde bunu mutlaka ispatlaması gerekmektedir. 2002 sonrasında ise eşlerin doğrudan malın elde edinilmesine katkısı bulunmasa bile malların geçerli olmaması söz konusu olmaktadır. Kişisel Mal, eşler arasındaki alacaklara ilişkin hususlarda kişisel mal olarak tanımlanan kavramlar mal rejimi tasfiyesi ile talep edilmemiş olan ve paylaşıma dahil edilmeyip evlilik süresi içinde edinilen kazanımlarla ortaya çıkan karşılığı olmaksızın sahip olunmuş mallar olmaktadır. Bu özellikleri ile kişisel mallar edinilmiş mallardan kolaylıkla ayırt edilebilmektedir. Teoride oldukça pratik görünse de uygulamada hangi malların kişisel mal olduğunu tespit etmek oldukça zor olmaktadır. Bu noktada tarafların evlenmeden önce sahip oldukları mallar kişisel mal kapsamında değerlendirilirler. Miras yolu ile kişilere aktarılmış olan mallar da kişisel mallara dahil olmaktadır. Eşlerden sadece biri tarafından kullanılmakta olan ve o kişinin yararına olan mallar da kişisel mal sayılmaktadır. Manevi tazminat davalarının sonucunda elde edilen mallar da yine aynı şekilde kişisel mal kapsamında değerlendirilmektedir. | Boşanma Davası Katkı Payı Tasfiye işlemi yapılırken söz konusu kişisel malların sahibi olan kişiler hiçbir şekilde bu malları talep etme hakkına sahip değildirler. Ancak malın değerinin artması noktasında bir katkısı olmuş olan eşlerin değer artış paylarını alması mümkün olmaktadır. Bu noktada oranlamalar yapılarak kişisel mal sahibinden belirlenen bedellerin alınması sağlanır. Edinilmiş mallar hukuk sistemi içinde eşlerin evlilik birliği içindeyken almış oldukları ve karşılığını çalışmaları ile ödeyerek edindikleri mallar olarak tanımlanmaktadır. Sosyal güvenlik kurumu ve benzeri kuruluşlar tarafından da yapılan ödemeler dahil olmak üzere tüm sandıkların ödemeleri de edinilmiş mal kapsamında değerlendirilmektedir. Bu noktada resmi olarak kullanılmakta olan PMF tablosuna bakılarak kişilerin ölüm yaşı ile emekli olduğu dönem ve davanın açıldığı tarih orantılanmaktadır. Çalışma gücü kaybının ortaya çıktığı durumlarda alınan tazminatlarda edinilmiş mallara dahil edilmektedir. Kişisel malların gelirleri de edinilmiş mal olarak değerlendirilmektedir. Bunların dışında kalan pek çok malın da edinilmiş mal olarak sayılması söz konusu olmaktadır. Eşlerden birinin çalıştığı ve ücret kazandığı ancak diğerinin hiç çalışmadığı durumlarda dahi gerekli şartlar yerine geldiği takdirde edinilmiş mal olarak malların değerlendirilmesi mümkündür. Kanun koyucu tarafından emek ya da çalışma dikkate alınmadan eşin malda payı olduğu kabul edilmektedir. Bunların dışında aksi ispatlanmadığı takdirde evlilik içinde edinilmiş olan tüm mallar edinilmiş mal olarak kabul edilmektedir. Boşanma Davası Değer Artış Payı Eşler arasında belirli miktarlardaki katkılar sonrasında ortaya çıkmış olan malların tasfiye edilmesi sırasındaki bedellerinin alındığı zamandaki bedellerinden farklı olması halinde değer artış payları gündeme gelmektedir. Örneğin, evlilik birliği içindeyken belirli oranlarda pay koyarak araç alan kişilerin bu araçların satışı sırasında aracın değerinin düşmesi nedeniyle üzerinde hak iddia edebilecekleri paylar da orantılı bir şekilde hesaplanmalıdır. | Boşanma Davası Katkı Payı

Bu haber toplam 167 defa okunmuştur
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara