Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır? | Ankara Avukat, Boşanma Avukatı, Miras Avukatları Ankara

Ankara Avukat

ANASAYFA

Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır?

Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır?

Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır? Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır? Evlilik birliği içerisinde taraflardan birisinin evlilik dışı üçüncü bir kişi ile duygusal veya fiziksel bir yakınlaşma içerisine girmesi neticesinde Türk Medeni Kanunu çerçevesinde aldatılan eşe aldatma nedeniyle boşanma davası açma hakkı verir.

Aldatma, günümüz modern hukuk sistemi dahilinde boşanma davalarına en çok konu olan boşanma nedenleri arasında yer alırken en fazla görülen boşanma nedenleri arasında da ikinci sırada kendisine yer bulur.

Aldatma sebebiyle boşanma davası açma talebinde bulunan kişiler boşanma davası süreci içerisinde söz konusu aldatmayı ispat etme sorumluluğuna sahip olmaktadır. Yani aldatma nedeniyle boşanma davası süreci içerisinde davayı açan kişi davaya konu olan aldatmayı ispat etmekle yükümlü olmaktadır.

Boşanma Davası ve Tazminat Şartları

Aldatma sebebiyle boşanma davası çerçevesinde aldatılan eş, boşanma nedeni üzerinden boşanma davasını açabilmesi için aldatma olayını öğrenmesinden itibaren 6 aylık süre içerisinde aldatma nedeniyle boşanma davası başvurusu yapmalıdır.

Türk Medeni Kanunu çerçevesinde aldatma eyleminin öğrenilmesinden sonra 6 aylık süre içerisinde boşanma davası açılmaması halinde aldatılan eşin aldatan kişiyi affetmiş olduğu kabul edilir ve aldatma nedeni ile boşanma davası açma hakkını kaybetmektedir.

Ayrıca aldatma eyleminin 5 yıldan uzun süre önce yapılmamış olması gerekmektedir. Çünkü 5 yıldan daha uzun bir süre önce yapılmış olan aldatma eylemleri, Türk Medeni Kanunu kapsamında aldatma nedeniyle boşanma davası açılabilmesine izin vermemektedir. (Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır?)

Aldatma Nedeniyle Boşanma Davasında Neler Talep Edilebilir?

Aldatma nedeniyle boşanma davası çerçevesinde cezai bir yaptırım bulunmamak ile birlikte Boşanma Hukuku kapsamında boşanma nedeni olarak kabul edilir. Aldatma nedeniyle boşanma davası çerçevesinde davaya açan eş tarafından;

  • Koruma kararı talep edilebilir
  • Aile konutunun eş ve çocuğa tahsis edilmesi talep edilir
  • Eş ve çocuk için nafaka (iştirak, yoksulluk) nafakası talep edilebilir
  • Çocuğun geçici velayeti talep edilebilir
  • Mal paylaşımında daha yüksek orana sahip olunması talep edilebilir
  • Aldatma nedeniyle maddi tazminat ve manevi tazminat talep edilebilir.

Aldatma Sebebiyle Boşanma Davası Tazminat Hakkı

Evlilik birliğinin sona ermesine, taraflardan birisinin aldatma eylemi neden olmuş ise bu durum Borçlar Kanunu ile örnek mahkeme kararları çerçevesinde az kusurlu eşe manevi tazminat ödenmesine karar veriliyor.

Boşanma davası içerisinde tazminata konu olması için, eşlerin mali ve toplum içerisindeki sosyal statüsü, aldatma olayının eşte oluşturacağı büyük olumsuz etkiler gibi pe kçok faktör göz önünde bulundurularak manevi tazminat kararı alınmaktadır. Bu tazminat davaları bazı hallerde yazılı veya görsel basında da yer almakta olduğu gibi oldukça yüksek seviyelere ulaşabilmektedir.

Bunun yanı sıra aldatılan eş tarafından, aldatan eşin haricinde aldatma eylemine ortak olan evlilik birliği dışındaki söz konusu üçüncü kişiye yönelik olarak manevi tazminat açma hakkı vermektedir.

Bu noktada aldatma nedeniyle boşanma davası ve maddi ve manevi tazminat davası açacak olan kişilerin mutlak suret ile profesyonel bir avukat desteği alması tüm haklarını koruyabilmesi ve kazanabilmesi açısından büyük bir önem taşımaktadır. (Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır?)

İstinaf Kararı – Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır?

Davacı vekili; tarafların 24/05/2016 tarihinde boşandıklarını, boşanma davasında talep ettikleri nafaka ve tazminatlar yönünden mahkemenin, tahkikat aşamasında talep edildiğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına,

Dava açmakta muhtariyetlerine karar verdiğini, davalı kocanın boşanma davasında tam kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin gelirinin olmadığını, davalının ise müftü yardımcısı olduğunu belirterek, aylık 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakası, 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili; davacının boşanma davasında davalıdan mal, konularda talebinin olmadığını beyan ettiğini, sonradan davayı ıslah etmediğini, boşanmanın fer’i durumunda olan mali haklarını saklı tutmadığından bu haklardan feragat etmiş sayılması gerektiğini,

Boşanma dosyasına göre her iki tarafın da kusurlu olduğunu, davacının taşınmazlarının bulunduğunu, müvekkilinin ise maaşı ve kredi ile aldığı aracı dışında gelirinin bulunmadığını belirterek haksız olan davanın reddini istemiştir.

Mahkemece; davacının, boşanma dava dilekçesinde davalıdan mali konulu bir talebi bulunmadığını açıkça belirtmesi, davayı ıslah etmemesi, nafaka ve tazminat talepleri yönünden haklarını saklı tutmaması ve bu kararı temyiz etmemesi sebebi ile davacının nafaka ve tazminat taleplerinden feragat ettiği anlamına geleceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacının boşanma davası sırasında nafaka ve tazminat istememesinin bu haklarından feragat ettiği anlamına gelmeyeceğini, boşanma davasının ikinci celsesinde talepte bulunduklarını, mahkemenin dava açma konusunda muhtariyetlerine karar verdiğini, bu sebeple hatalı mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Boşanma tazminat davası nasıl açılır hakkında daha fazla bigi için. (Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır?)

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe

Dava, boşanma davası sonrası açılan yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talepli davadır.

Yapılan yargılama sonucunda mahkemece verilen kararının yerinde olmadığından bahisle davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

İnceleme, 6100 sayılı HMK m. 355 uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Tarafların boşanmalarına ilişkin Konya 4. Aile Mahkemesinin 2015/1105 esas sayılı dosyasının, dava dosyası içerisinde olmadığı görülmekle, usul ekonomisi açısından yargılamanın uzamaması için uyap sistemi üzerinden getirtilmiştir.

Boşanma dava dilekçesindeki mali konulu bir talebinin bulunmadığı ifadesi, bu haklardan feragat ettiğini göstermez. Mahkemenin bu yöndeki değerlendirmesi hatalıdır. Bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, mahkeme kararı kaldırılarak, yeniden hüküm kurulmuştur.

Kayıtlara göre; davacının ev hanımı olup, gelirinin bulunmadığı, davalının ise, müftü yardımcısı olup, aylık kazancının ……TL olduğu anlaşılmıştır.

Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedebilmek için, tazminat talep eden tarafın kusursuz, veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması yanında; boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarını zedelemiş olması da gereklidir (TMK m. 174/2). Davalı erkeğin boşanmaya neden olan olayda davacıya hakaret etmesi ve davacının kulağındaki rahatsızlık sebebi ile onunla alay etmesi davacının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir.

Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, TMK’nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alındığında, davacı kadın yararına 15.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminat takdir edilmiştir.

Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK m. 175). Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir.

Buna göre davacı kadın yararına yoksulluk nafakası takdiri gerekir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşullan, TMK’nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alındığında davacı kadın için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 800 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir.

Maddi tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.

Boşanma eşler arasında yaşanmış ve bu sebebpten dolayı zarar görmesi durumunda maddi manevi tazminat isteyebilir.

Boşanmada Tazminat Davası Nasıl Açılır? | Sıkça Sorulan Sorular

BOŞANMA DAVASI – BOŞANMA SEBEBİYLE MANEVİ TAZMİNATA HÜKMEDEBİLMEK İÇİN TAZMİNAT TALEP EDEN TARAFIN KUSURSUZ VEYA DİĞER TARAFA GÖRE DAHA AZ KUSURLU OLMASI – İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESAS YÖNÜNDEN REDDİ

ÖZET: Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedebilmek için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması yanında; boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarını zedelemiş olması da gereklidir. Davalı erkeğin boşanmaya neden olan yukarıda belirtilen olayda davacının kişilik haklarına saldırısı söz konusu değildir.

Davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışını eve dönen davacı affetmiştir. Bu sebeple mahkemece manevi tazminata hükmedilmesi doğru bulunmamıştır.

Bu sebeplerle davalı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurusu yerinde olduğundan kabulü ile manevi tazminatın kaldırılmasına, sair istinaf başvurusuna konu olan hususlarda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin sair istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

BOŞANMA DAVASI – DAVACI KARŞI DAVALININ DAVALI KARŞI DAVACIYA ŞİDDET UYGULADIĞI SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ İHLAL ETTİĞİ DAVALI KARŞI DAVACININ DA DAVACI KARŞI DAVALIYA KARŞI SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ İHLAL ETTİĞİ.

ÖZET: İlk derece mahkemesi kararının gerekçesinde belirtildiği üzere; davacı-karşı davalının davalı- karşı davacıya şiddet uyguladığı, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, davalı -karşı davacının da davacı -karşı davalıya karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından,

tarafların eylemlerine göre davacı-karşı davalının ağır kusurlu, davalı-karşı davacının hafif kusurlu kabul edilmesinin doğru olduğu anlaşıldığından davalı-karşı davacının açtığı boşanma davasının kabulüne ve kusura yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

495 Görüntülenme

AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?

AVUKATA SORU SOR

 

BİZE ULAŞIN

İletişim Bilgileri

AV.İLKAY UYAR KABA

AV.İLKAY UYAR KABA

  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
Telefon WhatsApp