Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası konusu, Boşanma davalarının doğal sonuçlarından birisi olan velayet hakkı çeşitli düzenlemeler ile Türk Medeni Kanunu maddelerinde kendisine yer bulmuştur.
Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası
Akrabalar ile çocukların şahsi ilişki kurma hakkı boşanma davalarının ardından açılabilen çocukla akrabalar arasındaki ilişkiyi konu alan bir dava türüdür. Çocukla kişisel bir ilişki kurma amacı ile anne ve baba haricinde kalan 2. Ve 3. Dereceden yakın olan hısımların açabileceği bir dava çeşididir.
Türk Medeni Kanunu’nda yer alan 182. Madde ile düzenlenen, kontrol edilen ve yönetilen bir yasal haktır. Boşanma davasının ardından ya da velayet işlemlerinin ardından çocukla olan ilişkilerin düzenlenmesi amacı ile açılan bir dava olup akrabalar ile çocuğun ilişkisini düzenleme amacı da taşımaktadır.
Bu davaya göre velayet işlemlerinin ardından velayeti alamayan tarafın da kişisel ilişki kurmak adına ilgili davaya açmak için hakkı bulunmaktadır.
Çocukla Kişisel İlişki Kurma Davası Nedir?
Çocukla kişisel ilişki kurma davası, velayet işlemlerinin ardından açılabilen bir dava olup belli kriterlere bağlı olarak dava başlatılabilmektedir.
Türk Medeni Kanunu’nun 4721 Sayılı Kanunun 323. Maddesine göre şekillenen çocukla kişisel ilişki kurma davası aynı zamanda aynı sayılı kanunun 182. Maddesinin 1 ve 2. Bendi ile de yönetilmektedir.
Çocukla kişisel ilişki kurma davasını kriterlere uyan kişiler açabilmekte olup dava sürecine dahil olabilmektedir.
Çocukla Kişisel İlişki Kurma Davası Nasıl Açılır?
Çocukla kişisel ilişki kurma davası torunla şahsi ilişki olabileceği gibi ikinci ve üçüncü dereceden akrabaları ilgilendiren bir husustur.
Bir dilekçe ile başlatılabilen dava sürecinin ilgili avukatlar tarafından yönetilmesi gerekmektedir. Vekalet, vesayet ve vasisi gibi konumlarda bulunan kişiler davayı başlatabilmektedir.
Çocukla Kişisel İlişki Kurma Davası Hangi Şartlar Altında Açılır?
Hısımların çocukla ilişki kurması davası bazı şartlar altında açılabilmektedir. Tüm dava süreci boyunca çocuğun gelişim süreci göz önünde bulundurulmaktadır. bu dava sürecinde tek önemli olan unsur çocuk ve çocuğun sağlığıdır.
Gelişimini sağlıklı olarak devam ettirebileceği şekilde mahkeme tarafından karara bağlanmaktadır. Gelişim süreci içinde; eğitim hakkı, sağlık hakkı ve bağlı olduğu diğer haklar yer almaktadır.
Çocukla ilişki kurulması için herhangi bir negatif unsur bulunmadığı sürece dava olumlu yönde sonuçlanacaktır.
Torunla şahsi ilişki kurulması konusu hakkında bilgi almak için sayfayı ziyaret ediniz.
Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası
Eşlerin boşanma veya evliliğin iptali gibi açılmış bir dava sürecinde ya dava sonrasında mahkemeler çocuğun velayetine geçici ya da kalıcı olarak hükmederler.
Çocuğun velayetini geçici ya da kalıcı olarak almış olan anne veya babanın dışındaki kişilerin çocukla ilişki kurması velayet hakkını elinde bulundurulan kişinin rızası ya da ilgili bir mahkeme kararı olmadan gerçekleştirilemez.
Velayet davaların kişilerin çocukla ilişki kurma hususu kanunlarla düzenlenmiştir. Kanunlarda yer alan düzenlemelerde temel mantık, her zaman çocuğun menfaatinin gözetilmesi, velayet sahibi olmayan eş ya da hısımlarının çocukla ilişki kurması çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları gözetilerek kararlaştırılır.
Yine velayet hakkına sahip olmayan eşlerin, çocuklarıyla kişisel ilişki kurması şeklinin düzenlenmesini talep etme hakları vardır.
Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası Nasıl Açılır
4721 numaralı Türk Medeni Kanun’unun 325. maddesine dayandırılarak, çocukların menfaatlerinin uygunluğu dikkate alınarak hısımların çocukla ilişki kurması davası açma hakkı vardır.
İlgili kanun maddesiyle ilgili Yargıtay kararları da çocuğun hısımlarının (örneğin büyük anne ve büyük baba, amca, teyze, dayı vb.) çocukla ilişki kurmasının gerekçelerini olağanüstü gerekçelere bağlamamaktadır.
Velayet davalarında, boşanma davalarında ya da hısımların çocukla ilişki kurması davalarındaki kararlara ve uygulamalara bakıldığında çocukların hısımları ilişki kurmasının çok çeşitli gerekçeleri ve sebeplerinin olduğu rahatlıkla görülebilir.
Ancak burada temel unsur çocukların ilişki kuracağı hısımlarının çok geniş tutulmasıdır. Böyle bir durum söz konusu olduğu çeşitli sakıncalar olacağı gibi çocuğun hısımlar arasında bir tarafa bir bu tarafa gidip gelmesinin gelişimine ve çocuğun geleceğine bir katkısının olmayacağını anlaşılmasıdır.
Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası Hangi mahkemede Açılır
Boşanma ve evliliğin butlanı davalarında olduğu gibi çocukların kimlerle ilişki kuracağı yani hısımların çocukla ilişki kurması davasının açılabileceği yetkili adresler aile mahkemeleridir.
Aile mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde ise ilgili davalarda asliye hukuk mahkemeleri yetkili olarak tanımlanmıştır. Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası açılabilmesi için çocuğun oturacağı bölgedeki mahkemelerin tercih edilmesi daha uygun bulunmuştur.
Hısımların Çocukla İlişki Kurması Davası
KİŞİSEL İLİŞKİNİN DÜZENLENMESİNDE ASIL OLAN; ÇOCUĞUN FİKRİ, BEDENİ, AHLAKİ SAĞLIK VE EĞİTSEL YÖNDEN GELİŞİMİNİN SAĞLANMASIDIR.
VELAYET KENDİSİNE BIRAKILMAYAN EBEVEYNLE ÇOCUK ARASINDAKİ KİŞİSEL İLİŞKİ DÜZENLEMESİNDE ASIL OLAN, ÇOCUĞUN FİKRİ, AHLAKİ, BEDENİ, SAĞLIK VE EĞİTSEL YÖNDEN KİŞİSEL GELİŞİMİNİN SAĞLANMASINDAKİ ÜSTÜN YARARI.
ANALIK VE BABALIK DUYGULARININ TATMİNİNİN DE GÖZ ÖNÜNDE ALINMASI GEREKİR.
Kişisel ilişki kurulması hususunda gerekirse sosyal inceleme raporu alınabilir. Yine bu hususta çocuğun menfaati açısından önemli olduğu için tanıklardan bu hususta bir takım bilgiler alınabilir. Velayetle birlikte kişisel ilişki kurulması unutulmamalıdır.
Kişisel ilişki kurulurken küçük çocukların birbirlerini görmelerine mani olmayacak şekilde düzenleme yapılmalıdır.Okul çağındaki bir çocuk için sömestr tatili açısından da kişisel ilişki düzenlenmelidir. Bu davalarda çocuğun kişisel yararı, fikri ve bedeni gelişimi önceliklidir.
Hükmün infazında duraksamaya neden olmamak için hükümde kişisel ilişki düzenlenmesinin başlangıç ve bitiş tarihleri yanında saatlerinin de gösterilmesi gerekir. Küçük çocuklarda annelik duygularının tatmini ve çocuğun kişisel gelişimi için ayın belli hafta sonlarında yatılı da kalacak şekilde ilişki tesisi gerekir.
Kişisel ilişki, anlaşmalı boşanmada hakim tarafından re’sen düzenlendiğinden hakimin müdahalesine açık bir alandır. Kişisel ilişki analık, babalık duygularını tatmin edecek nitelikte kurulmalıdır.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?