Disiplin cezaları şu şekildedir:
Uyarma, Kınama, Aylıktan kesme, Kademe ilerlemesinin durdurulması, Memurluktan çıkarma olarak sıralayabiliriz.
Uyarma Cezası Nedir – Uyarma Cezası Hangi Hallerde Verilir?
Bu yazımızda uyarma cezasını ele alacağız. Uyarma, ilgili memura görevi ve davranışları ile ilgili daha dikkat etmesi gerektiğinin yazılı bir şekilde bildirilmesidir. Hiyerarşi göz önünde bulundurulur ve ilgili amir tarafından memura verilir. Uyarma, memurlukla ilgili haklarda bir kısıtlamaya sebep olmaz.
Uyarma cezasının hangi hallerden dolayı verileceği Devlet Memurluğu Kanunu’nun 125/A maddesinde açıkça sayılmaktadır. Bu haller aşağıdaki şekildedir:
- İlgili kişinin görev ve emirleri zamanında ve tam olarak yapmasında, kurumlar tarafından belirlenmiş olan usul ve esasların görev kapsamında yerine getirilmesinde, kişinin görevi ile ilgili olan resmi belgeleri, araç ve gereçleri korumasında, kullanım ve bakımlarının sağlanmasında dikkatsiz ve düzensiz davranması ve kayıtsızlık göstermesi,
- Kişinin özür ve izni olmadan göreve geç gelmesi veya görevinden erken ayrılması ile görev alanını yine özrü ve izni olmadan terk etmesi,
- İlgili olduğu kurum tarafından belirlenmiş olan tasarruf ile ilgili tedbirlere uymaması,
- Yaptığı müracaatların ve şikâyetlerin usulüne göre olmaması,
- Devlet memuru olarak kendisine yakışmayan davranışlarda bulunması, tutumlarında da yine devlet memurluğuna yakışmayan haller olması,
- Yapmış olduğu göreve ve iş sahibi kimselere karşı ilgisiz kalması, kayıtsızlık göstermesi,
- Belirlenmiş olan kılık kıyafet yönetmeliğine aykırı şekilde giyinmesi,
- Var olan görevin işbirliği içinde yapılma ilkesi göz önüne alındığında, bu ilkeye aykırı olan davranışlarda bulunmak.
İlgili memura sayılan bu davranışlardan birini gerçekleştirdiği anda, uyarma cezası verilmelidir.
Kınama Cezası Nedir?
Fiilin gerçekleştiği tarihten sonra bir ay süresince disiplin soruşturması başlatılmazsa, bu kapsamda zamanaşımı söz konusu olmaktadır. Ayrıca disiplin soruşturmasının tamamlandığı tarihten itibaren on beş gün içinde uyarma cezası da verilmelidir. İlgili kişi verilen uyarma cezasına itirazda bulunacaksa, bu itirazını cezanın verilmiş olduğu tarih itibari ile yedi gün içinde yapmalıdır. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Kınama Cezası Nedir? – Ceza Verme Şartları
Memur, yaptığı görevde ve sergilediği davranışlarda kusurlu ise, bu durum yazılı olarak memura iletilir. Bu kınama cezasıdır. Kınama cezası, uyarma cezası düşünüldüğünde çok daha ağır olan, ciddiyeti daha yüksek ve daha somut bir ceza kapsamındadır. Çünkü disiplin cezası sağlanan davranışta kusur olduğunu göstermektedir.
Kınama cezası da, hiyerarşiye bağlı kalınarak ilgili amir tarafından memura verilir. Kınama cezası, memurun haklarında bir kısıtlamaya yol açmaz. Hangi hallerde kınama cezası gerektiği Devlet Memurluğu Kanunu’nda 125/B maddesinde açıkça sıralanmaktadır. Bu haller aşağıdaki şekildedir:
- Memura verilen emir ve görevlerin tam zamanında ve eksiksiz yapılmasında, belirlenmiş olan usul ve esaslara göre davranılmasında ve bu usul ve esasların yerine getirilmesinde, memurun görevi ile ilgili olan resmi belge ve araç-gereçlerin kullanım bakım ve korunmasında kusurlu davranmak,
- Eşlerinin, reşit olmayan veya mahcur(kısıtlı) çocuklarının kazanç getiren sürekli faaliyetleri varsa, bu faaliyetlerin belirlenen süre içerisinde kuruma bildirilmemesi,
- Memurun görevi esnasında, amir kişiye hal ve hareketi ile saygısız davranışı,
- Hizmet dışında, devlet memurunun itibarını ve güvenilirliğini sarsacak, bu duyguları zedeleyecek nitelikte olan davranış sergilenmesinde,
- Devlete ait olan ve görev için kullanılan resmi araç-gereçleri veya buna benzer eşyaları kendi özel işleri için kullanmak,
- Devlete ait olan resmi belge, araç-gereç veya buna benzer eşyaları kaybetmek,
- İş yaptığı kişilere, iş sahiplerine ve alt kademesindeki personele kötü muamele etmek,
- Görev yaptığı alanda genel ahlak ve edep dışı davranışlarda bulunmak ve ahlak ve edep dışı olan yazı yazmak, çizim ve resim yapmak veya benzer şekiller sergilemek,
- Kendisine verilen emirlere itirazda bulunmak,
- Borçlarının ödemesini kasten yapmayarak, hakkında yasal yollara başvurulmasına sebebiyet vermek,
- Kurum için geçerli olan huzuru, düzen ve tertibi, çalışma düzenini bozmak,
- Yetkisi yokken; basın, radyo-televizyon veya haber ajanslarına bilgi aktarmak veya demeç vermek
Memur sayılan bu fiillerden birini gerçekleştirdiğinde, memura kınama cezası verilir. Zamanaşımı geçerli olma süresi, fiilin işlendiği tarihten itibaren 1 ay içinde disiplin soruşturması başlamaması şeklindedir.
Disiplin soruşturması tamamlandıktan sonra, tamamlandığı gün itibari ile 15 gün içinde kınama cezası ilgili memura verilmelidir. Memur, verilen kınama cezasına itiraz edecekse, bu itirazı cezanın verildiği tarih itibari ile 7 gün içinde yapmalıdır. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Devlet Memurluğunda Disiplin Cezaları
Kamu hizmeti esnasında, düzeni bozan davranışlar için verilen cezalar disiplin cezaları olarak adlandırılır. Disiplin suçlarının neler olduğu 657 Sayılı Devlet Memurluğu Kanunu’nda açıklanmıştır. Disiplin cezaları:
- Uyarma
- Kınama
- Aylıktan kesme
- Kademe ilerlemesinin durdurulması
- Devlet memurluğundan çıkarma şeklindedir.
Bu cezaların kimler tarafından verileceği değişiklik göstermektedir. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Kınama Ve Uyarma Cezasını Kim Verir?
Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından verilir. Eğer kademe durdurulması cezası söz konusu ise memurun bağlı olduğu kurum disiplin kurulunda karar aldıktan sonra atamaya yetkisi bulunan amirler tarafından, eğer il disiplin kurullarının kararı söz konusuysa valiler tarafından verilir. Devlet memurluğundan çıkarma cezası amirlerin isteği üzerine gerçekleşir.
Amirler bu istekte bulununca, bağlı bulunulan kurumun disiplin kurulunda bu cezanın kararı verilir. Verilecek olan disiplin suçu verilmeden evvel, suçu işleyen memurun savunması mutlaka alınmalıdır.
Savunma için gerekli olan süre yedi günden az olamaz. Cezayı vermeye yetkili olan idare tarafından bu süre sağlanmaktadır. Eğer kişi verilen bu süre zarfında savunmada bulunmazsa, savunma hakkından vazgeçmiş yani feragat etmiş sayılır. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Kınama Ve Uyarma Cezası Nasıl Verilir? – İzlenen Usul
Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını disiplin amirleri, soruşturmanın tamamlandığı tarih itibari ile 15 gün içinde vermelidir.
Kademe durdurulması cezasında ise soruşturma kararı ile ilgili olan dosya 15 gün içinde yetkili disiplin kuruluna gönderilmelidir. Bu gönderimin yapıldığı tarih itibari ile 30 gün içinde soruşturma evrakı dikkate alınarak verilir.
Memurluktan çıkarmada, soruşturmayı yapan disiplin amirleri tarafından ilgili dosya memurun bağlı olduğu kurumun yüksek disiplin kuruluna gönderilir. Bu gönderimden başlanarak en fazla altı ay içinde, bahsi geçen kurul tarafından karara bağlanmaktadır. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Kınama Ve Uyarma Cezalarına Nasıl İtiraz Edilir?
Disiplin cezalarına itiraz edilmesi mümkündür. Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezaları için disiplin kuruluna, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası için yüksek disiplin kuruluna itirazda bulunulur. İtiraz için kesin süre yedi gün olarak belirtilmiştir. Eğer yedi gün içinde itiraz edilmezse, disiplin cezaları kesinlik kazanır. İtiraz ile ilgili yapılacak olan inceleme en fazla 30 gün olmalıdır.
Ayrıca bunun dışında idari yargı yoluna, disiplin cezaları ile ilgili başvurulabilmektedir. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Kınama ve Uyarma Cezaları Ne Zaman Silinir?
Disiplin cezası verilmesine konu olan fiillerin işlenildiğinin öğrenilmesinden itibaren uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında bir ay içinde cezai işlem yapılmazsa ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrar.
Memurluktan çıkarma cezası için altı ay içinde cezai işlem yapılmazsa veya bunlar dışında fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde disiplin cezası verilmez ise ceza verme yetkisi yine zamanaşımına uğrar. Verilen disiplin cezaları memura ait olan özlük dosyasına işlenmektedir.
Devlet memurluğundan çıkarma cezası dışında verilen disiplin cezalarının özlük dosyasından silinmesi için talepte bulunmak mümkündür. Uyarma ve kınama cezaları uygulandıktan itibaren 5 yıl, diğer cezaların uygulanmasından itibaren 10 yıl sonra yetkili amire başvurulur.
Bu başvuru ile özlük dosyasında yer alan cezanın silinme talebinde bulunulabilir. Yetkili olan amir memurun sonraki fiil ve davranışlarını göz önüne alarak, memurun isteğini yerine getirme yönünde karar verebilir. | Kınama ve Uyarma Ceza Davası
Diğer makalelerimize Ankara avukat sayfamızdan göz atabilirsiniz.
Kınama ve Uyarma Ceza Davası | Sıkça Sorulan Sorular
İŞLEMİN İPTALİ İSTEMİ – DİSİPLİN SUÇU İLE CEZA ARASINDA ADİL BİR DENGENİN BULUNDUĞUNDAN VE CEZANIN DURUMUN NİTELİĞİNE VE AĞIRLIK DERECESİNE UYGUNLUĞUNDAN SÖZ EDİLEMEYECEĞİ – HÜKMÜN ONANMASI ÖZET: Dahilde İşleme İzin Belgesi kapsamında gerçekleştirilen ithalat konusu malların ihraç edilmek yerine iç piyasaya sunulması ve bu çerçevede gümrük vergileri üzerinden elde edilen haksız kazancın örtbas edilmek istenmesi amacıyla muhtelif firmalara ait Dahilde İşleme İzni kapsamında düzenlenen muhtelif tarih ve sayılı gümrük çıkış beyannameleri kapsamı eşyaların sahte belgelerle yurt dışına çıkarılmış gibi gösterilmeye çalışıldığı, bu kapsamda hazırlanan onbir adet beyannameden sekiz adet beyannamenin davacının BİLGE kullanıcı kod ve şifresi kullanılarak tesis edildiği,
Sekiz adet beyannameden sadece bir tanesinin sahte kaşe, mühür ve imza kullanılarak Gümrük Müdürlüğü’ne sunulduğu, davacının kod ve şifresinin çalışanı gümrük müşavir yardımcısı ……… tarafından kullanıldığı, ……..’in sözkonusu firmalarla bağlantılı şahıslarla çok sayıda telefon görüşmesinin bulunduğunun iletişimin izlenmesi yoluyla tespit edildiği, adı geçenin davacının yanında on yılı aşkın süredir çalışmakta olduğu,
Dava konusu olayla ilgili olarak …..sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada mahkemeye sunulan ……tarihli Bilirkişi Raporunda; dava konusu olayın gerçekleştiği dönemde Gümrük Müşavir Yardımcılarına ayrıca …..kullanıcı kodu ve şifresi verilmediğinden bu ve benzeri durumların önüne geçilmesinin zor olduğu, davacının kullanıcı kod ve şifresi kullanılmak suretiyle sisteme girişi yapılan beyannameler ile ilgili olarak söz konusu firmalar tarafından kendisine verilmiş herhangi bir vekaletnamenin bulunmadığı,
Davacının bahse konu usulsüz işlemlere bilerek ve isteyerek katıldığına ilişkin kullanıcı kod ve şifresinin kullanılması dışında herhangi bir iletişim tespiti, ifade, vb. bulguya rastlanılmadığı, olayı öğrenmesi üzerine …..tarihli dilekçesi ile Gümrük İdaresine başvurarak ilgililer hakkında takibat yapılmasını talep ettiği ve belirtilen nedenlerle davacıya suç atfetmenin yerinde olmadığı hususlarının belirtildiği,
Davacının konu ile ilgili olarak yapılan yargılamada …….sayılı kararı ile yargılanmakta olduğu görevi kötüye kullanmak suçundan beraat ettiği, davacının daha önce almış olduğu bir disiplin cezasının da bulunmaması karşısında; eylemi kendi kullanımına tahsis edilen ve güvenliği kendisi tarafından sağlanan ….kullanıcı kod ve şifresinin başkaları tarafından kullanımına engel olacak gerekli dikkat ve özeni göstermemekten ibaret olan davacıya …..fıkrasının ikinci paragrafına göre geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma cezası verilmiş olup, bu hâliyle disiplin suçu ile ceza arasında adil bir dengenin bulunduğundan ve cezanın durumun niteliğine ve ağırlık derecesine uygunluğundan söz edilemez.
Bu kapsamda; durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre davacının eylemine uyan Gümrük Kanunu’nun …..fıkrasının ilk paragrafına göre cezalandırılması gerekirken, aynı fıkranın ikinci paragrafına göre tesis edilen dava konusu disiplin cezasında hukuka ve disiplin hukuku ilkelerine uygunluk görülmemiştir
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?