Muvazaa ve muvazaalı işlemler, hukukta özellikle aldatma amacıyla yapılan ve gerçek niyetleri gizlemek için taraflar arasında anlaşma yapılan işlemleri ifade eder. İşte bu konuyla ilgili detaylı açıklamalar:
Muvazaalı Satış Nedir?
Muvazaalı satış, borcuna karşılık malını kaybetme riski altında olan bir kişinin, malını gerçekte kaybetmemek için bir tanıdığına satmış gibi yapmasıdır. Bu, gerçek dışı bir işlem olup, tarafların gerçek niyeti üçüncü kişileri aldatmak ve gerçek durumu gizlemektir.
Tapuda Muvazaa Nasıl İspat Edilir?
Tapuda muvazaa ispatı, genellikle yazılı delil gerektirir eğer muvazaalı sözleşme yazılı şekilde düzenlenmişse. Ancak, muvazaanın tarafı olmayan üçüncü kişiler, muvazaa iddialarını her türlü delille, tanık ifadeleri dahil olmak üzere, ispatlayabilir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Davası Kime Karşı Açılır?
Tapu iptal ve tescil davaları, genellikle tapu kaydında malın mülkiyet hakkı sahibi olarak gözüken kişiye karşı açılır. Bu tür davalar, tapu kayıtlarında hileli veya gerçeğe aykırı bir şekilde mülkiyetin değiştiği durumları kapsar.
Muvazaa İspat Yükü Kimde?
Muvazaa iddiasında bulunan taraf, genellikle bu iddiayı ispatlamakla yükümlüdür. Ancak, muvazaa işleminin geçerliliğini iddia eden taraf varsa, ispat yükü bu tarafın üzerine geçer.
Mal Kaçırma Nasıl İspatlanır?
Mirastan mal kaçırma, mirasbırakanın mirasçılarını yoksun bırakmak amacıyla hareket ettiğinin ispatı gerektirir. Bu ispat, tanık ifadeleri, tapu ve noter kayıtları, yazılı belgeler ve görsel ya da sesli delillerle sağlanabilir.
Tapu Satışı Hangi Hallerde Bozulur?
Tapu devri, hileli, yetkisiz veya geçersiz işlemlerin tespiti halinde bozulabilir. Bu tür durumlarda, tapunun iptaline yönelik hukuki işlemler başlatılabilir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptal Davasını Kimler Açabilir?
Tapu iptal davası, saklı pay hakkı sahibi olmayan mirasçılar dahil, mirasçılar tarafından açılabilir. Bu davalar, muris muvazaasına dayalı olarak tapunun iptal edilmesini ve miras paylarına oranla tescilinin sağlanmasını amaçlar.
Muris Muvazaası Davası Hangi Hallerde Açılamaz?
Muris muvazaası davası, mirasçılık sıfatına sahip olmayan kişiler tarafından açılamaz. Alacaklılar için, alacaklarının başka yollarla güvence altında olduğu durumlarda bu tür dava açılamaz.
Muvazaalı Satış Nasıl İspat Edilir – Muvazaalı satış nedir yada taşınmazın tapuda muvazaalı şatışının nasıl ispat edileceği merak konusudur. Aşağıda verilen muvazaalı satış yargıtay kararları bu konuda cevap bulmamızı sağlayacaktır.
Muvazaalı Satışın İspatına Dayanılarak Tapu İptal Davası Nasıl Açılır
Tapu iptal ve tescil Davasında 1994 senesinde resmi nikahlı olarak evlendiklerini, müvekkilinin eşinin yatalak hasta iken … günü vefat ettiğini ve tarafların bu evliliklerinden çocuklarının olmadığını,
Çocuksuz olarak vefat etmesi nedeni ile mirası müvekkili eş ile iki erkek kardeşi arasında paylaşıma konu olacağını, dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak amcasından satın aldığını öğrendiğini, üstelik tapu devir işleminin S. C. tarafından bizzat değil vekili tarafından yapıldığını, S. C.’nin vekil tayin ettiği kişi ise ağabeyi yani davalının babası olan S. C. olduğunu, vekaletnameye istinaden yapılan bu satış işleminin muvazaalı olduğunu,
Tapuda yapılan devir işleminde davaya konu taşınmazın satış bedelinin 53.000 TL olarak gösterildiğini, ancak taşınmazın gerçek emlak piyasa değerinin ise 120.000,00 TL civarında olduğunu, satış bedelinin taşınmazın emlak piyasa değerinin çok çok altında gösterilmesinin dahi yapılan satış işleminin muvazaalı olduğunu gösterdiğini,
Davalının ev hanımı olup çalışmadığını, müvekkilinin Alman uyruklu olması ve ölen eşinden de çocuğunun olmaması nedenleri ile müvekkiline miras bırakmamak için davaya konu taşınmazın devrinin tapuda muvazaalı şekilde gösterildiğini, davaya konu bağımsız bölümdeki taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına ve davanın kabulü ile davalı adına olan tapu kaydının iptali ve tesciline karar verilmesini istemiştir (Muvazaalı Satış Nasıl İspat Edilir).
Muvazaalı Satışın İspatına Dayanılarak Tapu İptal Davasında Davalının Cevap Dilekçesi
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinin evden tahliyesini isteme nedenine dayalı olarak kötü niyetli açılmış bir dava olup dava dilekçesinde muris S. C.’nin muvazaalı olarak müvekkiline aile konutunu devrettiklerini dile getirdiklerini,
Murisin vefatından yaklaşık 8 ay önce dava konusu taşınmazı satması için A. E. olarak bilinen H. A.’ya gezdirip göstermiş, alıcısının çıkması halinde sözleşme yapacağını belirtmiş ve 70.000 TL bedel belirlediğini, bu tarihlerde müvekkilinin babasına da taşınmazın satış işlemleri için vekaletname verdiğini,
Davacının muris yaşarken birlikte taşınmazın satımı konusunda karar aldıklarını, bedeli de beraber aldıklarını, tapu devri için müvekkilinin babasına vekaletname veren murisin kendisi olduğunu, davacı tüm bu kararları murisin kendisi ile birlikte aldıklarını, kiralık ev arayanını da kendisi olduğunu, davacının tüm bu kararları murisin kendisi ile birlikte aldığını, yapılan satış işleminin gerçek olduğunu,
Muvazaa iddiasının kötü niyetli olduğunu, davacının kiralık ev aradığı alıcılara taşınmazı gezdirdiğine dair tanıklar mevcut olup taşınmazın bedelinin muris ve kendisi tarafından müvekkilinden alındığına dair tanıklar mevcut olup tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Muvazaalı Satışın İspatına Dayanılarak Tapu İptal Davasında Yerel Mahkemenin Kararı
Yerel mahkemece davanın kabulü ile taşınmazın tapusunun iptali ile davacının miras hissesi oranında davacı adına tesciline dair verilen karara karşı davalı vekilince; davanın ispatlanamamış olması, bedeller arasındaki oransızlığın tek başına muvazaa delili olamayacağı, ikinci kez ıslah talebinde bulunulmasının yasaya aykırı olması gerekçeleriyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur (Muvazaalı Satış Nasıl İspat Edilir).
Muvazaalı Satışın İspatına Dayanılarak Tapu İptal Davasında İstinaf Kararı
Dinlenen tanık beyanlarına göre murisin gazi maaşı olduğu, taşınmaz satmayı gerektirir bir rahatsızlığı bulunmadığı, ölünceye kadar dava konusu taşınmazda oturmaya devam ettiği, davalının ise ev hanımı olup herhangi bir gelirinin bulunmadığı,
Taşınmaz satın alabilecek maddi gücü bulunmadığı anlaşılmış, her ne kadar bir kısım tanıklar evin satılıp bedelinin ödendiği yönünde beyanda bulunmuşlarsa da murisin ölümü sonrası terekesinden böyle bir para çıkmadığı gibi murisin hayattaki tek taşınmaz malı olan evini satması için hiçbir sebebi bulunmaması,
Davalının taşınmaz bedelini ödediğine dair yazılı bir belge ibraz edilmediği, anlaşılmakla yerel mahkemece verilen kararın usul ve esas yönünden yasaya uygun olması nedeniyle ve ayrıca dosyada davacı tarafın talebini daraltıp hisse oranında tescil istemesi ıslah olarak nitelendirilemeyeceğinden davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği,
Ancak gerekçeli kararda alınması gerekli harç miktarı hususunda yapılan hesaplama hatalı olduğundan harç da kamu düzenine ilişkin olduğundan ve gerekçeli kararın infaza elverişli şekilde veraset ilamına atıfta bulunulmadan yazılmış olması nedeniyle bu hususlarda yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın yerel mahkeme kararının düzeltilerek yeniden hüküm kurularak davanın kabulüne karar verilmiştir (Muvazaalı Satış Nasıl İspat Edilir)
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?