İlamsız İcra Takibi İtiraz, İlamsız İcra Takibi Borca İtiraz Dilekçesi, ödeme emri kendisine tebliğ edilen takibi itiraz edilmek üzere resmi daire olan icra müdürlüğüne ititraz gerekçesinin yazıldığı belgedir.
İlamsız icra davalarında itiraz edilecek üç ayrı nokta vardır. Bunlardan biri yetki ile ilgili bir itirazdır. Diğeri ise varlığı iddia edilen borca binaen yapılan itirazdır.
Bu noktada borçlu taraf zaman aşımı, takas durumu ya da ödemenin zaten yapılmış olduğu ile ilgili bir gerekçe ile itiraz ederek icra takibinin kaldırılmasını talep edebilmektedir. Bir diğer itiraz ise imzaya yapılabilir. İmzanın gerçekliği konusunda yapılan bu itiraz neticesinde ise gerekli inceleme süreci başlatılır.
İcra Davaları ve Dava Süreci Nasıl İşler? İlamsız İcra Takibi İtiraz
İcra takibi alacaklı olan tarafın borçlu kişiden alacaklarını temin edebilmeleri için İcra Müdürlüğü aracılığı ile başlatmış olduğu hukuki davaların neticesinde başlatılan süreçtir. İcra takibi üç ayrı yol ile yapılabilir. Bunlardan ikisi ilamlı ve ilamsız icra takipleri. Diğer bir icra takibi yöntemi ise Kambiyo senede dayalı icra takibidir.
İlamsız icra takibi bir diğer adı ile adi icra takibidir. İcra davalarında eğer alacaklı olduğunu iddia etmekte olan tarafın elinde herhangi bir senet ya da belge olmaması gibi durumlarda ilamsız icra takibi süreci başlar. Ancak ilamsız icra takipleri özellikle kötü niyet besleyen kişiler tarafından sıkça kullanılıyor olduğundan en sıkıntılı süreçlerin bu icra davası tipinde gerçekleştiğinden bahsedebiliriz.
Özellikle ortada var olmayan bir borca ait davalar dahi açılabiliyor. Çeşitli husumetler sonucu alacaklı olduğunu iddia eden taraflar bu durumu kötüye kullanma çabasında olabiliyorlar. Bu gibi davaların içerdiği bu şaibeli durumdan dolayı borçlu olan tarafa çeşitli haklar verilmiştir. Ortada iddia edilen borcun olmadığını söyleyen borçlu tarafın kendini koruyabilmesi adına verilen bu haklardan en önemlisi itiraz etme hakkıdır. Borca itiraz etme hakkı olan tarafın aynı zamanda da inkar tazminatına başvurması söz konusu olabilmektedir.
Ancak ilamsız icra davalarında borçlu olduğu iddia edilen taraf için dengeler ters yöne de kayabilir. Haklı bir neden söz konusu olması durumunda alacaklı bundan zarar değil çıkar da sağlayabilir. İnkar ve itiraz edilmesi durumunda alacaklı olan taraf İcra Tetkik Mercii’ne itirazın kaldırılması yönünde bir başvuru yapabilmektedir.
Ancak İcra Tetkik Mercii’ne itirazın iptali ile ilgili bir başvuru yapabilmek için alacaklının elinde bulunması gereken belgeler vardır. 68. madde ile belirtilmiş olan bu belgelerin olmaması durumunda alacaklının itirazın iptalini talep etmesi gibi bir durum söz konucu olamaz.
Buradaki prosedür alacaklı lehine daha hızlı olarak işlemektedir. Genel mahkemelerde uzun süre zarfında çıkan itiraz iptal kararından çok daha hızlı bir kaldırma kararı İcra Tetkik Mercii tarafından çıkarılır.
Kambiyo senetlerine dayalı icra durumları ise kanun gereği diğerlerinden ayrı bir yerde değerlendirilmiştir. Bu duruma sebep olan ise kambiyo senetlerinin her türünün kıymetli evrak olarak geçerli kabul edilmiyor olmasıdır.
Sadece üç tipi, bono, poliçe ve çekler bu kıymetli evrak arasında sayılarak icra ve haciz yoluna gidilebilir. Ancak bunun haricinde yer alan herhangi bir kambiyo senedi icra ve haciz yolu takibi için yeterli bir belge olarak kabul edilemez.
İlamlı icra takibi davasında ise önce bir mahkeme aracılığı ile ilam alınır ve daha sonra ilama özgü olarak icra takibi başlatılır. Alacaklının elinde bir mahkeme kararı var ise ilamlı icra davalarına başvurulması en mantıklısıdır. Takip talebine ek olarak ilam da eklenir ve 10 yıllık süre zarfı içerisinde ise talep gerçekleşebilir. Bunun dışında bir süre geçmiş ise borçlu tarafa icra emri gönderilmesi zaman aşımı gerçekleştiği için söz konusu olamaz. (İlamsız İcra Takibi İtiraz)
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?