Taksirle Adam Yaralama Suçu | Bir kimsenin vücuduna, taksirle zarar verilmesi durumunda oluşan suç şeklidir. İş kazası veya trafik kazası, doktor hatası veya bunlara benzer sayısı neden olabilmektedir. Bu suç TCK’ da 89. maddede düzenlenmiştir. Burada dikkat çekilen en önemli fark kasten adam yaralama ve taksirle adam yaralama arasındaki farktır.
Taksirle Adam Yaralama Nedir?
Taksirle yaralama olayında özensizlik veya dikkatsizlik gibi davranışlar sonucunda yaralamanın yapılmış olmasıdır. Bu en önemli fark olarak karşımıza çıkmaktadır. Sosyal hayatta her birey, başkalarına zarar vermemek adına dikkatli olmalı ve özenli davranmalıdır. Fakat bazı kimseler için bu sorumluluk çok daha fazladır.
Müteahhit, iş güvenliğine çok daha fazla dikkat etmesi gereken bir grupta yer alır. İş güvenliğinde dikkat edilmeyen veya gözden kaçan bir şey sonrası işçiler yaralanırsa, müteahhit taksirli suç kapsamında sorumlu olmaktadır.
Mağdur olan kişi maddi ve manevi tazminat davası açma hakkına sahiptir. Eğer taksirle yaralama suçu sonrasında, yaralanan kişide ölüm gerçekleşirse, taksirle ölüme sebebiyet verme suçu işlenmiş olmaktadır. | Taksirle Adam Yaralama Suçu
Taksirle Adam Yaralama Suçu Şikayet, Zamanaşımı ve Uzlaştırma
Şikayete tabi olan bir suçtur. Şikayet için bir süre söz konusudur. Bu süre, suçun işlenmesinden ve fail kişinin öğrenilmesinden itibaren altı ayı kapsayan bir süredir.
Eğer suç bilinçli taksirle adam yaralama ise, sadece TCK 89/1’ de yer alan basit hal şikayete tabidir. Diğer maddelerdeki nitelikli haller söz konusu ise şikayete tabi olmaz, savcılık resen soruşturma açar.
Taksirle yaralama suçu için zamanaşımı sekiz yıldır. Fakat belli koşullar ortaya çıkarsa bu dava zamanaşımı süresi on iki yıla kadar çıkmaktadır.
Taksirle yaralama suçu (TCK mad.89 ) uzlaşma gerektiren suçtur. Burada öncelikle uzlaşma sağlanmaya çalışılır. Gereken uzlaşma sağlanamazsa soruşturma ve yargılama devam eder. Fakat öncelik, uzlaşmaya sağlamaya gitmektir. | Taksirle Adam Yaralama Suçu
Taksirle Basit Adam Yaralama Suçunun Cezası
Bu suçun cezası, 3 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası şeklindedir. Mahkeme sanık olan kişiye hapis veya para cezasından birini uygun görecektir.
Fakat hapis cezası uygun görülür ve sanık olan kişiye verilirse, bu ceza paraya çevrilememektedir. | Taksirle Adam Yaralama Suçu
Taksirle Adam Yaralama Suçu, Cezanın Ertelenmesi, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması
Taksirle yaralamaya sebep olan suç için hapis cezası verilmiş ise, bu ceza paraya çevrilemez. Fakat hapis cezasında mahkumiyet için hükmün açıklanması geri bırakılabilir veya ceza ertelenebilir. Bu kararla oluşabilmektedir.
Taksirle adam yaralamada veya bilinçli taksirle adam yaralamada etkin olan pişmanlık durumları yoktur. Bu suçlarda pişmanlık hükümleri etkin bir şekilde var olmamaktadır.
Taksirle veya bilinçli adam yaralama suçunun pek çok nedeni olabilir. Kural ihlalleri, hastane gibi önemli alanlarda steril olmayan koşullar olması, kural ihlallerinin trafik, iş güvenliği gibi önemli alanlarda yapılması gibi sayısız neden mevcuttur. Kimisinde dikkatsiz tutum, özensiz davranış söz konusudur.
Kimisinde ise bilinçli davranışlar sergilenmiştir. Suçun soruşturma aşaması da yargılama aşaması da bir ceza avukatı aracılığı ile takip edilirse, çok daha faydalı olacaktır. | Taksirle Adam Yaralama Suçu
Yargıtay Kararı – Taksirle Öldürme Suçu
TAKSİRLE ÖLDÜRME SUÇU – YAPILAN ALKOL ÖLÇÜMÜNDE SANIĞIN ALKOLLÜ OLDUĞUNUN SAPTANDIĞI VE GÜVENLİ SÜRÜŞ YETENEĞİNİ KAYBETTİĞİNDEN SUÇTAN MAHKUMİYETİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ – HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: Yapılan alkol ölçümünde sanığın 111 promil alkollü olduğunun saptandığı, bu kapsamda sanığın güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği halde, beraatine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, bozmayı gerektirmiştir. Hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Diğer Makaleler için Ankara Avukat Sayfasını ziyaret edebilirsiniz. | Taksirle Adam Yaralama Suçu
Taksirle Adam Yaralama Suçu | Sıkça Sorulan Sorular
TAKSİRLE ÖLÜME VE YARALANMAYA NEDEN OLMA SUÇU -DEĞERLENDİRMEDE ARACIN UZUNLUĞU YOL KOŞULLARININ GÖZ ÖNÜNE ALINMADIĞI TANIĞIN DİNLENMEDİĞİ VE SANIĞIN ARACININ TAKOMETRE SONUÇLARININ İNCELENMEKSİZİN VERİLEN KARARIN USUL VE YASAYA AYKIRI OLDUĞU ŞEKLİNDEKİ VE SAİR İSTİNAF TALEPLERİNİN YERİNDE OLMADIĞI ÖZET: Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, cezanın kanuni bağlamda uygulandığı, bu nedenle katılanlar vekilinin “Olayda bilinçli taksir koşullarının oluştuğu ve TCK’nın 62. maddesi gereğince indirim yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu” şeklindeki ve sanık müdafiinin “Değerlendirmede aracın uzunluğu, yol koşullarının göz önüne alınmadığı,
Tanık F. K.’ın dinlenmediği ve sanığın aracının takometre sonuçlarının incelenmeksizin verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu” şeklindeki ve sair istinaf taleplerinin yerinde olmadığı görülmekle CMK.nın 280/1-a maddesi uyarınca istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?