Ticareti Terk Suçu ve Cezası Nedir? Ticareti terk olarak bilinen ve işlenen suç İcra ve İflas Kanun tarafından düzenlenmektedir. Kanunda yer alan 44 numaralı madde gereğince bu düzenleme yapılmıştır ve suçlu olan kişi 15 gün içerisinde sicilini bildirmek ve bu alanda mal hakkında beyanda bulunmak zorundadır.
Eğer suçlu olan kişi mal beyanında bulunmazsa ya da herhangi bir eksiklik mal beyanında tespit edilirse, kişi en az üç ay en fazla bir yıl hapis cezası alır. | Ticareti Terk Suçu ve Cezası
Ticareti Terk Suçu Nedir?
Ticareti Terk Suçu hapis cezası, alacaklı kimse tarafından şikayet edildiği takdirde suçluya verilir.
Bu suç işleyen cezalının en esas nedeni ise, ticareti terk etmesi ve alacakları kimseleri zarar uğratmasıdır. Aynı zamanda ticareti terk etmekle kalmayıp bir de kurtulma mücadelesi vermek de cezaya tekabül eder. | Ticareti Terk Suçu ve Cezası
Ticareti Usulüne Aykırı Terk Etmenin Cezası
İcra ve İflas Kanununda yer alan 44. Madde soncunda mal beyanında bulunmak zorunlu bir husustur. Eğer suçlu kimse mal beyanında bulunmuyorsa ya da yanlış bir malı gösteriyorsa, haciz ya da iflas tarzında bir şikayet ön görülür.
Bu şikayetin üzerine İcra mahkemesi harekete geçerek 3 aydan bir yıla kadar süren bir hapis cezası verir. | Ticareti Terk Suçu ve Cezası
Ticareti Terk Suçu ve Cezası
Ticareti terk edenler ceza İcra mahkemesi tarafından veriliyor. İcra mahkemesinin gördüğü işler ile diğer mahkemelerin gördüğü işler birbirine karıştırılamaz. Bu konuyla alakalı işlerin davalarına yalnızca İcra Mahkemesi tarafından bakılıyor.
Yetkili olan ve davaya bakan İcra mahkemesi ise yalnızca icranın tutulduğu alandaki mahkemedir. Ticareti terk suçu işleyenler için geçirilmesi gereken şikayet vakti, eylem yapıldıktan sonra üç ay ile bir sene arasındadır.
Ticareti terk eden kişilerin en az iki hafta içerisinde şikayetini bildirmesi gerekiyor. Kayıtlı bulundukları alana ait ticaret sicillerini, aktif ve pasif isimleri ve adresleri göstermekte olan bir beyanda bulunmaları gerekiyor.
Bu beyan ise gazete ve ilan ile kişilere bildirilir. İlanların masraflarını da beyanda bulunanların ödemesi şarttır ve ödemedikleri durumda ilan kayda geçmemektedir. Mal beyanında bulunulan taraflar ise derhal durumu ve kayıtları tapu sicil dairelerine bildirirler. Türk Patent Enstitüsü’ne de bildirmek gerekir.
Bildiriler üzerine sicil kayıtları işlenir ve en az iki ay süresince şerhi verilir. Bu durum aynı zamanda Türkiye Bankalar Birliğine’de bildiriliyor. Mal beyanında bulunmak zorunlu bir durumdur ve mal beyanında bulunmayanlara ya da değerlerini eksik verenlere hapis cezası şart olunur.
Diğer makalelerimize Ankara avukat sayfamızdan göz atabilirsiniz. | Ticareti Terk Suçu ve Cezası
Ticareti Terk Suçu ve Cezası | Sıkça Sorulan Sorular
TİCARETİ USULÜNE AYKIRI TERK ETMEK ALACAKLIYI ZARARA UĞRATMAK İÇİN MEVCUDU EKSİLTMEK SUÇLARI.
MAHKEMECE ALINAN BİLİRKİŞİ RAPORUNDA ŞİRKETİN AKTİFLERİNİN PASİFLERİNİ KARŞILADIĞI BELİRTİLMESİNE RAĞMEN VE YARGITAY İÇTİHATLARINDA DİĞER İCRA SUÇLARI OLUŞMADIĞI TAKDİRDE BU SUÇUN OLUŞABİLECEĞİ BELİRTİLMESİNE GÖRE HANGİ GEREKÇELERLE BU SUÇUN OLUŞMADIĞI AÇIKLANMADAN BİLİRKİŞİ RAPORUNA NİÇİN İTİBAR EDİLMEDİĞİ BELİRTİLMEDEN YETERSİZ GEREKÇEYLE BU SUÇ YÖNÜNDEN BERAAT KARARI VERİLDİĞİ.
ÖZET: Ticari işletmede yöneticinin kasten alacaklıyı zarara uğratması suçu yönünden bu suçun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup,
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda şirketin aktiflerinin pasiflerini karşıladığı belirtilmesine rağmen ve Yargıtay içtihatlarında diğer icra suçları oluşmadığı takdirde bu suçun oluşabileceği belirtilmesine göre, hangi gerekçelerle bu suçun oluşmadığı açıklanmadan, bilirkişi raporuna niçin itibar edilmediği belirtilmeden yetersiz gerekçeyle bu suç yönünden beraat kararı verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
TİCARETİ TERK SUÇU – HÜKÜMDEN SONRA YÜRÜRLÜĞE GİREN KANUN DEĞİŞİKLİĞİ – ATILI SUÇUN UZLAŞMA KAPSAMINA ALINDIĞI – UZLAŞTIRMA İŞLEMLERİ YERİNE GETİRİLDİKTEN SONRA SANIĞIN HUKUKİ DURUMUNUN YENİDEN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREĞİ.
ÖZET: Hükümden sonra yürürlüğe giren kanun değişikliği ile ticareti usule aykırı terk etme suçunun da uzlaşma kapsamına alınmış olması karşısında uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekir.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?