Ziynet Eşyalarının Aynen İadesi | Günümüz modern toplum anlayışı çerçevesinde çok eski tarihlerden gelen bir gelenek olarak da sürdürülmekte olunan. Evlilik dolayısı ile kadına hem aileler hem de yakın çevresi tarafından takılan ziynet eşyaları, kadınların en önemli güvencelerinden birisini oluşturmaktadır.
Evlilik dolayısı ile kadına takılmış olan ziynet ürünlerinin emanet şekilde takılmış olduğu konusunda. Kadının bir kabulünün olmaması durumunda evlilik esnasında kadına takılmış olan ziynet eşyaları hangi taraftan ya da kimden geldiği fark etmeksizin ona bağış edilmiş olarak kabul edilir ve onun kişisel malı özelliği taşımaktadır.
Bu noktada modern hukuk sistemi dahilinde Yargıtay’a gelen dava konuları arasında ziynet eşyalarının aynen iadesi çok sık şekilde görülüyor. Özellikle de evliliklerde yaşanan ziynet eşyalarının alınması üzerine eş tarafından ya da ziynet eşyalarına ilişkin olarak diğer konular ışığında koca tarafından söz konusu davaların Yargıtay aracılığı ile açıldığı görülebilmektedir.
Yargıtay söz konusu olan ziynet eşyalarının, normal şartlar içerisinde ve yaşamın normal akışı içerisinde. Kadın üzerinde yer alan, saklanabilmekte olan ve götürülebilen özelliklerde eşyalar olduğunu kabul ediyor. Bu çerçevede de ziynet talebinde bulunan kadının, ziynetlerin koca tarafında kaldığını ya da götürülmesi konusunda koca tarafından engel teşkil edilmekte olduğunu ispat etme ile yükümlü olarak gösterilir.
Koca tarafından ziynet eşyalarının mevcut olduğunun kabul edilmesi durumunda ise mutlak suret ile ispatını gerçekleştirmek ile yükümlü kılınmaktadır. Ziynet eşyalarının düğün masrafları, balayı masrafları ve ev eşyası alımı gibi konulara ilişkin olarak. Bozdurulması da evliliklerde sıklıkla görülen durumlardan birisidir.
Ancak bu noktada kanun koyucu tarafından evliliklerde söz konusu olan ziynet eşyalarının düğün ve balayı masrafları, ev eşyası alımı veya evin diğer gereksinimlerine yönelik olarak kullanımı hedefi ile bozdurulması ve kullanılması durumunun yalnızca kadının isteği ve vereceği onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulabilmesi ve gereksinimlere yönelik olarak kullanılması gerekir.
Ayrıca söz konusu durumlarda koca tarafından mevcut ziynet eşyalarının. Bu belirtilmiş olan durumlara ilişkin olarak harcanmış olduğuna ilişkin olarak kanıtlamada bulunması gerekliliği oluşmaktadır.
Ziynet Eşyalarının Geri Verilmesi
Evliliklerde evin gereksinimlerinin karşılanabilmesi amacı ile bozdurulmuş olan kadının. Ziynet eşyalarının kadının rızası ve onayı ile iade koşulu bulunmadan verildiğinin koca tarafından ispatının gerçekleştirilmesi zorunluğu bulunmaktadır. Koca tarafından söz konusu ziynet eşyalarının iade koşulu olmadan kadının rızası ve onayı ile verildiğinin ispatlanamaması durumunda ziynet eşyalarının ayni şekilde eşe iadesinin gerçekleştirilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
Evi terk etmiş olan ya da kendi isteği ile evden ayrılmış olan kadının ziynet eşyalarını da yanında götüreceğini öngören.
Yargıtay tarafından şiddete maruz kalmak sureti ile dövülerek, zorla evden atılan ve buna benzer nedenler ile evi terk etmek durumunda bırakılan kadının ise ziynet eşyalarını yanında götüremeyeceğini bu durumda ziynet eşyalarının kadında olduğunu kocanın ispatlaması zorunluluğu bulunmaktadır.
Ziynet Eşyalarının Aynen İadesi Yargıtay Kararı
T.C. YARGITAY 4.Hukuk Dairesi Esas: 2014/11950 Karar: 2015/9890 Karar Tarihi: 16.09.2015 – Ziynet Eşyalarının Aynen İadesi
ZİYNET EŞYALARININ AYNEN İADESİ İSTEMİ. DAVALININ DAVACIYA AİT BİLEZİKLERİ İADE ETTİĞİNE İLİŞKİN SAVUNMASI OLUP OLMADIĞI. HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ
ÖZET: Dava, ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin ödetilmesi istemine ilişkindir. Dosyada bulunan … ve … tarihli duruşma tutanaklarından; davalının, dava konusu altınları davacının rızası doğrultusunda borçlarını ödemek için sattığına ilişkin beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalının, bu şekildeki ikrarı kendisini bağlayacağından, aldığı bilezikleri iade ettiğinin ispatı da kendisine aittir.
Davalının davacıya ait bilezikleri iade ettiğine ilişkin savunması sözkonusu olmayıp tüm dosya kapsamına göre davacıya ait ziynet eşyalarının davalıda kaldığının kabulü ile, alacağın kapsamının belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davalının altınları borç ödemek için bozdurduğuna ilişkin beyanı nazara alınmadan karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Bir diğer önemli yazımız olan Anlaşmalı Boşanma Davası Nasıl Açılır başlıklı makalemizde Anlaşmalı Boşanma Davası Nasıl Açılır hakkında bilgiler verilmektedir. Ankara avukat
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?