Torunla Şahsi İlişki Tesisi | Ankara Avukat, Boşanma Avukatı, Miras Avukatları Ankara

Ankara Avukat

ANASAYFA

Torunla Şahsi İlişki Tesisi

Torunla Şahsi İlişki Tesisi

Torunla Şahsi İlişki tesisi konusu, TMK 182. madde; mahkeme tarafından boşanma veya ayrılık kararı verilirken imkan bulundukça ana ve baba dinlenir ve sonrasında çocuk vesayet altındaysa vasisi ve vesayet makamının düşüncesi alınır. Tüm bu işlemlerden sonra ana ve babanın hakları ve çocuk ile olan ilişkileri düzenlenir.

Velayetin kendisine verilmeyen eş ile çocuk ilişkisi düzenlenirken, çocuğun birtakım yararları esas tutulmaktadır. Bunlar özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararlar olmalıdır.

Torunla Şahsi İlişki Tesisi Nedir?

MK mad. 325, I kapsamında, olağanüstü durumlar mevcutsa, çocuğun menfaat ve yararına uygun düşülen ölçüde, diğer kişilere ve özellikle de hısımlara çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı tanınabilmektedir.

Torunla Şahsi İlişki Tesisi Nasıl YapılırBahsedilen ilişkinin kurulmasında çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak açısından yararları esas alınır. Ana ve baba dışında olan kişiler de boşanma durumunda, çocukla ilgili olarak aralarında kişisel ilişki kurulması yönünde talepte bulunabilirler.

Bahsi geçen kişisel ilişkinin kurulabilmesi için, ilgili kişinin talebine ihtiyaç vardır. Mesela, bu hüküm gereğince büyük anne ve büyük babalar torunlarıyla kişisel ilişki kurabilmektedir. Ancak MK 325. madde gereğince, üçüncü bir kişi ile çocuk arasında kişisel bir ilişki kurulabilmesi için, olağanüstü durum şartı söz konusudur.

Yani üçüncü kişiyle çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının haklı olacağı bir yakınlık olmalıdır. Bahsedilen olağanüstü duruma örnek olarak;

Birbirlerinden ayrı şekilde yaşayan kardeşler arasında ilişki kurulması,

Çocuğun uzun zaman boyunca yanlarında yetişmiş olduğu bakıcı aile ile arasında kişisel ilişki kurulması,

Boşanma eyleminden sonra çocuğun üvey babası ile arasında kişisel ilişki kurulması,

Biyolojik anne babayla evlatlık olarak verilen çocuk arasında ilişki kurulması halleri gösterilebilir.

Hısımlar Torunla Şahsi İlişki Tesisi Nasıl Kurulur?

Kanaate göre anne veya babanın sağ olması durumunda, çocukla kişisel ilişki hakkı hısımlar için yoktur. Hısımlar bu ilişkiyi kullanırken, kendi taraflarında bulunan anne veya baba aracılığından fayda sağlayacaklardır.

Kişisel ilişki kurulması öngörülen grubun çok geniş tutulması büyük sakıncalar ortaya koymaktadır. Davacı konumunda olan büyük baba ve büyük anne, dayı, teyze, hala ve amca kendi taraflarındaki anne ve babaya tanınmış olan kişisel ilişkiyle sınırlı kalarak ve tanınan ilişkinin kapsamı doğrultusunda çocukla kişisel ilişki kurabilirler.

Çocukla kurulacak olan kişisel ilişki, gelenek ve görenekler uygunluğunda ve çocuğu oradan oraya dolaştırmamak şartıyla gerçekleşmelidir.

Torunla Şahsi İlişki Tesisi Nasıl Kurulur?

Kendi tarafına velayet verilmemiş olan tarafın, büyük baba ve büyük annelerle olan kişisel ilişkiyi düzenleyen bir hüküm yoktu. 18.11.1959 tarih 12/29 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Umumi Heyet kararına göre; büyükanne ve büyükbabanın torunları ile arasında kişisel ilişki kurma hakkı aslında velayet ilişkisinden kaynaklanmamaktadır.

Bu ilişkinin kurulması, tedbir niteliği taşır. Çünkü çocuğun büyükbaba ve büyükanne ile ilişkisinin sürüyor olması, çocuğun gelecek çıkarları için oldukça önemlidir.

Çocuk büyükanne ve büyükbaba için ilerde mirasçı olacaktır. İlgili hükme göre;  büyükanne ve büyükbaba ile torun arasında bir ilişki kurulacaksa, bu ilişki çocuğun manevi ve ahlaki yönden gelişmesine olumlu katkı sağlamalıdır.

Çocukla Şahsi İlişki Nasıl Kurulur

Torunla Şahsi İlişki Tesisi

4721 Sayılı TMK 325. maddeye göre; olağanüstü durumlar gündeme gelmişse, çocuk menfaatine uygun olan ölçüde kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere ve özellikle de hısımlara tanınmaktadır. Yargıtay içtihadı bu madde ile oldukça genişlemiştir.

18.11.1959 tarih 12/29 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Umumi Heyet kararı doğrultusunda büyükanne ve büyükbabanın torunları ile kişisel ilişki kurma konusundaki hakları, 4721 sayılı TMK 325. maddeden farklılık göstermekte ve bu haliyle yürürlükte yer almaktadır.

TMK 325. madde, hısımlarla çocuk arasında kişisel ilişki kurulma durumunu olağanüstü hallerin varlığına şart olarak bağlamıştır. Fakat söz konusu içtihatta böyle bir koşul ve bağlayıcılık yoktur. Çocuğun üçüncü şahıslarla kişisel ilişki kurma sebepleri ile hısımlarla kişisel ilişki kurma sebepleri birbirinden oldukça farklı olmalıdır. Torunla Şahsi İlişki Tesisi konusunda avukat ve danışmanlık alınmasını öneriyoruz.

Üçüncü Kişilerle Kişisel İlişki Nasıl Kurulur?

Bahsi geçen ilişki durumu yani üçüncü şahıslar için olan ilişki kurma, velayet hakkından kaynaklı olan bir ilişki olmamaktadır. Üçüncü kişilerle kişisel ilişkinin iki koşulu söz konusudur. İlk koşul, olağanüstü koşulların olmasıyken diğer koşul çocuğun çıkarları düşünüldüğünde bu ilişkinin gerekmesidir.

Örneklemek gerekirse, çocuğa çok büyük meblağda mal varlığı bırakan ya da vasiyet eden kişinin çocukla bazı zamanlarda birlikte olma arzusu anlayışla karşılanmalıdır. Ancak kurulan kişisel ilişki, çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak gelişimine uygun olmalı, aykırı bir içerikte olmamalı ve çocuğun oradan oraya dolaştırılması niteliği taşımamalıdır.

Akraba ile Çocuğun Kişisel İlişki Kurulmasında ki Sınır Nasıl Belirlenir?

4721 sayılı TMK 324. maddeye göre;  ana ve babadan her biri, bir diğeriyle çocuk arasında kurulan ilişkiyi asla zedelememelidir. Çocuğun eğitilmesini ve yetiştirilmesini engelleyecek şeylerden kaçınması gereklidir.

Eğer kişisel ilişki neden ile çocuğun huzuru zarar görür ve tehlikeye uğrarsa veya ana-baba ilişki kurma haklarını öngörülmüş olan yükümlülükler doğrultusunda değil de bu yükümlülüklere aykırı olarak kullanırsa kişisel ilişki hakkı reddedilebilir ya da ellerinden alınabilir. Bununla birlikte çocukla ciddiyet içinde ilgilenmezler veya başka önemli sebepler ortaya çıkarsa kişisel ilişki kurma hakkı yine reddedilebilir ya da bu hak kendilerinden alınabilir.

Kişisel ilişkinin sınırları ilgili madde ile belirlenmiş ve uyulması gereken noktalar açıklanmıştır. Velayet bulunan taraf diğer tarafın kişisel ilişki hakkını engellememekle, her iki taraf da çocuğun çıkarlarını ön planda tutmakla yükümlüdür.

Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru bozulmamalı, ana ve baba kişisel ilişki kararına saygılı yaklaşmalı ve kişisel ilişki kararını uygulanırken gerekli ortamın sağlanmış olması lazımdır.

Çocukla kişisel ilişki hakkı elinde olan taraf, çocukla ciddi şekilde ilgilenmelidir. Bunlar yapılmaz, başka önemli sebepler ortaya çıkar ve bu durum anlaşılırsa, kişisel ilişki kurma hakkı ilgili tarafın elinden alınabilir. Torunla Şahsi İlişki Tesisi konusunda avukat ve danışmanlık alınmasını öneriyoruz.

Çocuğun Akrabalar ile Kişisel İlişki Değişir Mi?

Eğer koşullar değişmişse, kişisel ilişki de değişebilmektedir. . Örneklemek gerekirse, taraflar aynı şehirdeyken ayrı şehirlere taşınıyor olsunlar.

Velayete sahip olmayan taraf her defa başka bir şehre giderek çocukla kişisel ilişki kurmaya çalışmaktadır. Bu durum onun tüm yaşantısını altüst edecek nitelikteyse, kişisel ilişki yeniden düzenlenebilir. İlgili tarafın bunu isteme hakkı vardır.

Çocukla Şahsi İlişki Kurulması Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?

Boşanma veya evlilik butlanı kararında ya da babalık davası söz konusu olduğunda velayet verilmemiş olan taraf için kişisel ilişki düzenlemesi yapılmamışsa, kişisel ilişki ayrı bir davayla düzenlenebilmektedir.

Aynı şekilde evlilik dışı doğum olmasına rağmen tanıma davasında veya af kanunları gereği babasıyla nesep ilişkisi ortaya çıktığı halde velayetin düzenlenme davası esnasında kendisine velayet verilmemiş olan taraf için kişisel ilişki düzenlemesi yapılmamışsa, kişisel ilişki yine ayrı bir davayla düzenlenebilmektedir.

4721 sayılı TMK 324. maddeye göre; kişisel ilişki ile alakalı olarak yapılan tüm düzenlemelerde çocuğun oturmuş olduğu yer mahkemesi de yetkili olmaktadır. Aynı kanun 19. maddeye göre; yerleşim yeri tarif edilmiştir.

Buna göre yerleşim yeri, sürekli kalma niyeti düşünülerek oturulan yer olarak tarif edilmiştir. Yani çocuğun oturduğu yer kavramıyla yerleşim yeri kavramı, farklı iki anlam ortaya koymaktadır. Oturulan yerden kasıt, geçici şekilde kalınmış olan yer anlamındadır.

Kişisel ilişki ile ilgili davalar, çocuğun orada oturma şartıyla her yerde açılabilmektedir. Konuyla ilgili olarak görev yapan mahkeme, Aile Mahkemesi‘dir. Eğer bir yerde Aile Mahkemesi yoksa Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olur. Çünkü Asliye Hukuk Mahkemesi, aile hukukundan kaynaklı olarak ortaya çıkan davalara bakmakla görevlidir. Çocuk velayet davaları ve Torunla Şahsi İlişki Tesisi konusunda avukat ve danışmanlık alınmasını öneriyoruz.

4.617 Görüntülenme

SORULAR

  1. Mevlüde M. dedi ki:

    Benim konum bayağı uzun ve karışık hem eşim hemde kayınpederin dava açtı ve tüm mahkeme masraflarını da bana yıkmaya çalışıyorlar sizinle nasıl iletişime gecebilirim

  2. Kader Taş dedi ki:

    Merhabalar
    Gelinimin aşırı kıskançlığı nedeniyle
    2 yaşındaki torunumu bana sevdirmiyor sevdirsede sürekli müdahale ediyor
    Torunumla doğru düzgün diyalog kurmakta güçlük çekiyorum torunumla bire bir vakit geçirmek için nasıl bir yol izlemeliyim
    Not: gelinimle oğlum ayrı değiller

AVUKATA SORU SOR

 

BİZE ULAŞIN

İletişim Bilgileri

AV.İLKAY UYAR KABA

AV.İLKAY UYAR KABA

  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
Telefon WhatsApp