Eşe kısıtlama davası nasıl açılır? İşte Savurgan Kötü Yönetim ve Aldatan Eşe Kısıtlama Davası Emsal Karar

Eşe kısıtlama davası nasıl açılır? İşte Savurgan Kötü Yönetim ve Aldatan Eşe Kısıtlama Davası Emsal Karar
Eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması, evlilik birliğini maddi zararlardan koruma amacı taşıyan önemli bir hukuki süreçtir. Bu süreç, aile mahkemeleri aracılığıyla yürütülür ve eşlerin maddi güvenliğini sağlamayı amaçlar.

Eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması, evlilik birliği içerisinde önemli bir hukuki prosedürdür. Bu prosedür, eşlerden birinin diğerine karşı finansal zarar verebilecek davranışlarda bulunması durumunda, malvarlığının korunması amacıyla devreye girer. İşte bu süreçle ilgili önemli hususlar detaylandırılmıştır:

Eşin Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması Nedir?

Eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması, evlilik birliği içinde, bir eşin malvarlığı üzerindeki tasarruf hareketlerinin, diğer eşin veya aile bireylerinin maddi güvenliğini tehlikeye atabilecek durumlarda, yasal olarak sınırlandırılması işlemidir. Bu süreç genellikle Aile Mahkemeleri tarafından yürütülür ve amacı, evlilik birliğini maddi zararlardan korumaktır.

Eşlerden Biri Neden Diğerinin Tasarruf Yetkisini Kısıtlamak İster?

Bir eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebi genellikle, o eşin malvarlığını kötü yönetmesi, savurganlık yapması veya aile bütçesini tehlikeye atacak riskli finansal davranışlarda bulunması gibi durumlarda ortaya çıkar. Bu tür bir talep, evlilik birliğinin maddi güvenliğini sağlamak ve olası bir maddi çöküşün önüne geçmek amacıyla yapılır.

Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanmasının Hukuki Süreci Nasıldır?

Eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması süreci, ilgili eşin talebi üzerine, yargı yoluyla gerçekleşir. Bu talep, aile mahkemesinde dava açılarak ileri sürülür. Mahkeme, talebi değerlendirir ve eğer eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanmasını gerektirecek şartlar varsa, ilgili kararı verebilir.

Eşin Rızası ve Tasarruf İşlemleri Nelerdir?

Eşin tasarruf yetkisinin kısıtlandığı durumlarda, tasarruf işlemleri için diğer eşin rızası aranır. Bu rıza, işlem öncesi, işlem sırasında veya işlem sonrasında verilebilir. Ancak, özellikle sonradan onay verilen durumlarda, bu onayın hukuki güvenlik gözetilerek hızlı bir şekilde verilmesi gerekir.

Eşin Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanmasının Amacı Nedir?

Yeni Medeni Kanun'a göre, eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması, evlilik birliğinin korunması amacını taşır. Bu süreç, özellikle aile konutu gibi önemli malvarlığı değerlerinin korunması için gereklidir. Eşlerden birinin yanlış yatırımlar yapması sonucu ailenin maddi olarak zarar görmesini engellemek bu sürecin temel amaçlarındandır.

Hangi Durumlarda Eşin Tasarruf Yetkisi Kısıtlanır?

Eşin tasarruf yetkisi, aile ekonomisini tehdit eden durumlarda kısıtlanabilir. Bu, genellikle aile varlığının tehlikeye atıldığı, ailenin maddi geleceğinin zarar görebileceği hallerde uygulanır. Aile bütçesini riske atan, çocukların ve diğer eşin ekonomik geleceğini tehlikeye atan davranışlar bu süreci tetikler.

Eşin Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması Talebi Kimler Tarafından Yapılabilir?

Bu talep, maddi zarar gören veya görebilecek olan eş tarafından yapılabilir. Mahkeme, bu talebi değerlendirir ve eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanıp kısıtlanmayacağına karar verir. Talep, genellikle aile bütçesinin korunması ve maddi zararın önlenmesi amacıyla yapılır.

Eşin Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması Kararı Ne Zaman Kalkar?

Eşin tasarruf yetkisinin kısıtlanması kararı, ailenin maddi güvenliğinin tekrar sağlanması, riskli finansal davranışların sona ermesi veya mahkeme kararıyla kaldırılabilir. Bu süreç, evlilik birliğinin maddi bütünlüğünün korunması için geçici bir önlem olarak değerlendirilebilir.

Savurgan ve Aldatan Babaya Kısıtlama Davası Nasıl Açılır?

Ailesiyle ilgilenmeyen, savurgan tutum sergileyen, başka bir kadınla evlilik dışı ilişki yaşayan, ailesinin de hakkı bulunan mal varlığını idare edemeyen baba, anne ve oğlunun açtığı davayla karşı karşıya kaldı.

Kocaeli'de yaşanan olayda, ailesine karşı sergilediği tutum ve tavırlar ile babalık vazifesini yerine getirmediği iddiasıyla bir baba, oğlu ve eşi tarafından dava edildi. Ailenin ortak olarak sahip olduğu gayrimennkuller, banka hesapları ve çeşitli gelirleri üzerinde kısıtlama istemi ile açılan dava Kocaeli 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından reddedildi. Konunn aile mahkemesinin alanına girdiği gerekçesiyle reddedilen dava anne ve oğlu tarafından temyize götürüldü.

Yargıtay Yerel Mahkemenin Kararını Bozdu

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, anne ve oğlunun talebini doğru buldu ve kararı bozarak, Kocaeli 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne iade etti. Yargıtay verdiği bozma kararına gerekçe olarak Türk Medeni Kanunu'nun 406. maddesine uygun değerlendirme yapılmadığı yorumunda bulundu.

Yargıtay’ın gerekçeli kararın şu ifadelere yer verildi: "Vesayet hakkındaki hükümlerin kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece re'sen araştırma yapılabileceği de gözetilerek, Türk Medeni Yasası'nın 406. maddesinde yer alan hususlar yönünden re'sen ve tarafların gösterecekleri delillerin toplanıp değerlendirilmesi yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi yerine, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi doğru görülmemiştir." Yerel mahkemede yeniden görüşülecek davada, anne ve oğlunun iddiaları araştırılacak talebin kabulüne ya da reddine karar verilecek.

Türk Medeni Kanunu'nun 406. Maddesi Ne Diyor?

"Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya mal varlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır"

Bu haber toplam 273 defa okunmuştur
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05 CEP: 0 545 229 25 05 ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara