Kefilliğin İptali Davası - Kefilliğin Sona Ermesi Nasıl Olur? Kefilliğin İptali Davası Nasıl Açılır?
Kefillik, bir kimsenin başkasının borcunu ödeme taahhüdünde bulunması anlamına gelir ve önemli hukuki sonuçlar doğurabilir. Kefillikle ilgili sıkça sorulan soruların yanıtları şu şekildedir:
1. Kefillik Nasıl İptal Edilir?
Kefillik, borçlu borcunu ödediğinde veya 10 yıl süreyle zamanaşımına uğradığında iptal edilir. Ayrıca, eş izni olmaksızın yapılan kefalet sözleşmeleri geçersiz sayılabilir.
2. Kefillikten Vazgeçme Nasıl Olur?
Kefil, borç doğmadan önce veya kefaletin iyi niyetle verilmediğinin anlaşılması gibi durumlarda kefaletten dönebilir ve vazgeçebilir. Bu durumda borçlu yeni bir kefil bulmak zorunda kalır.
3. Kefillikten Vazgeçilebilir mi?
Evet, kefillikten vazgeçilebilir. Kefilin mali durumunun kötüleşmesi, kefaletin iyi niyetle verilmediğinin anlaşılması, veya kefil alacaklıya bildiri yazarak borç doğmadan önce kefaletten dönebilir.
4. Kefillik Ne Zaman Düşer?
Her türlü kefalet, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren 10 yıl geçmesiyle kendiliğinden düşer. Bu süre, kefaletin uzatılmadığı ya da yeni bir kefalet verilmediği takdirde geçerlidir.
5. Kefillik Hangi Durumlarda Düşer?
Türk Borçlar Kanunu'na göre, bir gerçek kişi tarafından verilen kefalet, on yılın geçmesiyle kendiliğinden ortadan kalkar. Bu süre içinde borç ödenmiş veya zamanaşımına uğramışsa kefillik düşer.
6. Kefil Borcu Ödemezse Ne Olur?
Kefil, asıl borçlu borcunu ödemezse, borcun tamamından ve yasal sonuçlarından sorumludur. İki taksitin ödenmemesi sonrası geçen ek süre sonunda, yani toplamda 90 gün sonra, kefil için de yasal takip süreci başlar.
7. Kontratta Kefilin Sorumluluğu Nedir?
Kefil, alacaklıya karşı borçlunun borcunu ifa etme sorumluluğunu üstlenir. Kefalet sözleşmesi ile borçlunun borcunu ödememesi halinde, alacaklıya karşı kişisel olarak sorumlu olur.
8. Kefil Borçtan Nasıl Kurtulur?
Kefil, asıl borç sona erdiğinde borcundan kurtulur. Borç ifa edilmiş, zamanaşımına uğramış veya başka bir sebeple sona ermişse, kefilin sorumluluğu da sona erer.
9. Kefil Olan Kişi Asıl Borçluyu İcraya Verebilir mi?
Eğer kefil, borcunu yerine getirdiği için asıl borçluya rücu etme hakkını kaybetmemişse, alacaklıya ödeme yaptıktan sonra asıl borçluya karşı rücu hakkını kullanabilir.
10. Kefil Nelerden Sorumludur?
Kefil, asıl borç, borçlunun temerrüdünün yasal sonuçları, takip ve dava masrafları, rehin haklarının devri gibi buna bağlı hak ve borçlardan, akdi faizler dahil olmak üzere kefalet belgesinde belirtilen azami miktar kadar sorumludur.
Kefilliğin İptali Kefilliğin Sona Ermesi Düşmesi - Kefil Olmak Nedir? Kefaletten Nasıl Kurtulunur?
Bilindiği gibi, son yıllarda kişilerin bankalarla olan ilişkisi ve ilişiği olanların sayısı devasa bir artış göstermiştir.
Bunda, hem bankaların artık daha güvenilir bir hukuk sistemi ile karşı karşıya olmasından kaynaklanan bir “güven ortamı”nın varlığı, hem de ekonomik yatırımların evrensel düzeyde artık bir profesyonel “desteği” zorunlu kılması gibi durumlar pay sahibidir.
Kefalet İlişkisinin Sonuçları Nedir?
Türkiye’de de bankalara olan güven artmış, bunun neticesinde de bankaların muhatap olduğu kişi sayısında gözle görülür bir artış meydana gelmiştir. Ancak, durum yalnızca bundan ibaret kalmamaktadır. Bankalar, bireylere öncelikle bir “kredi” hizmeti sunmaktadır.
Yani, para üzerinden para kazanmaktadır. Kişilere, yatırım yapmaları ya da başka türlü işlerde kullanması adına bir miktar para vermekte; bu parayı belirli bir vade içerisinde geri almaktadır. Fakat, geri aldığı para miktarı ile, borç verdiği para miktarı arasında “faiz” oranından kaynaklanan bir fark bulunmaktadır. Kefillik durumu, bankaların borçlularını birçok defasında acze düşürebilmekte, borçlarını ödeyemeyen borçlulara karşı cebri icra uygulanması yoluna başvurulmaktadır. Bu, bazen kelimenin tam anlamıyla bir “hüsran” yaratabilmektedir.
Çünkü, kişiler farkında olmadan da olsa, ÖDEYEMEYECEKLERİ bir borcun altına girmekte, neticede de ödeyemeyince hem bankalar ve hem de borçlunun kendisi mağduriyete maruz kalmaktadır. Bu gibi tatsızlıkların yaşanmaması adına, bankalar bir süredir “kredi notu” adını verdikleri bir sistemi uygulamaktadır.
Buna göre, kredi verilecek kişinin, verilen krediyi ödeyebilme gücü tespit edilir; buna da kredi notu adı verilir. Eğer kişinin kredi notu yeterli bulunmazsa, o kişiye kredi verilmez. Ek olarak, bu kişilere, borçlarını ödeyememesi halinde, onun yerine halefiyet ile geçecek olan bir KEFİL bulması belirtilir.
Kefil, asıl borçlu borcunu ödemediğinde, söz konusu borcu halefiyet ile üstlenerek ödemek zorunluluğu altına giren kişi demektir. Yani, borçlunun borcu, artık kefile ait olmaktadır. İşte tam bu sebeple, kefillerin kefil olurken belki kırk defa düşünmeleri gerekmektedir. Zira, bir kefilin yükümlülüğü pek de hafifsenecek ölçüde değildir.
Kefil, daha önce de dile getirdiğimiz gibi, borçların asıl yükümlüsü gibi hareket etmek durumunda olacak olan kişidir. Bu nedenle, bazen kefillerin de büyük bir mağduriyet ile karşı karşıya kaldığını görebiliyoruz.
Bu yazının da konusunu oluşturan kefalet ilişkisi, bazen büyük mağduriyetler doğurabilen bir ilişki olduğundan, kefiller bu gibi acı durumlarla karşı karşıya kalacaklarını anladıkları zaman kefalet ilişkisini sonlandırmak için harekete geçmektedir. Fakat, bu talep derhal kabul edilebilen bir talep değildir. Aşağıda bunu inceleyeceğiz.
Kefalet İlişkisini Sonlandırmak
- Banka ile asli borçlu arasında bir “kredi sözleşmesi” imzalanır. Bu sözleşmede, kefil olacak kişinin KENDİ EL YAZISI ile sözleşmeye kefaletin başlangıç ve bitiş tarihini yazmış olması ve imzalaması gerekir. Bunlar yoksa, zaten şekil şartlarına aykırılık dolayısı ile sözleşme geçersizdir.
- Kredi borcu DOĞMADAN, kefil kefaletten caydığını belirtebilir. Borç, bankanın borçluya kredi verdiği andan itibaren doğar.
- Kişi, evliyse, diğer eşin yazılı rızası olmaksızın kefil olamaz. Eğer eşin rızası alınmadan kefil olunduysa, o kefalet zaten geçersizdir.
- Kefalet sözleşmesi, 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Keza, borçlu borcunu ödediğinde de sözleşme sona erer. Kefil, kefil olduğu kişiye karşı alacak davası açabilir.
- Asıl borçlu borcunu ödeme imkanı olmasına rağmen kasten ödemezlik yapıyorsa, başka bir yere kaçtıysa, kefil kefaletinin sona ermesini dava açarak talep eder.
- Kefil, söz konusu borca başka kefillerin de kefil olarak bağlandığını bilerek kefil olmuş ve böyle bir durum gerçekleşmemişse, usulüne uygun olarak kefaletin sonlanmasını ister.