İstihdam Edenin Sorumluluğu Tazminat Davası
Yayınlanma:
İstihdam Edenin Sorumluluğu Tazminat Davası, İstihdam eden kimsenin haksız fiil sebebiyle sorumlu tutulması iş hukuku ve borçlar hukukunun konuları arasında yer almaktadır. İş sözleşmesine bağlı iş alınan kimse işveren olarak tanımlanırken istihdam eden ise kendi işini gördürmek amacıyla bağımlılık ilişkisi içinde üçüncü kişinin hizmetinden yararlanan kimse olarak daha geniş kapsamda değerlendirilmektedir.
İstihdam Edenin Sorumluluğu Tazminat Davası, İstihdam eden kimsenin haksız fiil sebebiyle sorumlu tutulması iş hukuku ve borçlar hukukunun konuları arasında yer almaktadır.
İş sözleşmesine bağlı iş alınan kimse işveren olarak tanımlanırken istihdam eden ise kendi işini gördürmek amacıyla bağımlılık ilişkisi içinde üçüncü kişinin hizmetinden yararlanan kimse olarak daha geniş kapsamda değerlendirilmektedir.
İstihdam edenin sorumluluğu tazminat davası haksız fiile sebep olana değil adam çalıştıran firma veya kuruma karşı açılmaktadır. İstihdam edilen kimse bir başkasına zarar vermesi veya yapmadığı bir fiil nedeniyle zarara sebep olmasından dolayı istihdam edenin kusuru varsa bu durumda zarara uğrayan kimse istihdam eden aleyhine dava açarak maddi ve manevi zararının tazmin edilmesini isteyebilir.
İstihdam Edenin Sorumluluğu Tazminat Davası Nasıl Açılır?
İşi veren kimse ve işçi arasında iş sözleşmesi, vekalet sözleşmesi, hizmet sözleşmesi veya eser sözleşmesinden kaynaklanan durumlarda bu sözleşmeye bağlı işlerde çalışanın haksız fiili sebebiyle meydana gelen zarar durumlarında istihdam eden kimsede meydana gelen zarardan sorumlu tutulacaktır. Ancak istihdam edenin kusursuz sorumluluğu söz konusuysa meydana gelen zararda kusurunun bulunmadığını belirten istihdam eden iş sahibi tazminat ödemekten kurtulabilmektedir. İstihdam edenin sorumluluğuna karşı tazminat davası açılması yalnızca maddi tazminat taleplerine karşı gerçekleşmektedir. Örneğin bir firma adına şoförlük yapan bir işçinin kaza sonucunda bir yayaya çarpıp sakat bırakması söz konusu olabilir. Bu durumda hem işçiye hem de onu istihdam eden pozisyonundaki işverene dava açılması ve zararın tazmin edilmesi mümkündür. İstihdam edenin sorumluluğuna karşı tazminat davası asliye hukuk mahkemesinde açılmaktadır. Dava dilekçesinde zarar gören kimse yalnızca zarar verene değil zarara sebep olan işçiyi çalıştıran kuruma da dava açmaktadır. Bu durumda açılan davalarda istihdam edenin sorumlu olup olmadığı bilirkişi raporlarıyla ispatlanmakta ve meydana gelen zarar zarara sebep olan ve istihdam eden tarafından kusur oranları çerçevesinde karşılanmaktadır.İstihdam Edenin Sorumluluğu Tazminat Davası Zamanaşımı
İstihdam edenin sorumluluğu anlamına gelen kusursuz sorumluluk tazminat davası zamanaşımına tabidir. İstihdam edenin ve zararın öğrenildiği tarihten 2 yıl ve her halükarda 10 yıl geçmesiyle birlikte istihdam edenin sorumluluğu tazminat davası açılması zorunludur. ALACAK DAVASI - İŞÇİ İLE İŞVEREN İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK İSTEMİ - EŞİT DAVRANMA İLKESİNİN TÜM HUKUK ALANINDA GEÇERLİ OLDUĞU. İŞVERENİN İŞYERİNDE ÇALIŞAN İŞÇİLERİ ARASINDA HAKLI VE OBJEKTİF BİR NEDEN OLMADIKÇA FARKLI DAVRANMAMASI GEREKTİĞİ - İŞVERENİN EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI DAVRANDIĞI. ÖZET: 4857 sayılı yasadaki asıl işverenin, kanundan, iş sözleşmesinden ve alt işverenin taraf olduğu TİS'den doğan yükümlülüklerden sorumlu tutulması şeklindeki düzenleme asıl işverenin sorumluluğunun genişletilmesi olarak değerlendirilmelidir. Eşit davranma ilkesi tüm hukuk alanında geçerli olup, iş hukuku bakımdan işverene işyerinde çalışan işçileri arasında haklı ve objektif bir neden olmadıkça farklı davranmama borcu yüklemektedir. Davacının mesaisinin bir kısmını asıl işverenin işinde geçirdiğinden asıl işveren işçilerinin ücret düzeyine göre işverenin eşitlik ilkesine aykırı davrandığının kabulü gerekmektedir. Keza asıl işveren asıl işveren ilişkisinde muvazaa bulunmamakta ise de; davalı işveren asıl işin bir kısmını alt işverene vererek alt işveren işçileri ile kendi işçileri arasında farklı ücret ödemesi yoluna gitmiştir.İstihdam Edenin Sorumluluğu Tazminat Davası Yargıtay Kararı
Davacının mesaisinin bir kısmını asıl işverenin işinde geçirdiğinden asıl işveren işçilerinin ücret düzeyine göre işverenineşitlik ilkesine aykırı davrandığının kabulü gerektiği ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasa yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir. Davacı vekili asıl davada; davalıların maliki, sürücüsü, zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin yolcusu olduğu araca çarpması sonucu meydana gelen ölümlü ve yaralamalı trafik kazasında müvekkilinin sakat kaldığını, davalı sürücünün ceza dosyasında 6/8 oranında kusurlu bulunduğunu, kazadan önce hastanede temizlik görevlisi olduğunu, kazadan sonra sigortalı işini kaybettiğini, Davalı sürücü ... davalı ...’nin işyerinde çalıştığından davalı ...Ş.’nin istihdam edenin sorumluluğuhükümlerine göre sorumlu olduğunu beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 35.000 TL geçici ve sürekli işgöremezlik, 1.000 TL tedavi gideri, 20.000 TL manevi tazminatın (davalı ... şirketi manevi tazminattan sorumlu değil) Kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle davalılardan tahsilini, birleşen davada; davalının işyerinde çalışan sürücünün kullandığı aracın kırmızı ışıkta geçerek müvekkilinin yolcusu olduğu araca çarpması sonucu müvekkilinin sakat kaldığını, elem çektiğini, kazadan önce hastanede temizlik görevlisi olduğunu, Davalının istihdam edenin sorumluluğu hükümlerine göre sorumlu olduğunu beyanla, 25.156 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir. Makalede Boşanmada Tazminat ve Nafaka Hakkı konusuna yer verilmiştir. Diğer bilgilendirici makaleler için Ankara Avukat ve İş Hukuku Avukatı ve danışma konularında sayfaları ziyaret edebilirsiniz.Bu haber toplam 295 defa okunmuştur
İLETİŞİM: 0 312 229 25 05
CEP: 0 545 229 25 05
ADRES : Adres: Eti, Strazburg Cd. N:10/9, 06101 Çankaya/Ankara
İş Hukuku