Sosyal Medya Paylaşımları Boşanmada Delil Olur Mu? Yargıtay Alkollü Fotoğrafı Kusur Saydı!
Türk Medeni Kanunu, sosyal medya paylaşımlarını doğrudan boşanma sebebi olarak tanımlamasa da, sosyal medya hesaplarındaki yazışmalar, paylaşımlar ve bilgiler boşanma davalarında delil olarak kullanılabilir.
Bu bağlamda, somut olayların incelenmesi ve hakimin duruma göre karar vermesi önem taşır. İşte sosyal medya ve boşanma davalarıyla ilgili bazı detaylar:
Boşanma Davasında Sosyal Medya Hesapları İncelenir mi?
Boşanma davalarında sosyal medya içerikleri; Facebook, Instagram, WhatsApp, Twitter gibi platformlardaki paylaşımlar ve mesajlaşmalar delil olarak değerlendirilebilir. Ancak her somut olayın kendine özgü şartları çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Eğer sosyal medya içerikleri hukuka aykırı bir şekilde elde edildiyse ve bu durum ispatlanırsa, bu içerikler mahkeme kararında esas alınamaz.
Sosyal Medya Paylaşımları Delil Olur mu?
Sosyal medya üzerinden yapılan hakaret ve tehdit gibi iddiaların ispatı açısından, ilgili paylaşımlar ve gönderiler mahkemede delil olarak kullanılabilir. Paylaşımın veya gönderinin gerçekten ilgili kişi tarafından yapıldığının ispatlanması durumunda, bu içerikler davada önemli bir yer tutabilir.
Boşanma Davasında Deliller Neler Olabilir?
Boşanma davasında deliller arasında; kısa mesajlar (SMS), sosyal medya paylaşımları ve mesajları, fotoğraflar, WhatsApp gibi mesajlaşma programlarından alınan kayıtlar, otel kayıtları, notlar ve yazışmalar, banka ve kredi kartı hareketleri, pasaport giriş çıkış kayıtları, mahkeme ilamları ve diğer mahkeme dosyaları bulunabilir. Bu tür deliller, davada önemli rol oynayabilir.
WhatsApp Ekran Görüntüsü Delil Sayılır mı?
WhatsApp mesajlarının bilişim hukuku açısından mutlak delil niteliği taşımadığı bilinmektedir. Özellikle ekran görüntüsü şeklinde sunulan delillerin manipülasyona açık olması ve yanıltma ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır. Bu tür durumlar, bir suç teşkil edebilirken, WhatsApp mesajları genellikle davada destekleyici delil olarak kabul edilir.
Sosyal Medyada Yayınlanan Alkollü Fotoğraf Kusur Saydı!
Sosyal medya kanalları giderek yaygınlaştı ve neredeyse herkes tarafından aktif bir şekilde kullanılıyor. Bu kadar yaygın hale gelen sosyal medyanın boşanma davalarına da konu olması, toplum sosyolojisi üzerindeki etkilerinin araştırılmasını gerektirebilir.
Öyle ki, yeni dönem boşanma davalarında eşlerin sosyal medya konuşmaları ve paylaşımları mahkemeye delil olarak sunuluyor.
Sosyal Medya Paylaşımları Boşanmada Delil Olur Mu?
Sosyal medyanın boşanma sürecine konu olduğu son davalardan biri, Kocaeli’nde yaşandı. Kocasının kendisini ihmal ettiğini iddia eden bir kadın boşanmak üzere aile mahkemesine başvurdu ve tazminat talep etti. Bunun üzerine koca, karşı dava açtı ve karısının sosyal medya hesapları üzerinden alkollü fotoğraflarını paylaştığını, bu nedenle kendisine güven vermediğini söyledi ve tazminat talep etti. Kocaeli 2. Aile Mahkemesi, eşlerin ikisini de eşit kusurlu buldu. Bu nedenle, tazminat taleplerini reddetti ve ailenin bir araya gelme ihtimalinin olmadığını hüküm ederek, eşlerin boşanma taleplerini kabul etti.
Alkollü fotoğrafını sosyal medya hesabında paylaşan eşin kocası kararı beğenmedi. Güven sarsıcı hareketin kendisine de zarar verdiği gerekçesiyle bir üst mahkemede dava temyiz edildi. Yargıtay 2.Dairesi tarafından aile mahkemesinin verdiği karar bozuldu ve koca haklı bulundu. Yargıtay, alkollü fotoğrafını sosyal medya hesabından paylaşan eşin daha fazla kusur işlediği görüşüne yer verdi. Bu nedenle, kadının kocasına tazminat ödemesi gerektiğini söyledi.
Yargıtay Alkollü Fotoğraf Kusur Saydı!
Yerel mahkemenin Yargıtay 2.Dairesi tarafından verilen kararı üstelememesi durumunda karar emsal niteliğinde olacaktır. Eşlerin sosyal medya üzerinden alkollü fotoğraflarının paylaşmaları kişilik haklarına saldırı olarak yorumlanıyor. Bir din görevlisinin eşinin alkollü fotoğraflarını sosyal medya üzerinden paylaşması, din görevlisinin itibarını zedeleyici bir davranıştır. Evliliklerde, suç veya davranışların şahsiliği kabul edilmiyor. Eşlerin birbirlerine karşı sorumlu oldukları kabul ediliyor. Bu nedenle, evli çiftlerin sosyal medya mesajları, yazıları veya paylaşımları şahsi hayatlarının bir parçası olarak değerlendirilmiyor.
Yargıtay Kararları - Sosyal Medya Paylaşımları Boşanmada Delil Olur Mu?
BOŞANMA DAVASI - SOSYAL MEDYADA EŞİ GİBİ YAZIŞMALAR YAPAN ERKEĞİN EŞİT KUSURLU OLDUĞU - KUSURU DAHA AĞIR OLMAYAN KADININ BOŞANMAKLA YOKSULLUĞA DÜŞECEĞİ - HÜKMÜN ONANMASI
ÖZET: Evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda güven sarsıcı davranışta bulunan kadın ile boşanmayı gerçekleştirmek için sosyal medyada eşi (karısı) gibi yazışmalar yapan erkeğin eşit kusurlu olduğu, her iki boşanma davasının kabulü gerekirken kadının davasının reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davalı- davacı kadının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemeyeceğinden tarafların tazminat taleplerinin reddine,
Dava açmakla ayrı yaşamaya hak kazanan kadın lehine aylık ... TL tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleştiği tarihe kadar devamına, kusuru daha ağır olmayan kadını boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından tarafların yaşları ve evlilik süreleri, müşterek çocuklarının bulunmayışı gözetilerek takdiren aylık ... TL' den dört yıllık toptan .... TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
