Sendikal Tazminat Davası Nasıl Açılır? Günümüz modern yüzyıl Türkiye’ sinde çalışanların. Haklarının korunabilmesi ve tüm haklarını başarılı bir şekilde elde edebilmesi konusunda hukuki yönden çok geniş kapsamlı çalışmalar gerçekleştiriliyor.
Bu doğrultuda da Türkiye’ de çalışma dünyasında yer alan her bir işçinin karşı karşıya kalabilecekleri hak kayıpları ile ilgili olarak. Yasal destekten yararlanabilmesini sağlayacak kanun koyucu tarafından gerçekleştirilen düzenlemeler bulunmaktadır.
Bu doğrultu da günümüz çalışma dünyasında sıklıkla gündeme gelen sendikal faaliyetler çerçevesinde. İşten çıkarılmalar ile sıklıkla karşı karşıya kalınabiliyor ki bu noktada sendikal tazminat hakkı ortaya çıkmaktadır.
Bu noktada sendikal tazminat isminden de belli olduğu gibi işçinin sendik dolayısı ile işten haksız şekilde çıkartılmış olan işçiye bu durumda ödenmekte olan bir tazminat türüdür.
Bu sendikal tazminatı türü ve nedenleri büyük bir önem taşımakta olduğundan kesinlikle dikkatli bir şekilde hareket edilmesi gerekir. Günümüz Türkiye’ sinde en az 7 gerçek veya tüzel kişi tarafından kurulumu gerçekleştirilebilen sendika, çalışanların haklarının savunulması ve geliştirilmesi hedefi gösterir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın da güvence altına almış olduğu bu hak, kişilerin temel hak ve özgürlükleri dahilinde bulunuyor.
Sendika kurulumu izne tabi olmamasından dolayı sendikal eylemlerin gerçekleştirilmesi de izin gerekliliği teşkil etmemektedir. İlgili mevzuat şartları kapsamında hareket edilmesi sureti ile her vatandaşın sendika üyeliğinin bulunması ve sendikal uygulamalarda yer alabilmesi hakkı bulunmaktadır. Sendikal Tazminat Davası
Sendikal Tazminat Nedir?
Sendikaya üye olması dolayısı ile, sendika üyeliğine son vermesinden dolayı veya sendikal uygulamalarda yer alması. Dolayısı ile iş akdi feshedilen çalışana yönelik olarak işveren tarafından ödemesinin yapılması.
Gerekliliği bulunan ve miktarı İş Mahkemesi tarafından belirlenmekte olan bir tazminat türü olan sendikal tazminat türü, günümüzde işçilerin en temel yasal hakları arasında yer alır.
Yasal doğrultuda 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25. Maddesi dahilinde düzenlenmiş olan bu söz konusu tazminat türü olan sendikal tazminatın talep edilebilmesi için İş Mahkemesi’ ne başvuruda bulunarak sendikal tazminat davası açılması gerekir. Sendikal Tazminat Davası
Sendikal Tazminat Davasını Kimler Açabilir?
Günümüzde sendikal tazminat davası ile ilgili olarak sıklıkla gündeme gelen konulardan birisi de işe iade davası açma süresinin sendikal tazminat için de geçerli olduğu şeklindedir.
Yani işe iade davası açabilmesi için işçinin bulundurması elzem olan koşulların bu sendikal tazminat davasında da talep edileceği düşüncesi hakimdir. İşe iade davası açılabilmesi için çalışanın iş yerinde bulunan kıdeminin en az 6 ay olması gerektiği gibi. İş yerinde çalışan işçi sayısının da en az 30 olması gerekiyor.
Ve beraberinde de çalışanın süresiz iş akdine sahip olması gerekliliği bulunuyor. Eskiden bu koşullar, sendikal tazminat davası içinde belirlenmiş olan şartlar arasında bulunurken Anayasa Mahkemesi’ nin 11.11.2015 tarihli ve 25529 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanmış olan 2013/1 esas sayılı kararı ile dava şartları başlanmıştır.
Yani günümüzde çalışanın iş yerindeki kıdeminin 1 gün dahi olması çalışanın sendikal tazminat davası açabilmesi mümkün olabilmektedir. Fakat bu noktada sendikal tazminat davasının açılabilmesi için.
İş akdi fesih işleminin uygulanmasından sonra 10 yıl içerisinde İş Mahkemesi’ ne başvuru gerçekleştirilmesi gerekliliği bulunmaktadır. Sendikal Tazminat Davası
Sendikal Tazminat Davası Zamanaşımı
Sendikal tazminat davasında söz konusu olan durumun bir tür tazminat olarak kabul ediliyor olması nedeniyle sendikal tazminat davası için zaman aşımı süresi 10 yıl olarak uygulanır.
Çalışanın iş akdinin feshedilmesi ile başlayan ve üzerinden de 10 yıl geçmesi ile zaman aşımı uygulanır. Makalede Sendikal Tazminat Davası konusu yer verilmiştir.Diğer konular için Ankara avukatve İş hukuku dava ve tazminat hakkında geniş bilgi için göz atınız.
Sendikal Tazminat Davası | Sıkça Sorulan Sorular
İŞE İADE DAVASI – DAVALI İŞYERİNDEKİ SENDİKAL FAALİYETE VE SENDİKALAR ARASINDAKİ ÇEKİŞMEYE DAVALI İŞVERENİN DAHİL OLDUĞU.
İŞVERENİN İŞ SÖZLEŞMESİNİ SENDİKAL NEDENLE FESHETTİĞİNİN AÇIK OLDUĞU – EMSAL DOSYALAR – SENDİKAL TAZMİNATIN KABULÜ GEREĞİ.
Taraf tanıklarının tutarlı anlatımlarından, davalı işveren ve vekillerinin doğrudan söz konusu faaliyeti engellemeye yönelik sözlü ve fiili bir baskının yapılmadığı, ancak işyerinde bu baskıları yapan diğer işyeri çalışanı işçilerin daha iyi pozisyonlara (vardiya amiri, beyaz yaka olarak görevlendirme v.s.) getirildiği ve ilk işyerine girenlerin işveren temsilcilerince işyerinde örgütlü olan…. üye olmaları yönünde tavsiyelerde bulunulduğu açıklanmıştır.
Dairemiz’den emsali geçen yukarıda esas ve karar numaraları yazılı dosyalarda da, eldeki bu dosyada olduğu gibi davalı işverenin bu süreçte işyerindeki yetkili sendika değişikliğini önlemek için işçilere para dağıtıldığının iddia edildiği ve bu iddiayı desteklemek için işyerindeki panolarda ilan edilen davalı işyerini……yazısının dosyaya ibraz edildiği ve ibraz edilen bila tarihli bu yazıda, “Hepimiz için olumsuz sonuçlar doğuracak sıkıntılı bir sürecin sağ duyulu davranan sizler sayesinde sona ermiş olması, iş disiplininin ve üretimin kesintisiz şekilde devam etmesi dolayısıyla işinize ve işyerinize sahip çıkmanız bizler için büyük önem taşımaktadır.” yönünde söylemlere yer verildikten, sonra Mayıs ayı sonunda 1.000,00 TL tutarında destek ödemesi yapıldığı, 2015/Ağustos ayından itibaren toplam 4 ay içinde yapılacak ödemelere ilişkin bilgi verildiği görülmüştür. Taraf tanık beyanlarından bu yazının 2015/Haziran ayında işyerinde yaşanan olaylardan sonra panolara asıldığı da açıklığa kavuşturulmuştur.
Davalı işyerindeki sendikal çalışmaya ve sendikalar arasındaki soruna davalı işverenin katılmış olduğu açıktır. Fesih için sebep göstermeyen, sendikalar arası soruna dahil olan davalı işverenin, iş sözleşmesini sendikal sebeple sonlandırdığı net olup, sendikalar arasındaki nizadan kaynaklandığını söylemek yerinde değildir.
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?