Fatura İcra Takibi: Fatura Nedeniyle İcra Takibi Nasıl Yapılır? İtiraz Nasıl Olur?
Fatura, verilen hizmet hakkında bütün ayrıntıları gösteren bir belgedir. Kişi söz konusu bu hizmeti alıyor olması karşılığında ise, bir bedel ödeyecektir.
Bu bedelin ödenmemesi durumunda alacaklı taraf, fatura ödemesi icra takibi başlatabilmek adına yasal yollara başvurabilir ancak bu sürece girmeden önce ve girdikten sonra çeşitli şartlar söz konusu olacaktır.
Faturaya İcra Takibi Nasıl Başlatılır?
Fatura düzenlenirken, faturada yer alan kaşenin nerede bulunduğu önem arz eder. Kaşe eğer üstteyse, bu durum faturanın tahsil edilmediği anlamını taşıyacaktır.
Tam tersi kaşe altta ise bu, faturanın tahsil edildiği anlamına gelir. Bu konu ile alakalı bir yanlışlık yapılmış olması, söz konusu işlemin yanlışlık olduğunun kanıtlanması isteminde problem yaratır. Faturaya icra takibi nasıl yapılır? sorusunun cevabı şöyledir;
- Faturada yer alan bilgiler herhangi bir soru işaretine yer bırakmayacak şekilde düzenlenmiş olmalıdır.
- Fatura teslim edilmiş olsa bile deftere işlenmemiş durumdaysa, bu durum dava süreci için problem yaratacaktır.
- Borçlu kişi, 8 gün içerisinde borçlu olmadığına dair itiraz gerçekleştirebilecektir. 8 gün geçtiği noktada, borçlu kişi söz konusu faturayı itiraz etmemişse kabul etmiş olarak görülür.
- Borçlunun itiraz etmesi, bu konuda yapılacak olan icra takibini durdurmak durumunda değildir nitekim bu sefer alacaklı, söz konusu hizmeti borçluya teslim etmiş olduğunu ve akabinde alacağı olduğunu ispat etmek durumunda kalır.
Faturaya İcra Takibine İtiraz Nasıl Yapılır?
Borçlu kişi, şayet söz konusu fatura kendisine ait değilse ya da bu faturayı daha önceden ödemiş durumdaysa, itiraz edebilecektir. İtiraz için gereken süre, konunun kişiye bildirilmesi itibariyle başlar.
Ödenmeyen fatura ihtarı, kişinin iş yerine, muhtara gitmiş olabilir. Bu durumda kişi, borç tebligatının kendisine gelmediği iddiasında bulunamaz ve zaman aşımı süresi, tebliğin söz konusu kişilere gitmesi itibariyle 7 gün olarak başlar. 7 gün dolmadan, itiraz etmek isteyen kişi, icra dairesine, dilekçe yolu ile durumu bildirirse icra durur.
Alacaklı, itirazın iptali davası açabilir. Borca istinaden yapılmış olan itiraz, şayet haksız bir şekilde yapılmışsa, durum anlaşıldığında, borçlunun inkar tazminatı ödemesi gerekeceği unutulmamalıdır.
Fatura İcra Takibi - İtiraz - Zamanaşımı - Örnek Kararlar
Türk modern hukuku ticari faaliyetlerde tarafların haklarını korumayı temel alan kanunları ile aktif şekilde uygulanıyor. Buna göre bir mal ya da hizmetin alıcısına satılması-teslim edilmesi halinde kurumsal yapı gereklilikleri dolayısı ile fatura düzenlenmesine karşın alıcı yani borçlu tarafından borcun ödenmemesi halinde borçluya yönelik olarak faturaya dayalı icra takibi başlatabilme hakkı doğar.
Alacaklı taraf olarak, faturaya bağlı icra takibi başlatılması durumunda süreç uzun ve güç olabiliyor. Özellikle de borçludan alınacak mevcut bir alacağın olmasına karşın, Türk ticaret hukuku dahilinde belirlenmiş olan farklı koşulları yerine getirilmemesi durumunda ‘alacak’ durumunun söz konusu olmadığı ya da ‘alacağın’ iddia edilen seviyeden çok daha düşük olduğu sonucu yetkili merciler tarafından karar olarak alınabilir. Bu sebep ile söz konusu alacağın ispat edilmesi ve hak kaybı olmadan alınabilmesi için mutlaka hukukun aradığı şartlara ilişkin olarak uygunluğun sağlanması ve bu konuda uzman ve profesyonel bir hukuk desteği alınması sürecin yönetimini ve sonucunu olumlu yönde etkiler. Fatura alacağı dolayısı ile faturaya odaklı icra takibi başlatılabilir. Bu halde söz konusu alacak ile ilgili olarak borçluya borç ve icra tebliği gerçekleştirilir.
Borçlu, kendisine tebliğ edilen söz konusu borca ilişkin olarak ‘7 günlük’ itiraz süresi hakkına sahiptir. Ancak borçlunun bu süre içerisinde itirazda bulunmaması durumunda alacaklı tarafından, borçlunun mallarına haciz uygulanması talebinde bulunarak, alacağını karşılayabiliyor. Belirtilen süre içerisinde borçlu tarafından takibe ilişkin itirazın gerçekleştirilmesi durumunda, alacaklı tarafından takip duracağı için dava açılması gerekliliği oluşur.
Bu aşamada alacaklı tarafından ‘alacaklı’ sıfatını somut belgeler ile kanıtlama yükümlülüğüne sahip olacaktır. Öncelikle alacaklı tarafından, icra takibi başlatılmasından evvel, söz konusu borca ilişkin olarak ‘borçluya’ faturanın tebliğ edilmiş olması gerekir. Söz konusu tebliğ durumu alacaklının faiz hakkını ve alacağına ilişkin icra takibindeki somut delili niteliğini taşır. Bu noktada hukuk sistemine göre alacaklı tarafından faturanın iadeli taahhütlü ya da noter aracılığı ile gönderilmiş olması da delil olarak, kabul edilmesini sağlar. Faturaya bağlı icra takibi halinde açık ve kapalı fatura söz konusu olur. Veresiye bir satış ve bedelinin ileri tarihte tahsil edileceğini karine eden açık fatura ve düzenleyen kişinin imza ya da kaşesinin alt bölümde olduğu mal ya da hizmetten doğan borcun peşin tahsil edildiğini karine eden kapalı fatura bulunur.
Bu çerçevede de eğer söz konusu alacağa konu icra takibindeki faturanın açık fatura olması durumunda, borcun ödendiğinin kanıtlanması borçlu yükümlülüğünde bulunur. Ancak fatura kapalı ise ispat yükümlülüğü alacaklı üzerinde olur. Bu durumda alacaklı tarafından söz konusu borcun, faturaya dayalı icra takibi başlatılabilmesi ve süreç sonunda olumlu sonuç elde edilebilmesi için mutlaka kanıtların yazılı şekilde sunabiliyor olunması gerekliliği bulunmaktadır.
Yargıtay Kararı : Fatura İcra Takibi
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI - TAŞIMA ÜCRETİ ALACAĞININ TAHSİLİ İÇİN İCRA TAKİP. İSTİCVAP YAPILAN İNCELEMELER VE BİLİRKİŞİ RAPORU GÖZÖNÜNDE BULUNDURULARAK KARAR VERİLMESİ - BOZMA GEREĞİ DOĞRULTUSUNDA DEĞERLENDİRME YAPILMAKSIZIN KARAR VERİLMESİNİN İSABETSİZ OLUŞU ÖZET: Dava, taşıma ücreti alacağının tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, bütün bu toplanan deliller ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapora rağmen bozma kararından önce verilen karardaki gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Uyulan bozma ilamı uyarınca, isticvap, yapılan incelemeler ve bilirkişi raporu gözönünde bulundurularak karar verilmesi gerekirken bozma gereği doğrultusunda bir değerlendirme yapılmaksızın karar verilmesi doğru görülmemiş, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir. Ankara Avukat, İcra Takibi genel sayfasından diğer konulara göz atabilirsiniz.
Fatura İcra Takibi - İtiraz - Zamanaşımı - Örnek Kararlar Sıkça Sorulan Sorular
DOLANDIRICILIK VE RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇLARI - SUÇUN İŞLENDİĞİ SABİT GÖRÜLEREK SANIĞIN MAHKUMİYETİNE DAİR VERİLEN YEREL MAHKEME KARARINDA USUL VE ESASA AYKIRILIK OLMADIĞI.
ÖZET: Sanığın iş yeri adresi olarak verdiği adres ile suça konu çek karşılığı alınan malzemelerin teslim edildiğini gösteren katılandan temin edilen irsaliye ve faturalardaki adresin aynı olduğu, çekte birinci ciranta olarak yer alan A. Tur. İnş. Tic. Ltd. Şti'nin sahte bir şirket olduğu, sanığın çalıntı olduğu anlaşılan ve bir şekilde elde ettiği suça konu çekin üçüncü bir kişi ile tanzim ettiği ya da ciro ettiği ve sahteliğini bildiği çeki katılandan aldığı alüminyum profiller karşılığında gönderdiği,
Böylece 5237 sayılı kanunun ilgili maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçu ile 5237 sayılı kanunun ilgili maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğini sabit görerek sanığın mahkumiyetine dair verilen yerel mahkeme kararında usul ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmaması nedeniyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.